Namazdan sonra devamlı olarak musafaha yapılınca bid’at olduğunu söylüyorlar; ne dersiniz?


Peygamber Efendimiz’in zamanında sahâbe-i kirâmın birbirine musâfaha etmesini Efendimiz emretmiştir, tavsiye etmiştir, sünnettir. İki kişi elini tutup da şöyle tutacak yalnız, Avrupalılar böyle tutuyorlar elleri müslümanlar böyle tutarlar. Şekil olarak müslümanın musâfahası Avrupalıların gibi değildir; başparmakları kavrayarak karşılıklı yapılır musâfaha.

Peygamber Efendimiz musâhafayı tavsiye ediyor:

“—Musâfaha ediniz, içinizdeki ters duygular geçsin. Musâfaha ediniz, birbirinize muhabbetiniz artsın.” diye tavsiyeleri vardır. 

Musâfaha normal bir şeydir. Fakat, “Nasılsın, iyi misin?” diye sevdiği insanların birbirlerine musafaha etmesinden ayrı olarak camiden çıktıktan sonra, her namazın arkasından, ben de bir iki yerde rastladım, namaz bitiyor, birisi kenara diziliyor, ötekisi geliyor, ötekisi geliyor ötekisi geliyor; mecburi bir merasim edası vermek yanlış. Namazın rüknüymüş, esasıymış, vazgeçilmez şartıymış gibi ona bir merasim edası vermek doğru olmuyor, o güzel değil. Ama İslâm’da musâfaha etmek var. 

Şimdi burada birisinin musâfaha ettiği zaman, ötekisinin de arkadaşın olduğundan bırakmak istemeyince, sırayla hepsiyle musâfaha etmiş oluyorsun, normal bir şey. Musâfaha edilince günahlar dökülüyor, muhabbet artıyor. Yalnız bilinmeli ki bu mecburi bir şey değil, bazen yapılsa olur bazen yapılmasa olur, kâfi.

Prof. Dr. Mahmud Es’ad COŞAN