Tarikat dersi almıştım, uygulayamadım, uygulayabileceğimi de sanmıyorum. Çünkü, farz ibadetleri bile yerine getirmekte zorlanıyorum; ne yapmamı tavsiye edersiniz?


Muhterem kardeşlerim! Zikir keyfi bir şey değildir, Allah’ın emridir:

 

يَاأَيُّهَا الَّذِينَ آمَنُوا اذْكُرُوا اللهَ ذِكْرًا كَثِيرًا . وَسَبِّحُوهُ بُكْرَةً وَأَصِيلًا   (الاحزاب:٤١-٤٢)

 

(Yâ eyyühe’llezîne âmenü’zküru’llàhe zikren kesîrâ.) “Ey iman edenler, Allah’ı çokça zikredin!  (Ve sebbihûhu bükreten ve esîlâ) Sabah akşam onu tesbih edin!” (Ahzab, 33/41-42) gibi nice ayetlerle emredilmiştir.

Onun için, bu gibi kardeşlerimiz otuzüçlük bir tesbih alsın eline... Yolda giderken, otobüse giderken, otobüsün içindeyken, vasıtayı beklerken beş dakikada bütün bu zikirlerin hepsi biter. Yüz “Estağfiru’llah” diyecek, yüz “Lâ ilâhe illa’llah” diyecek, yüz “Allah” diyecek, yüz salât ü selâm getirecek, yüz “Kul hüva’llahu ehad” okuyacak.

Yemekte kuyruk beklerken, kantinde kuyruk beklerken, otobüs beklerken, gelirken, giderken, sokağın başından vasıtanın yanına kadar giderken; Erenköy’de oturuyorsa, karşı tarafta oturuyorsa, trene binip Haydarpaşa’ya gelirken, vapur içinde iken bitecek şeylerdir bunlar... Yâni, beş dakikada biter. Şeytan yaptırtmıyor! Zikir çok sevaplı bir ibadet olduğundan, şeytan yaptırtmıyor.

Prof. Dr. Mahmud Es’ad COŞAN