Birisi cemaatimizi, tasavvufu takdir ediyor, seviyor; fakat bağlı değil... Böyle birisini acele edip hemen bağlanmaya mı teşvik edelim, yoksa biraz bekletelim mi?


Peygamber SAS buyuruyor ki:

 

عجلوا بالصلاة قبل الفوت، وعجلوا بالتوبة قبل الموت!

 

(Accilû bi’s-salâti kable’l-fevt, ve accilû bi’t-tevbeti kable’l-mevt) “Namazı kaçırıveririsiniz, namazı vaktinde hemen kılın! Tevbeyi çabuk yapın; çünkü ölüm geliverir, tevbe edemeden göçüverirsiniz.” buyuruyor.

Hayırlı işlerde çabuk davranılır. “Kızınızı evlendirmekte acele edin!” diyor Peygamber Efendimiz... “Cenâzenizi kaldırmakta acele edin!” diyor Peygamber Efendimiz... Acele etmek iyi değil ama, bazı yerlerde acele etmek iyidir. Hayırlı bir işi yapmakta acele edilir.

Ben, “Birisi falan şehirde, sizden ders almak istiyor.” denilince, “Aman şu kâğıdı gönder, kabul ettim; bunları yapadursun, sonra da görüşürüz.” diyorum.

Neden? Ertesi gün ben ölürsem, korkuyorum vebal altında kalırım diye... O bir istekte bulunmuş, “Biz bir ay sonra, iki ay sonra geleceğiz!” diyerek, geciktirmiş oluruz diye korkuyorum.

Onun için, hayırlı bir iş mi bu? Hayırlı bir iş! Hemen yap! Bir dakika geçirirse, bir gün eksik kalırsa, uygun olmaz! Mâdem seviyor, gelsin hemen başlasın!

Prof. Dr. Mahmud Es’ad COŞAN