Râmûz’da uydurma hadisler var mı?


Râmûzü’l-Ehâdîs’i yazan Gümüşhaneli Ahmed Ziyâüddîn hocamızdır. Râmûzü’l-Ehâdîs, Suyûtî’nin el-Câmiu’s-Sağîr’ine çok benzer. Bu Suyûtî ve Gümüşhaneli Ahmed Ziyâüddîn Hocamız hadis alimi kimselerdir. Yani mevzû hadisleri bilen insanlardır. Her hadisin arkasında o hadis hakkında:

“—Bu mevzudur, yani uydurma hadistir; bu zayıf hadistir. İbnü’l-Cevzî buna mevzû demiştir ama öyle değildir.” filan gibi izahatları var.

Bir sebeple koymuş oraya… Yani okuyan ihvânım bu konuyu bilsinler diye koymuş. Bazen öyle oluyor ki üç tane hadis peş peşe aynı konuda. Birisine falanca alim boş bu demiş, uydurma demiş, aslı esası yok demiş ama altındaki iki tanesi esası olduğunu gösteriyor. Böyle durumlar da var.

 

Bazıları, bazı hadisleri sırf konusundan dolayı rahatsız oldukları için sahih saymıyorlar, tabii onlar doğru değil. Bazıları bu hususta böyle şey olamaz, Peygamber Efendimiz bunu dememiştir, cart kestirip atıyorlar. Bu gibi kestirilip atılmış ve karalanmış bazı hadisler üzerinde İmam Suyûtî çalışma yapmış, mesela İbnü’l-Cevzî’nin mevzû, uydurma hadis dediği 50 kadar hadis hakkında bir çalışma yapmış, onların mevzû olmadığını kaynaklarını göstererek ispat etmiş.

Yâni, bu alimler arası bir meseledir, Râmûzü’l-Ehâdîs’i yazan Gümüşhaneli Hazretleri hadis alimi… Binâen aleyh, o hadisi kitabına almasında bir hikmet, bir sebep vardır. Hadis hangisiyse onu bilip, onun üzerinde daha rahat konuşabiliriz. Bu çeşit şeyleri kendisi zaten kitabında yazıyor, hadisin arkasından “Buna mevzû demişlerdir.” diye yazıyor zaten, söylüyor, kendisi açıklıyor.

Prof. Dr. Mahmud Es’ad COŞAN