Görev yapmış olduğum yerde Kâdirî olan bir cemaat var. Onların cehrî zikirlerine katılabilir miyim? “Cehrî zikir yapanın Nakşîliği düşer.” diye bir anlayış var, doğru mu?


Hayır, yanlıştır. Öyle şey yok! Zikir cehrî de olabilir hafî de olabilir. Bid’at ehli olmayan, iyi, has bir kardeş topluluğun zikir yaptığını görürseniz katılırsınız. Ulu Cami’ye gittim. Baktım sabah namazından sonra birileri bir şeyler okuyorlar. Yanaşırım, ben de istifade ederim. Hayırlı bir işe, bir ibadete, taate iştirak edilir. Ama bid’at ehli, yalan yanlış iş yapanlar olursa onlara uymak gerekmez.

“Nakşîliğin düşmesi” diye bir şey yoktur. Kaldı ki zaten bizim Hâlidî Tarikatı’nın da beş tarikatla bağlantısı, icazeti vardır. Kàdirîlik tarafı da vardır. Onun için böyle düşme gibi bir şey olmaz.

Nakşî Tarikatı’nın bazı büyükleri de cehrî zikri tavsiye etmiş ve uygulamışlardır. Onun için bu, yanlış bir söz. Cehrî de olur hafî de olur. Hafî zikrin sevabı çoktur, kalbî zikrin sevabı yetmiş kat daha çoktur. Cehrî zikir de bazen yapılır ve gerekebilir.

İnsan ilk başlangıçta iken cehrî zikirle aşkı, şevki daha arttığından öyle de olabilir. Biz de tavsiye edebiliriz, onun bir mahzuru yok. Böyle bir şeye katılabilirler. Düşmek diye bir şey yoktur.

Prof. Dr. Mahmud Es’ad COŞAN