Tarikatlar 12 kola ayrılmış, 12’si de haktır. Niye 12’ye ayrılmış?
Tarikatlar çoktur da ayrılmasının sebebi; her yiğidin bir yoğurt yiyişi olduğundandır. ”Her yiğidin bir yoğurt yiyişi vardır.” demişler.
Sonra yemekler çeşit çeşittir. Sonra giyimler çeşit çeşittir. Suudi Arabistan’ın kıyafetini burada giyersen, ertesi gün hastaneye; inat edersen, kabr-i şerife gidersin.
Buranın kıyafetini Suudi Arabistan’da giyemezsin, patlarsın. Biz bu elbiselerle Suudi Arabistan’a gittik. Gece saat 12’de uçağın kapısı açıldı, dış havaya uçağın içinden bir çıktık; ah bir şey oldu ayaklarıma, ne oldu? Bir de baktım pantolonum havuza düşmüşüm gibi sırılsıklam oluverdi, bacağıma yapıştı. Orada pantolonla durmak mümkün değil. Hemen yapıştı, terledim, havuza düşmüş gibi... Anında nereden fışkırdı o kadar ter anlayamadım. Pantolonum ayağıma yapışıverdi.
Her yerin kıyafeti olduğu gibi, her halkın çeşit çeşit görgüsü, töresi olduğu gibi, her yere göre de insanların bilgisi seviyesine göre, anlayışına, gayretine göre de tarikatlarda, usüllerde, inceliklerde, çalışma şekillerinde farklılıklar olmuştur.
Mezheplerde de bazı farklılıklar vardır. Bu anlayış farkından da olur, ihtiyacın değişikliğinden de olur, muhatabın değişikliğinden de olur.
Anlayış farkından mezhepler doğmuştur. Mesela itikâdî mezhepler, amelî-fıkhî mezhepler doğmuştur. Hepsi haktır. Çünkü aynı şeye uymaya çalışıyor, Allah’ın rızasını bulmaya çalışıyor. İlmî bakımdan bir arada fikir, kanaat, yorum farkı olmuş oluyor. Hepsi haktır.
O bakımdan bu tarikatlarda da farklılıklar olabilir. Hepsinin esası şeriata konulacak, şeriatın dirhemiyle tartılacak. Şeriatın dirheminde bir tartı geliyorsa, tamam. Şeriatın ahkâmına uygunsa tamam, hak tarikattır. Bazı yerleri bozuk, at gitsin. Bu işin, bazı yerin bozuk olmasının tehlikesine tahammül edilmez, ahirette insanın ayağı cehenneme kayıverir.