Kardeşim müftülükte müslüman olduğunu söylediği bir Romen kadınla evlendi. Ne yapmalıyız? Görüşme devam etmeli mi? Kendisinin İslâmî yaşantısı biraz zayıf.


Evlenmişse nasıl evlendi?

Tabii müslümanlar olarak bir büyük problemimiz var. Nikâhın rüknü icap ve kabuldür; yani kadın ve erkek, şahitlerin huzurunda birbirleriyle anlaşıyor. Suistimal olmasın, kötü bir yol çığır açılmasın diye şahitlerin huzurunda bizim mezhebimize göre icap ve kabulden ibarettir. Binâenaleyh, bu oldu mu nikâh olmuş oluyor. Fakat bu çeşitli yanlış uygulamalara da yol açtığından ciddiyetini kullanmıyorlar, gayri ciddi olarak yapıyorlar.

Osmanlılar zamanında da mahalle imamından kıydırtmışlar ve vesika almışlar, kayda geçirmişler. Yani işi tesadüfe bırakmamışlar, vesikaya bağlamışlar. Bunun biraz ciddi olması lâzım. Yoksa kişiler, falancayla anlaşıyor, iki tane de arkadaşından şahit uyduruyor, bakıyorsun evli insan, bir kadınla yaşamaya başlıyor. Biraz garip şeyler oluyor.

Bu da Romen bir kadın, “Müslüman oldum!” demiş. Görüşme devam etmeli mi? “Evlendi” diyor, kendisinin görüşmesini soruyor.

Evlenmişse, ona İslâm’ı öğretmek niyetiyle gelip gitmek olabilir. Karının kocanın İslâmî yaşantısı biraz zayıfmış. Bu kendisini korumak bâbında, “Oraya ailece gidelim mi gitmeyelim mi?” diyor. Kardeştir, gidebilir. Ama İslâmî ölçülere riayet etsin ve karşı tarafa da İslâmî durumları öğretmeyi esas alarak o niyetle gelip gitsin.

Prof. Dr. Mahmud Es’ad COŞAN