Namaza yeni başlayıp da, kaza namazları çok olan bir kimse, vakit namazlarındaki sünnetleri terk edip kaza namazı kılabilir mi?
Câiz değildir. Vakit sünnetlerini kılacak. Ayrıca bizim tarif ettiğimiz İşrak namazı, Duha namazı, Evvâbin namazı, Teheccüd namazı ve sâireyi de kılacak, onları da bırakmayacak. Ötekisini de ödemeye geçecek. Bizim mezhebimiz, Hanefî mezhebi böyledir.
Bazı başka kaviller var... Şafiî mezhebinde, “Önce farzları ödesin!” demişler ama, bizim mezhebimizde büyüklerimiz diyorlar ki:
“—Bu namazları vaktinde kılmadın, bir edepsizlik yaptın, bir günaha girdin, bulaştın. Şimdi o günahı telâfi edeceğim derken, bu sefer Peygamber Efendimiz’in sünnetlerini kılmayıp, oradan bir başka kusur yapıyorsun; uygun olmuyor.”
Sen onları kıl; ötekilerini de belirli bir plan dairesinde, yavaş yavaş sünnetlerle ödemeğe giriş. Allah nasıl olsa, rûz-i mahşerde kulların namaz ibadetlerini hesaplarken, farzlarını hesaplayacak; farzlarda eksik varsa, tamamlayacak. Ondan sonra nafilelerle tamamlayacak. Hesabı Allah’a ait... Sen Allah’a güzel kulluk et; o hesabı doğrultur. Yoksa, kimse ameliyle cennete girecek değil...
Büyüklerimiz bu kanaatte, bizim mezhebimiz bu... Başka mezheblerde, başka türlü düşünceler olabilir.