Allah hanımları korumuştur ve çok hak sahibi yapmıştır ama, en dindar erkek bile olsa, işine gelmeyince oralı olmuyorlar. Mesela çocuk bakımı bir, mehir iki… Üç, yemek yapmak… Dört, hanımı çalıştırıp da sonra parasını almak.


Tabii dördüncüsüne hakkı yok ama, çocuk bakmak erkek görevi değildir. İkincisine hakkı vardır, mehir kadının hakkıdır erkeğin kadına mehri vermesi lâzımdır.

Çocuğu bakmak deyince açıklama yapayım. Çocuğun yemesi, gıdası, barınması, ve sairesi babanın görevidir. Baba kazanacak anne sorumlu değildir. İsterse meme bile vermez ama çocuğun bakılması, yetişmesinde annenin de sorumluluğu vardır. Çocuğa baba bakmaz.

Yemek yapmakla da sorumlu değildir baba, yani buğday ekmeği getirdiği zaman kadının katık istemeye hakkı yoktur. Kimsenin hakkı yoktur çünkü buğday ekmeği güzel bir gıdadır, başka bir şeye lüzum kalmaz.

O bakımdan ille yemek yapacaksın, geç mutfağa, tak önlüğü, yıka bulaşığı filan gibi bir şey mâkul bir şey değil ama şu var ki şimdi adam, erkek dışarıda çalışıyor hanım da evde duruyor, bir iş bölümü oluyor.

Hayat müşterek olduğundan o ev işlerini yapıyor, yemek yapıyor, çocuğa bakıyor, ötekisi de dışarıda kazanıyor, getiriyor beraber yiyip içiyorlar, mutlu oluyorlar. Burada çocuğa sen bakacaksın demeğe hakkı yok! Ama beraber bakarlar, bazen o bir yere gider çocuğa bakabilir.

 

Mehir hakkıdır. Erkekten kadın mehri istediği zaman alır, vermesi lâzım. Hanımı çalıştırıp da parasını almak erkeğe yakışmaz. Hanımın parası erkeğe uygun değildir. Hanımı çalıştırmak bile uygun değildir ama çalışmanın şekilleri var. Kadın mesela evde terzilik yapıyor, bilmem ne yapıyor, kazanıyor ayrı. O yani herkesin kazancı kendisinedir. Koca oldu diye parayı elinden alamaz, haksızdır. Rızası olmadan aldığı zaman kul hakkı yemiş olur.

Prof. Dr. Mahmud Es’ad COŞAN