Cenâb-ı Hak Kur’an-ı Kerim’de ‘biz’ ifadesini kullanıyor, sebeb-i hikmeti nedir?


Ona azamet sîgası derler. Arapça’nın özelliğindendir. Arap dilinde ululuk, azamet, celâl, büyüklük, izzet göstermek için “biz” sîgası kullanılır. “Çoğul” mânasına değildir, Allah’ın azametini gösterir. Tevazuun çeşitli şekilleri vardır ya. Mesela “âcizâne” diyoruz, “bendeniz” diyoruz. “Bendeniz” ne demek? “Köleniz” demek.

“—Kimsin sen?” diyor meselâ.

“—Bendeniz, filancayım efendim!” Yâni, “Köleniz!” diyor.

Neden bu? Tevazu sîgası. Kula yakışan tevazudur. Allah-u Teàlâ Hazretleri azamet sahibi, kibriya sahibi, celâl sahibi olduğundan, ona da azamet nûn’u derler. “Biz azîmü’ş-şân” der. Orada çokluk, kesret, cemi bahis konusu değildir. Buna azamet derler. Ayrı bir sîgadır. Arapça’nın özelliği.

İngilizce’de buna benzer ne vardır? İngilizce’de kibarlık için (your) derler. (Your) aslında siz demektir. Sen demek istediğiniz kimseye dahi siz derler; kibarlık olsun diye.

Karşısındaki bir kişidir. Sorar:

“—Sizin isminiz nedir efendim, siz nereden geldiniz efendim?”

Etrafında başka kimse mi var? Hayır. Bir kişidir ama (your) siz diye hitap ederler. (You) demez, (your) der. Bazı dillerde böyle şeyler vardır.

Ayrıca, siz mânasına gelen kelime, yine siz olarak kullanılır. Nezaket olarak sen kelimesi kullanılmaz, siz kullanılır. Orada nezaket olarak, bir kişi muhatabına siz diye hitap ediyor.

Burada da azamet göstermek için bir kişi, mütekellim, yâni birinci şahıs biz ifadesi kullanıyor. Bu Arapça’nın özelliğidir.

Prof. Dr. Mahmud Es’ad COŞAN