Mezhepleri açıklar mısınız? Nasıl dört mezhebe ayrıldı?


Şimdi, Peygamber SAS Efendimiz’in zamanında insanlar dini konuları Peygamber Efendimize soruyorlardı, yapıyorlardı. Peygamber Efendimizden sonra, Sahabe-i kiram devrinde de aşağı, yukarı Peygamber Efendimiz’in sözleri hatırdaydı. Şöyle yapılır, böyle yapılır diye. Ondan sonra Tabiîn devri, Tebe-i tabiin devri…

 Peygamber Efendimiz’in vefatından yıllar geçtikçe, uzaklaştıkça; hangisi doğru, hangisi yanlış? Nasıl yapılıyordu, nasıl yapılmıyordu?  Bilgiler, rivayetler çoğalınca; her şeyin doğrusunu araştıran İslâm alimleri, İslâm bilginleri, fıkıh bilginleri aralarında görüş ayrılıkları çıktı.

“—Acaba, Peygamber Efendimiz Allahu ekber derken, namaza başlarken, şöyle mi kaldırıyordu elini, böyle mi yapıyordu? Elini böyle mi bağlıyordu, şöyle mi bağlıyordu? Bağlamayıp da sarkıtıyor muydu?”

Tabii bunlarla ilgili çeşitli bilgiler gelmeğe başladı. Yani, Bazısı diyordu ki şöyle. Bazısı, hayır öyle değil böyle… Bunların incelenmesi, hadis-i şeriflerin incelenmesi, ayetlerin yorumlanması, yeni ortaya çıkan meseleler hakkındaki yeni görüşler dolayısıyla, fikirler çoğaldı... Böylece çeşitli fıkıh mezhepleri ortaya çıktı.

Bu, bilimsel bir olaydır. Yani, bir konuda bilimsel bir araştırma yapan alimlerin görüşlerinin farklılaşmasıdır. Yeni meseleler karşısındaki düşüncelerinin farklılaşmasıdır, normaldir. Yani, hangisine uysa insan; neticede bir alimin çalışması ve fikrinin sonucuna uyduğu için, doğru bir şey yapmış olur, sevap kazanır.

Prof. Dr. Mahmud Es’ad COŞAN