unu
Copyright © 1993 by '
Dr. Metin ERKAYA ٠ ;
Vatan Caddesi, No: 11/2, Sincan - ANKARA - ■
Tel: (312) 270 19 10 Fax: (312) 27119 07
Ali rights reseroed. No part of is booh may be reproduced.
witlntprior wTİttenpermission ofthe author.
Her hakki sakildir. Bu kitabin hiç bir kısmı, yazann yazıh
izni olmadan çoğaltalamaz.
Kapak:
Dizgi: Erkayalar
Baskı: Ahsen Basm Sanayi A. ş.
İSTANBUL-1994
SAVAŞ
VE
İLKYARDIM
Dr. Metin ERKAYA
ONSOZ
Son iki yılda dünyada görülen gelişmeler, Bosna-
Hersek’in İşgali, Kafkasya’daki olaylar, Azerbaycan’ın İşgali, Rusya’nın ve Yunanistan’ın yayılmacı emelleri ve basmda çıkan savaş senaryoları, bizim de her an Sicakbir
savaşlakarşıkarşıya gelebileceğimizi düşündürmektedir.
Yabancı güçlerin desteğiyle Güneydûğu’da olan olaylar,
köylerin basılması, yollann kesilmesi, can ve mal emniyetinin kalmayışı, ülkemizin bir bölümünde Sicak
savaşm fiilen başlamış olduğunu da göstermektedir.
Bosna-Hersek ve Azerbaycan’daki kardeşlerimiz
savaşa hazırhksizyakalandıklaniçin, çokbüyük kayıplar
verilmiş, kısa sürede ülkeleri kısmen veya tamamen
İşgale uğramıştır. Şehirler bombalanmış, evler yıkılmış;
kadınlar hamile kahncaya kadar tecavüze uğramış,
öldürülmüş; çocuklar öldürülmüş, kaçırılmış, organ
mafyalarının elinde parçalanmış; dayanılmaz zulümler
yapılmış ve yapılmaya devam edilmektedir. .
Böyle bir sicak savaş ihtimaline karşı halkımızı
uyarmak, ahnabilecek tedbirler ve yapılması gereken
hazırlıklar konusunda yardıma olmak İçin, bu kitabi
hazırlamış bulunuyoruz.
Kitap dört bolümden ibarettir. Birinci bolümde ayet-i
kerîme ve haâîs-i şeriflerin ışığında Islâm’ın savaşa
yaklaşıı verilmeye çalışılmıştır.
ikinci bolümde, savaş öncesinde halkm alması gereken
tedbirler ve savaş esnasında yapılabilecek sivil savunma
hizmetleri üzerinde durulmuştur.
Üçüncü bölüm, ilkyardımla ilgilidir. Savaşta ve olağanüstü durumlarda, hasta ve yaraklara yapılması
gereken ilkyardım hizmetleri şekillerle anlatılmış ve savaş zamanlarında sik görülen salgm hastalıklar
hakkmda bilgi verilmiştir.
Dördüncü bölüm, savaşta ve olağanüstü durumlarda,
çeşitli imkânsızlıklar İçinde iken tabii çevreden
faydalanarak ihtiyaçlann karşılanması ve hayatin - sürdürülebilmesi hakkındadır.
Bu çalışmamızın okuyucunun savaş konusımda
bilinçlenmesine ve her bakımdan savaş şartlarına göre hazırlanmasına katkıda bulrmacağım ümid ediyoruz.
Böyle bir çahşmaiçinbizi teşvik edenbaştamuhterem
Prof. Dr. M. Es’ad Coşan hocamız olmak üzere Vefa Yayıncılık yetilerine, yurtdışmdan kitap temin eden kardeşimY. Doç. Dr. Hasan Hüseyin Erkaya’ya ve teknik
konularda yardımcı olan kardeşim H. Ali Erkaya’ya teşekkür ediyorum.
- ٠ Dr. Metin ERKAYA
Sincan, Arahk 1993
İÇİNDEKİLER
Savaş
I. BÖLÜM
SAVAŞ
ilkyardım ةد٦ ؟Saua
I. AYET-İ KERÎME VE HADÎS-İ
şeriflerin IŞIGINDASAVAŞ
MESELESİ
- .A. BARIŞIN ESAS OLDUĞU .
Esas olan ban İçinde yaşamaktır. AHah-u Teâlâ
Hazretleri, dünya barışını sağlama görevini
müslümanlara vermiştir. Savaşlann önlenmesi,
insanların birbirlerini ezmeden, birbirlerini rahatsız
etmeden kardeşçe yaşayabilmesi, ancak iyi şeylerin
emredilmesi, teşvik edilmesi ve yaygınlaştınlmasıyla
ve kötü şeylerin önlenmesiyle mümkün olabilir.
Bütün insanhğınlehineolacakbuhizmetleri yapacak
olanlar, müslümanlardan başkası değildir.
Tarihe baktığımız zaman, uzun yıllar devam eden
İslâmî devletlerde barışın hakim olduğunu, halkm
rahat ve huzur İçinde yaşadığını; müslüman olsun,
gayrimüslim olsun herkesin halinden memnun
olduğunu görüyoruz. Çeşitli ırklara mensup
insanlann, azınlıkların, asimile olmadan bugüne
kadar gelebildiklerini, ulusal kimliklerini
koruyabildiklerini görüyoruz. Başka ülkelerdeki
insanlann, zulümden ve baskılardan kurtulmakiçin
müslüm.-؛n ülkelere göç ettiklerini biliyoruz. Bütün
bunlar Islâm’ın insanlara verdiği İnanç, adalet ve müsamaha duygusu sayesindedir.
İslâm, insanlara adaletli olmayı, herkese iyilik
yapmayı, zulümden, haksızlıktan, ahlâksızlıktan
uzak duımayı emrediyor. Bütün insanlan huzura,
dünyada ve ahirette mutlu olmaya davet ediyor,
insanlan iyiliklere, doğru ve güzel olan İslâm yoluna
çağırırken bile, gönüllere hoş gelecek bir tarz, İknâ
edici bir metod izlenmesini tavsiye ediyor. Saldırgan
bir tutum hoş görülmüyor. Savaş, son çare olarak
düşünülüyor.
a. Ayet-İ Kerimeler:
كنتم خير لآام خرجت للناس تأمرهن بالمعروف و
تنهون عن المنكروتؤمنون بالته (آل عمران: ٠١١)
1. Siz insanlar İçin ortaya çıkarılan, iyiliği emr eden, fenâlıktan alıkoyan, Allah’a inanan hayırlı bir ümmetsiniz. (AI-İ imran: 110)
يا ايها الذين آمنو ادخلوا فى السلم كافة، تتبعرالا و
خطوت الشيطا ن، انه لكم عدو مبين ( البق ة :٨٠٢)
■ 2, Ey iman edenler! Hep birden banşa girin! Sakin
şeytânın peşinden gitmeyin; çünkü, 0 sizin ap açık düşmanımzdır. (Bakara: 208)
والله يدعوا الى دار ملاالس ، ويهدى من يشاء الى صرا ط مستقيم ( يونس :٥٢)
3. Allah kullarım selâmet yurduna davet eder.
Ancak o, kullarından dilediğini dosdoğru olan yola hidayet eder. (Yunus: 25)
ان اللم يأمر بالعدل و حسانلا ا وايتائ دى القربى وينهى عن الفحشاء والمنكر والبغى، يعظكم لعلكم
تذكرون (النحل:.٩)
4. Muhakkak ki Allah, adaleti, iyiliği, akrabaya
yardim etmeyi emreder; çirkin İşleri, fenahk ve azgınlığı yasaklar. 0و düşünüp tutasınız diye size öğüt veriyor. (Nahl: 90)
ادع انى سبيل ربلك يالحكمة و الموعظة الحسنة و جادلهم با لتىهى احسن، نربكهو اعلم بمن ضل عن سبيله وهو اعلم بالمهتد ين ( النخل :٥٢١)
5. Ey rasûlüm, insanları Kuranla, giizel söz ve nasihatle Rabbinin yoluna davet et! Onlarla en güzel
şekilde tartış; şüphe yok ki Rabbin kendi yolundan
sapanlandahaiyi bilir, o, doğru yolda olanlan da en iyi bilir. (Nahl: 125)
وان جنحوا للسلم فاجنح لها وتوكل على السه، انه هوالسميع العليم نفال:لا (ا ١٦)
6. Eğer onlar barışa yanaşırlarsa, sen de ona yanaş ve Allah’a tevekkül et! Çünkü o işitendir,
bilendir. (Enfal: 61)
b. Hadîs-İ Şerifler:
تتمنولا لقاء العدووسلو ال العافية فاد لقيتموهم
فاثبتوا واكثروا ذكر الله فان اجلبوا وصيحوا فعليكم بالصمت ( ض - طب, ق. عن ابن عمرو)
1. Düşmanla karşılaşmayı istemeyin, Allah’tan afiyet isteyin! Onlarla karşılaşınca da AHah’ı çok zikredin! Eğer onlar direnir, gürültü ve şamata
yaparlarsa, siz sükût edin! (Râmûz el-Ehâdîs, 467/6)
يا ايها الناس لا تمنوا لقاء العدو واسألوا الله العافية فاذا لقيتموهم فاصبروا واعلمو ان الجنة تحت للاظ
السيوف (م.عنعبد اسه بن ابى اوفى)
2. Ey insanlar! Düşmanla karşılaşmayı temenni
etmeyin, Allah’tan afiyet isteyin! Fakat, düşmanla
karşılaşınca da, harbin bütün zorluklarına karşı
sabredin! iyi bilin ki, cennet muhakkak sûrette
kılıçların gölgeleri altındadır. (Müslim, c. 5, s. 358)
B. SAVAŞA İZİN VERİLMESİ
Mekke döneminde müslümanlar çok Sikmtılar
çektiler, eziyet işkence gördüler, hatta içlerinden
öldürülenler oldu. Buna rağmen sabrettiler, uzun
yıllar yılmadan onlara müslümanhğı anlatmaya
çalıştılar. En sonunda evlerini, barklarım,
memleketlerini terkettiler. Fakatkâfirler,Medine’de de dirlik vermeyince, Allah-U Teâlâ Hazretleri
müslümanlann da savaşmasına izin verdi.
Bu savaş izni, zulmü önlemek İçin verildiğinden
savaş esnasında taşkınlık yapılmaması, yaşhlara,
kadınlara ve çocuklara zarar verilmemesi üzerinde
çok durulmuştur. Yalmz müslümanlann değil,
yahudi ve hristiyanlann bile rahatça ibadet
edebilecekleri bir barış ve huzur ortamımn
sağlanması İçin, mecburen savaşmak gerektiği de aynca belirtilmiştir. ٠
a. Ayet-İ Kerimeler:
اذن للذين يقاتلون بانهم ظلمو ٠ وان الله على نصرهم لقدير. الذين اخرجوا من ديارهم بغيرحق لا ان
يعولوا ربنا الله ، ولو دفعلا الله الناس بعضهم ببعض - ي ص لهلهدمتصوامع وبيع لاوص وات ومساجد يذكر فيها ' ء ' ى eاسم ل لته كثير ، ولينصرن الته من ينصره،ان لته لقوى عزيز(الحج:٠٤-٩٣)
1. Haksızlığa uğratılarakkendilerine savaş açılan
mü’minlere, karşı koyup savaşmalan İçin izin verilmiştir. Şüphesiz ki Allah mü’minlere yardim
etmeye kadirdir.
Onlar haksiz yere ve “Ancak rabbimiz Allah’tır!” dedikleri İçin yurtlarmdan çıkarılmışlardır. Allah
bazı insanlann şerrini, diğer bazılanyla def etmeseydi; manastırlar, kiliseler, havralar ve içlerinde Allah’ın adi çokamlanmescidlermuhakkak
yıkılıp giderdi. Dinine yardim edene, elbette Allah
dayardım eder. Doğrusu Allah kuvvetlidir,güçlüdür.
(Hacc: 39-40)
وقاتلوا فى سبيل الله الذين يقاتلونكم لاو تعتدوا، ان اله يحبلا المعتدين (البقرة:٠٩١)
2. Sizinle savaş açanlarla Allah yolunda savaşın,
aşın gitmeyin; doğrusu Allah aşın gidenleri sevmez.
(Bakara: 190) •
b. Hadis-i Şerif:
1 نطلقوا بسم ألله وبالله وعلى ملة رسول I لله تقتلوالا
شيخ فانيا لاطفلاو اًصغيرلا و الاومرأة لاو تغلو
كل ه كل
وضموا غنائمكم واصلحوا واحسنوا ن الله يحب ’ المحسنين ( د • عن انس )
1. Haydi Allah’ın adi ile, Allah’ın yardımı ile, ve Rasûlüüah’ın milleti olarak sefere çıkın! Yaşhlan,
çocuklan, küçükleri ve kadınlan öldürmeyin!..
Ganimet malını zimmetinize geçirmeyin! İslâh edici
ve ihsan edici olun; muhakkak ki Allah, ihsan edenleri
sever. (R. E. 84/8)
c. SAVAŞIN FARZ OLUŞU
Medine’de ve çevresinde İslâmiyet’in yayılması,
müslümanlann çoğalması ve güçlenmesi, o günkü
kâfirleri çok rahatsız etmiş, bu sefer organize güçler halinde müslümanlara saldırmaya başlamışlardır.
Bunun üzerine, müslümanlara savaşmak farz kılınmıştır.
Savaş sevi, hoşa gidecek bir şey değildir. Fakat
çok zaman fitne ve zorbahklan önlemek, zalimleri
etkisiz halegetirmek, banşvehuzurortammı yeniden
sağlamak İçin savaşmak mecburiyeti vardır. Bütün
müslümanlann, her türlü imkânlarım kullanarak
böyle bir savaşa katılmalan, sonuç ahnmasım
kolaylaştıracaktır.
a٠ Ayet “؛ Kerimeler: ٠
كتب عليكم القتال وهو كره لكم، وعسى ان تكرهوا يي ع١ ٠ ببر ج
ئاشي وهو خير لكم، وعسى ان تحبوا ئاشي وهو شر
لكم، والله يعلم وانتم تعلمونلا ( البقرة: ٦١٢ )
1. Ey mü’minler, hoşunuza gitmediği halde savaş
size farz kılındı. Olur ki bir şey hoşunuza gitmezken,
osiziniçinhayırholur; bir şeyi de sevdiğiniz halde, o da hakkmızda şer olur. Allah bilir, siz bilmezsiniz.
(Bakara: 216)
انفروا اًخفاف ًوجاهدوالا وثقا باموالكم وانفسكم
فى سبيل الله ، دالكم خير لكم ان كنتم تعلمون - (التوبة:١٤) '
2. Ey mü’minler, sizler gerek hafif, gerek ağırhklı
olarak hepiniz savaşa çıkın! Allah yolunda
mallanmzla ve canlanmzla cihad edin! Eğer
bilirseniz, bu sizin İçin daha hayırhdır. (Tevbe: 41)
قاتلوهم يعذبهم الله بايديكم ويخزهم وينصركم عليهم ويشف صدورقوم مف منين ( ل توبة: ٤١ )
3. Onlarla savaşm ki, Allah sizin ellerinizle onları
cezalandırsın, onlan rezil etsin; sizi onlara galip
kılsın ve mü’min toplumun kalplerini ferahlatsın.
(Tevbe: 14)
وقاتلوهم حتى تكونلا فتنة ويكون الدين لله، فان انتهوا عدوانلا ف علىلا ا الظالمين (البقرة:٣٩١ )
4. Fitneden eser kalmayınca a, din de yalmz
Allah’ın dini oluncaya kadar onlarla savaşın Eğer
vazgeçerlerse sataşmayın; zulmedenlerden
başkasına düşmanlık yoktur. (Bakara: 193)
D. KÂFİRLEBE GÜVENMEMEK ٠
İslâmiyet’in ilk çıktığı günden beri kâfirlerin
engellemeleriyle, düşmanlıklanyla, saldınlanyla
karşı karşıya kalınmıştır. Kâfirler, güçlü olduklan
zaman açıktan saldırmışlar, işkence yapmışlar,
ambargo uygulamışlar, müslümanlara hayat hakki
tanımamışlardır. Zayıf olduklarında ise, gizliden
gizliye fitne ve kanşıkhklar çıkarmaya çalışmışlar;
dışardaki düşmanlarla devamh irtibat kurarak,
müslümanlann aleyhinde istihbarat faaliyetinde
bulunmuşlardır.
Osmanh. yönetiminde yüzyıllardır rahat ve huzur
İçinde yaşayan hristiyan ve yahudilerin, devletin
zayıfladığı son zamanlarında hainlik ettiklerini, dış düşmanlan teşvikleriyle devlete karşı isyanlar
çıkarttıklarını, işgalcilerle bir olup sivil halka yönelik
katliâmlar yaptıklanm biliyoruz.
Onun İçin, kâfirlere karşı dikkatli olunması
üzerinde çok durulmuş, özellikle yahudi ve lıristiyanlarla dost olunmaması, onlann dostluğuna
güvenilmemesi istenmiştir.
Son yıllarda hürriyet, eşitlik, demokrasi, insan
haklan gibi kavramlan ön plana Çikardıklan İçin, kamuoyunda batıklar hakkında oldukça müsbet
kanaatler vardı. Fakat Cezayir’deki ve Tacikistan’daki olaylar, Bosna-Hersek’te ve Azerbaycan’da yapılan katliamlar, batıhlann hiç de insancıl olmadıklarını, bayr aklaştırdıkları
kavramların yalnız kendi insanlan İçin geçerli
olduğunu göstermiştir. Birleşmiş Milletler Teşkilâtı,
yalmz yahudi ve hristiyanlarm haklanm ve süper
güçlerin çıkarlarını gözetmiş; ezilen, öldürülen,
mazlum müslümanlara ise ambargo uygulamıştır.
Kâfirlerin dost olamayacağı, yaptıklan anlaşmalara
güvenilemeyeceği bir kez daha ortaya çıkmıştır. Bu konuda ayet-i kerîmelerde açık ikazlar vardır:
a. Ayet-İ Kerimeler:
يا ايها الذين آمنوا تتخذولا الذين اتخذو دينكم اًهزو اًولعب من الذين اوتوا الكتاب من قبلكم والكفاراوليآء ،
واتقوا الله ان كنتم مؤمنين (المائدة:٧٥)
1. Ey iman edenler! Kendilerine sizden önce kitap verilenlerden, dininizi alaya ve eğlenceye alanlanve
inkârcılandostolar ak benimsemeyin! inamyorsamz
Allah’tan sakımn! (Mâide: 57)
يا ايها الذين آمنوا لا تتخذوا اليهود والنصارى اولياء ،
‘ بعضهم اولياء بعض، ومن يتولهم منكم وانه منهم، ان الله لا يهد القوم الظالمين . فترى الذين فى قلوبهم مرض يسارعون فيهم يقولون نخشى ان تصيبنا دائرة، فعسى الله ان يؤ تى باالفتح او امر من عنده فيصبحوا على ما اسرو فى انفسهم نادمين (المائدة:١٥-٢٥ )
2. Ey iman edenler! Yahudi ve hristiyanlan dost edinmeyin; onlar birbirlerinin dostudurlar. Sizden
kim onlara dost olursa, 0 da onlardandır. Allah
zulmeden kimseleri doğru yola eriştirmez.
Kalplerinde hastahk olanların, “Bize bir felâket
gelmesinden korkuyoruz!” diyerekonlarakoştuğımu
görürsün. Umulur ki, Allah birfetih, yahut katindan
bir emir getirecek de, onlar içlerinde gizledikleri
şeyden dolayı pişman olacaklardır. (Mâide: 51-52)
يا ايه الذين آمنو تتخذولا بطانة من دونكم لا اًي لونكم ًلاخبا ، ودوا ماعنتم، قد يدت البعضا،
من افواههم، ومانخفى افواههم اكبر، قد بينا لكم ياتلآا ان كنتم تعقلون (آل عمران:٨١١ )
3. Ey iman edenler! Kendi dışındakileri sırdaş
edinmeyin; çünkü, onlar size fenâhk etmekten asla geri durmazlar, hep Sikmtıya düşmenizi isterler.
Gerçekten kin ve düşmanlıkları ağızlarmdan
dökülen sözlerinden belli olmaktadır. Kalblerinde
saklachklan düşmanlıkları ise daha büyüktür. Eğer
düşünüp anhyorsamz, ayetlerimizi size açıklamış
bulunuyoruz. (Al-iimran: 118)
ولن ترضى عنك اليهود والنصارى حتى تح ملتهم.
قل ان هدى الله هوالهدى، ولئن اتبعت اهوائهم بعد الذى جاءك من العلم مالك من الله من ولى نصيرلا و
. (البقرة:٠٢١)
4. Kendi dinlerine uymadıkça, yahudi ve hristiyanlar senden aslahoşnudverazı olmazlar. De ki: ،،Doğru yol, ancak Allahın yoludur, İslâm’dır.” Sana gelen ilimden sonra onlann heveslerine
uyarsan, Allah’m azabmdan seni koruyacak hiç bir dost ve yardımcı yoktur. (Bakara: 120)
يريدون ان يطفنو تور الله بافواههم ويأبى الله انلاا
يتم توره ولو كره الكافرون. هو الذى ارسل رسوله بالهدى ودين الحق ليظهره على الدين كله ولو كره
المشركون (التوبة: ٢٣— ٣٣)
5. Allah’mnurunuağızlanyla söndürmek isterler.
Kâfirler istemese de Allah nurunu mutlaka
tamamlayacaktır.
Müşrikler hoşlanmasa da, dinini bütün dinlerden
üstün kılmak üzere. Peygamberini doğru yol ve hak dinle gönderen Allah’tır. (Tevbe: 32-33)
F.SAVAŞ İÇİN HAZIRLANMAK
Düşmanlan korkutmak, savaşı önlemek, banş ve huzuru muhafaza etmek İçin, savaş araç ve gereçlerinin hazırlanması gerekmektedir. Bu hazırlıklar, düşmanlan caydıracak derecede
olmahdır. Zamanın gerektirdiği nükleer silahlar,
uçaklar, güdümlü füzeler, uydular vs. her alanda
düşmanlardan daha ileride çalışmalar yapılmasına
ihtiyaç vardır, üniversiteler, bilimsel kuruluşlar,
bilim adamlan bu konulara eğilmeli, buluşlar ve teknolojik atıhmlar yapılmahdır. ٠
Bu bakımdan ülkemizin ve bütün müslüman
ülkelerin, silah ve savunma sanayiine çok önem
vermeleri ve bir savaş ihtimaline karşı mükemmel
bir şekilde hazırlanmalan dinimizin bir emri, dünya
şartlanın bir mecburiyetidir. .
Ülkenin ekonomik bakımdan kendine yeter hale gelmesi, dışa bağımlılıktan kurtulması, zarûrî ihtiyaç
maddelerinin stoklanması; bir kriz anmda gerekli
ikmali temin edecek şekilde dış politikaların
yürütülmesi hükümetlerin görevidir. Günümüzde
Sicak savaşlar, ekonomik ambargolarla paralel
yürümektedir.
Savaşlar bütün ülkeyi etkileyeceği İçin ve her yer saldırıya uğrayabileceği İçin, halfan da savaşa
hazırlanması gerekir. Bunun İçin ülke genelinde
teşkilatlanmış bulunan sivil savunma örgütleriyle
irtibat kurmak, ilkyardım ve sivil savunma
kurslarına katılmak ve bu konuda herkesi
bilinçlendirmeye çalışmak gerekir. ٠.
Ülkemiz yetmiş yıldır ciddi bir savaş görmediği
İçin, savaş konusunda genel bir gevşeklik vardır.
Televizyon, radyo ve basmaracıhğıylhbu gevşekliğin
bir an önce giderilmesi, kamuoyunuhuyandınlması,
toplumun ve sivil savunma örgütlerinin savaş
şartlarına hazırlanması gerekmektedir.
Allah korusun, Bosna-Hersekliler’in başına
gelenler bizim de başımıza gelirse ne yaparız?.. Azerbaycan gibi İşgale uğrarsak, yurdumuzu nasıl
savunuruz?..Saldırılara ve katliamlarakarşı evimizi,
çolukçocuğumuzunasılkoruyabiliriz?.. Biz cepheye
gittiğimiz zaman kadınlarımız kendilerini
koruyabilecekler mi?.. Bu konular! ciddi ciddi
düşünmek, aile olarak, apartman sakinleri olarak,
mahalle halkı olarak, şehir ve ülke halkı olarak
önlemler almak zorundayız.
a. Ayet-İ Kerîmeler:
واعدوالهم ما استطعتم من قوة ومن رباط الخيل ترهبون به عدو الله وعدوكم وآخرين من دونهم، تعلمونهملا ، الله يعلمهم، وما تنفقوا من شئ فى سبيل الله يوف اليكم واتم تظلمونلا نفال:.لا (٦ )
1. Ey iman edenler! Düşmanlara karşı gücünüzün
yettiği kadar—Allah’ın düşmanını, sizin düşmanınızı
ve bunların dışında Allah’ın bilip sizin bilmediğiniz
diğer düşmanlan yıldırmak üzere—kuvvet ve cihad
İçin bağlanıp beslenen atlar (savaş araçlan)
hazırlaym!
Allahyolundaneharcarsamz, size eksiksiz ödenir;
siz asla haksizhğa uğratılmazsınız. (Enfal: 60)
يا ايها الذين آمنوا خذوا حذركم فانفروا ثبات او انفرو جميعا (النساء:١٧)
2. Ey iman edenler! Tedbirinizi ahn; bölük bölük
savaşa çıkın, yahut gerektiğinde topyekün savaşm!
(Nisa: 71) .
b. Hadis٠i Şerifler: - -
واعدوا لهم مااستطعتم من قوة - لاا ان القوة الرمى : لاا انلاانالقوةالرمى!ا لقوة لرمى؛
(م-عن عقبة ين عام)
Düşmanlara karşı gücünüz yettiği kadar kuvvet
hazırlayınız! Şunu iyi biliniz ki: Kuvvet atmaktır!.٠ Kuvvet atmaktır!.. Kuvvet atmaktır!.. (Et-Terğîb,
c.3, s.148) .
عليكم باالرمى فانم خير، او من خير لهوم (البزار،طس.عنصعد بن ابى وقاص)
2. Atıcılığa devam ediniz! Çünkü, o hayırlidır veya
oyununuzun en hayırlısmdandır. (Et-Terğîb, c.3, s.150)
] عليكم بالقنا والقسى العربية فان بها يعز الله ونبيكم ويفتح لكم دلاالب (طب ٠ عن عبد الله بن بسر)
3٥ Size mızrağı ve Arap oklarım tavsiye ederim.
ZiraAllahu Zülc-elâl Hazretleri, onlânadininiziaziz
eder ve memleketler onlarla feth i. (Bluz el- Ehâdîs, 319/4)
ان اسه عز وجل ليدخل يالسهم الواحد ثةلاث الجنة: صانعه محتسبا به ، والمعين به ، مىاًوالر به فى سبيل
الله (خطيبعن ابى هريرة)
4. Allah-U Ziilcelâl Hazretleri, bir ok sebebiyle üç kişiyi; silâhı yapam, yapana yardim edenive o silâhı
cephede kullanam cennetine kor. (R. E. 90/8)
G. SAVAŞTAN KAÇMAK '
Savaştan kaçmanın hiç bir faydası yoktur.
Düşmanların hedefleri tahmin edilenden daha
büyüktür. “Şuraya kadar ilerler de, sonra dururlar.” diye düşünmek, büyük bir gaflettir. Hemen herkes
idealindeki büyük devletini kurmak İçin savaşmaktadır. ■٠ .
“Büyük devletler gelsin, bizi kurtarsm!” düşüncesi
yanlıştır. Batıhlann ve büyük ülkelerin insanları
çok kıymetlidir. Başkalan İçin canlanm tehlikeye
atmazlar. Zâten kâfir oldukları İçin, müslümanlarm
ezilmesi, sürülmesi, öldürülmesi onlara zevk verir.
Görünüşü kurtarmak İçin yalancı kınamalarla
geçiştirirler. ■
0 bakımdan eğer bağımsız olmak istiyorsak,
bağımsızlığımızı korumak istiyorsak, savaştan
kaçmamalıyız, kaçınmamalıyız. Devlet olarak,
hükümet olarak, millet olarak ve fert olarak savaşa,
savaşmaya hazır bir halde durmalıyız. Bugün,
sınırlarımızın dışında görünen, yarm ülkemizi ve çıkarlarımızı, hattâ bağımsızlığımızı tehdit edecek
gelişmelere karşı ciddi tepki göstermeliyiz. ،،Dünya
ile beraber hareket etmek!” gibi kâfirlere güvenmeye
dayah politikaları terk etmeliyiz.
a. Ayet٠i Kerîmeler:
يا ايها الذين آمنوا اذا لقيتم الذين كفروا زحفا لاف تولوهم دبارلا ا ومن يولهم يومنذ دبره لا متحرفا لقتا ل او متحيز الى فئة فقد با: بغضب من الله و
مأواه جهنم و بثس المصير( تفال:لا ا٥١ -٦١)
1. Ey mü’minler! Toplu halde kâfirlerle
karşılaştığınız zaman, onlara arkamzi dönmeyin,
korkup kaçmaym!
Tekrar savaşmak İçin bir tarafa çekilme veya
diğerbir bölüğe ulaşıp mevzi tutma durumu dışında,
kim öyle bir günde onlara arka çevirirse, muhakkak
ki o Allah’ın gazabım hak etmiş olarak döner. Onun yeri de cehennemdir. Orası varılacak ne kötü yerdir.
(Enfal: 15٠16)
يا ايها الذين آمنوا مالكم اذا قيل لكم انفروا فى سبيل الله اثاقلتم الى رضلا ا، ارضيتم بالحيوة الدنيا
من خرةلا ا، فما متاع الخيوة الدنيا فى خرةلآ ا
قليل (التوية :٨٣)
2. Ey iman edenler, size ne oldu ki, ،،Allah yolunda
savaşa ؟ıkın! ” dendiği zaman yere çöküp kaldınız?
Ahireti bırakıp, yalmz dünya hayatına nu razı oldunuz?.. Oysa dünya hayatinin faydası, ahirete
göre pek az bir şeydir. (Tevbe: 38)
وما لكم لا تقاتلون فى سبيل الته والمستضعفين من الرجال والنساء وإلولدان الذين يقولون ربنا اخرجنا
من هذه القرية الظالم اهلها، .واجعل لنا من لدنك وليا، واجعل لنا من لدنك اًنصير (النساء:٥٧)
3. Size ne oluyor ki Allah yolunda; ،،Ey Rabbimiz,
bizi halkı zalim olan şu memleketten kurtanp çıkar,
bize tarafindan bir sahip gönder, bize katindan bir yardımcı yolla!” diyen zavallı erkekler, kadınlar ve çocuklar uğrunda düşmanla çarpışmıyorsunuz?
(Nisa: 75)
H. ALLAH YOLUNDA CİHADIN FAZİLETİ
Allah-U Teâlâ Hazretleri, bir taraftan
müslümanlara savaşa hazırlanmalarım. ve savaşı
emrederken, diğer taraftan da Allah yolunda
savaşanlar İçin dünyada ve ahirette mükâfatlar
vereceğini bildirmektedir.
Bunun dünyadaki karşılığı savaşm kazanılması,
düşmanlann perişan olması, zulme ve haksızlığa
uğrayan insanlann kurtanlması, müslümanlann ' maddi ve mânevî geleceklerinin güvence altma
alınmasıdır. -
lirette ise yaptıkları harcamalara, çektikleri
sıkıntılara, mallanna ve canlanna gelen zararlara
karşılık olmak üzere kat kat mükâfatlar ve cennette
yüksek dereceler verilecektir. Savaşta geçirilen
zamanlar İçin, ibadette geçirilmiş gibi mânevî
miikâfatlarverileceği aynca bildirilmiştir. '
a. Ayet-İ Kerîmeler:
يستوىلا القاعدونمنالمؤ منينغير اولى لضرر و المجاهدون فى سبيل الله باموالهم وانفسهم.فضل الله المجاهدين باموالهم وانفسهم على القاعدين درجة.
' ًلاوك وعداله لحسنى، فضل ل له المجاهدين على القاعدين اًاجر اًعظيم , درجاة منه ومغفرة ورحمة،
وكان اًالسهغفور رحيما (النساء:٦٩-٧٩)
1. Müzminlerden —özür sahibi olanlar dışında— oturanlarla, mallan ve canlanyla i yolunda
cihad edenler bir olmaz. Allah, mallanve canlan ile
cihad edenleri, derece bakımından oturanlardan
üstün kıldı. Gerçi, Allah hepsine de güzellik va’d etmiştir ama, mücahidleri oturanlardan çok büyük
bir ecirle üstün kılmıştır. Kendinden dereceler,
bağışlama ve rahmet vermiştir. Allah çokbağışlayıcı
ve esirgeyicidir. (Nisâ: 95-96)
يا ايها الذين آمنوا هل ادلكم على تجارة تتجيكم من عزاب اليم - تؤ منون بالله و رسوله وتجاهدون فى سبيل ال باموالكم وانفسكم ٠ دلكم خير لكم
ان كنتم تعلمون. يغفرلكم ذنوبكم ويدخلكم ن
جنات تجرى من تحتها نهارلا ا ومساكن طيبة فى جناتعدن،ذلك الفوز العظيم. واخرى تحبونها،
نصر من الله ونتع قريب. وبشر المز منين (صن: ٠١-٣١) .. . .
2. Eyiman edenler! Sizi acı bir azabdan kurtaracak
ticareti size göstereyim mi? Allah’a ve Rasûlüne
İnapır, mallanmzla ve canlanmzla Allah yolunda
cihad edersiniz. Eğer bilirseniz, bu sizin İçin daha
hayırhdır.
İşte bu takdirde Allah, sizin günâhlarınızı bağışlar,
sizi zemininden ırmaklar akan cennetlere, Adn cennetlerindeki güzel meskenlere koyar. İşte en büyük kurtuluş budur.
Hoşunuza gidecek diğer bir nimet daha vardır ki, o da Allah tarafından yardim ve yafan bir fetih!..
Mii’minleri bunlarla müjdele! (Si: 9-13)
b. Hadîs-İ Şerifler: .
المجاهدون فى سبيل اله مضمونعلى اله اما ان يكفته الى مغفرته ورحمته اما ان يرجعه باجر و غنيمته ومثل المجا هد فى سبيل الله كمثل الصاصم القائم يغطرحتىلا يرجع (ه .ع .عن ابى سعيد)
1. Allah yolunda cihadda bulunan kimse, Allah-U
Teâlâ Hazretlerince tekeffül edilmiş kimsedir. Ya
' mağfiretine ve rahmetine derhal kavuşturur veya
ecir ve ganimetle yerine sağ salim geri gönderir.
Allah yolunda cihad eden kimse, gündüz oruçlu,
gece ibadette olan famse gibidir. Seferden donünceye
kadar böyle devam eder. (1. E. 233/5)
ذروة سنام ملاسلاا الجهاد فى سبيل الله لا يناله
■ افضلهملا ا (طب. عن ابى امامة)
2. İslâmın tepesinin tepesi, Allah yolunda cihaddır.
Buna ancak,müslümanlarmfaziletnolllârimazhâr
olur. (R. E. 286/3)
الجنة تحت للاظ السيوف (ك. ق. عن ابى موسى )
3. Cennet kılıçların gölgesi altındadır. (Râmûz el- Ehâdîs, 200/14) -
السيوف مفا تح الجنة ( ا بن عساكر عن يزيد بن شجرة)
4. Kılıçlar cennetin anahtarıdır. (R. E. 215/7)
مقام احدكم فى سبيل الله ساعة خير من عمله فى اهلهعمره (كر.عن ابى سعيد، ك . ابن سعد عن
سهيل بن عمرو)
5. Sizlerden birinizin Allah yolunda bir gazâda bir saat bulunması, evinde bütün ömrünce ibadet
etmesinden hayırhdır. (R. E. 393/11)
قيام ساعة فى الصف للقتا ل فى سبيل الله خير من
قيا م ستين سنة ( عد • كر. عن ا بى هريرة)
6. Harbde, fisebîlillah bir saat safta bulunmak,
altmış senenin gecesini ibadetle ihyadan daha
hayırhdır. (R. E. 336/10) .
سا عة فى سبيل الله خير من خمسين حجة
(الديلمى عن ابن عمر)
7. Allah yolunda bir saat harbde bulunmak, elli defa nafile hacca gitmekten daha hayırlıdır. (Râmûz
el-Ehâdîs, 295/4)
من رمى العدو فى سبيل اله فبلغ سهمه العدو واصاب اواخطأ فعدل رقبة ( ه - طب. لئ.
ق - عن عمرو ! بن عبسة)
8. Bir kimse Allah yolunda düşmana bir okatarsa,
oku düşmana ulaştığında —isabet etsin veya
etmesin— bir köle azad etmiş gibi sevab kazamr.
(Râmûz el-Ehâdîs, 422/1)
رباطيوم فىسبيل الله افضل منصيام شهر وقيامه ■ ومن مات مرابطا فى سبيل الله اجير من فتنة القبر
ويجرى له صالح ماكان يعمل الى يوم القيمة ( ا بن زنجوية عن سلما ن)
9. Allah yolunda bir gün nöbet beklemek, bir ay oruç ve gece ibadetinden hayırlıdır. Kim Allah
yolunda nöbette iken ölürse, kabir fitnesinden
kurtulur. Ve onun salih amelleri de kıyamete kadar
yazılmakta devam eder. (R. E. 288/10)
ان ادنى زرعات المجاهدين فى سبيل الله عدل صيام سنة وقيامها . قيل: وما ادنى زرعات المجاهدين 5قال يسقط سوطه و هو ناعس فيترك فيأخذه (ابن ابى عاصم فى الصحاة وابونعيم عن ثابت بن ابح عاصم)
10. Allah yolunda cihad edenler, en ufak bir zorlanma ile, bir senelik oruç sevabı ve bir senelik
gece ibadeti hak ederler.
En ufak zorlama nedir?” diye soruldu. - Buyuruldu ki, “Mesela, böyle bir mücâhid gece giderken uyukladı ve kamçısını yere düşürdü, inip bunu alması, en ufak zorlanmalardandır.” (Râmûz
el.Ehâdîs, 113/9) .
ان ةلاص المر يط تعدل خمسم رة لاص ه و تفقة الد ين ر والدرهم منه افضل من تسعمائة دينار ينفقه فى غيره
. ( ابو الشيخ، هب. عن ابى مامة)
11. Allah yolunda nöbet tutan kimsenin namazı,
beşyüz namaza bedeldir. Onun harcayacağı bir altm ' veya gümüş para, başka yolda harcanan dokuzyuz
altm paradan efdaldir. (R. E. 123/8) . .
مانة درجة فيى الجنه ماين كل رجتين كم بين
السماء و رضلا ا او ا بعد للمجاهدين قى سبيل الله ( عبد بن حميد عن ا بى سعيد )
12. Cennette yüz derece vardır ve her iki derece
ar asi,yerle gokarası kadar dıryahutdahadafazladır.
Bu, Allah yolunda cihad edenler İçin hazırlanmıştır.
(Râmûz el-Ehâdîs, 368/7) .
I. SHHlAİMTİfOLlCAGI
Savaşta çeşitli sıkıntılar olur. Cephede, arazi
şartlarında ölüm tehlikesi içindeki bir insan, barış
zamamndaki rahathğı bulamaz. Ailesinden, çoluk
çocuğundan uzaktadır. Yemesinden, içmesinden,
konforundan vaz geçmek zorunda kalmıştır. Böyle
bir durumda, ،،Bu savaş da başımıza nerden geldi?” diye bir isyan duygusu İçine düşmeden, sıkıntılara
sabretmek ve müslümanlann zaferi İçin sebat etmek
gerekir.
Banşzamamndanormal askerlik görevi yaparken
de aym durum söz konusudur. Askerlik görevinin
önemi, ülkemiz hakkında hazırlanan senaryolar ve bir savaş durumum ciddiyeti, askerlere sik sik anlatılmahdır. ،،Bu askerlikbitmez!” gibi düşünceler,
،،Gel, bilmemkaçgüngel!”gibigün saymalar,askerlik
• halfandaki yanhş şartlanmalann tezahürleridir.
ولنبلونكم بشئ من الخوف والجوع و تقص من مواللا ا
نفسلا وا والثمرات، وبشر الصا برين ( البقرة :٥٥١)
l .And olsun ki,sizibir az korku ve açlık; mallardan,
canlardan ve ürünlerden biraz azaltma ile deneriz.
Sabredenleri müjdele! (Bakara: 155)
ولنبلونكم حتى نعلم المجاهدين منكم و الصابرين ونبلو اخباركم (محمد:١٣)
2 .Andolsun ki sizi imtihan edeceğiz;takiiçinizden
mücahidleri ve sabr ü sebat edenleri belirtelim.
Haberlerinizi imtihan meydanlarına nümûne
,yapalım. (Muhammed: 31)
ام حسبتم ان تدخلوا الجنة ولما يأتكم مثل الذين خلو من قبلكم، مستهم البأساء ءاًوالضر وزلزلو ' حتى يقول الرسول والذين آمنوا معه متى تصراله،
لاا اننصر اللهقريب ( البقرة: ٤١٢ )
3 ٠ Sizden önce gelenlerin durumu sizin başınıza
gelmeden cennete girivereceğinizi mi sândınız?
Peygamber ve onunla beraber mü’minler, “Allah’ın
yar dil ne zaman?” diyecekkadar darlığa ve zorluğa
uğramışlar ve sarsılmışlardı, iyi bilin ki Allahın
yardımı şüphesiz yâkındır. (Bakara: 214)
j. ŞEHİDLİĞİN FAZİLETİ
insanlar İçin faydah olmak güzel bir şeydir. Bir müslümanm yardmuna koşmak sevaph bir ameldir.
Sadakalar vermek, vakıflar tesis etmek çok ecir kazandıran işlerdir. Hepsi de maldan, zamandan
fedâkârlık etmeyi gerektirir, insamn dünyadaki en kıymetli varlığı ise canidir. Şehid dediğimiz kimse,
müslümanlannselâmetiiçin, İslâmiyet’in izzetiiçin,
Allah nzası yolunda canim bile fedâ eden kimse
demektir.
Onun İçin ayet-i kerîmelerde ve hadis-i şeriflerde
şehidlik üzerinde çok durulmuştur. Onlarm ölürken
hiç acı çekmeyecekleri, günâhlarının affedileceği,
cennette yüksek dereceler verileceği, hurilerin
kendilerini beklediği bildirilmiştir. Onlara ölü bile denilmesi uygun görülmemiş, bizim bilmediğimiz
bir hayat ile diri olduklan İfâde edilmiştir. Böyle
olduğuiçinkefenlenmeyip, elbiseleri ile defnedilirler.
ilk müslümanlar bu meseleyi çok iyi kavradıkları
İçin şehâdet arzusu ile seferlere gitmişler, kısa zamandaogünün süper güçlerini mağlûb edip İslâm’ı yeryüzüne yaymışlardır. Yine bu arzu ile ispanya,
Anadolu, Doğu Avrupa, Hindistan fethedilmiş,
asırlarca devam eden devletler kurulmuştur. Onlar
canlarım ortaya koymuşlar, sayıca az olduklan halde
Allah-U Teâlâ onlara hem zaferi, hem de dünyânın
idaresini vermiştir.
a. Ayet-İ Kerîmeler:
تقولولا و لمن يقتل فى سبيل اللم اموات، بل احياء
تشعرونلا ولكن (البقرة:٤٥١ ) .
1. Allah yolunda öldürülmüş olanlara, ،،ölüler ” demeyin! . Bil’akis onlar diridirler, lâkin siz anlayamazsınız. (Bakara: 154)
ان اسه اشترى من المؤ منين انفسهم واموالهم بان لهم الجنة، يقاتلون فى سبيل الله فيقتلون ويقتلون اًوعد عليه اًحق فى التورية نجيللا وا والقرآن، ومن وفى بعهده من الله فاستبشروا ببيعكم الذى با يعتم به،
وذلك هو الفوز العظيم (التويةة ١١١)
2. Allah mü’minlerden, mallanm ve canlarım, - kendilerine verilecek cennet karşıhğında satm
almıştır. Çünkü onlar Allah yolunda savaşırlar,
öldürürler,olürler.Bu,Tevrat’ta,Incil’de ve Kur’an’âa Allah üzerine hak bir vaaddir. Allah’tan daha çok sözünü yerine getirenkim vardır?!.. Ohalde, onunla
yapış olduğunuz bu alışverişten dolayı sevinin!..
İşte bu, gerçekten büyük kazançtır. (Tevbe: 111)
b. Hadîsi Şerifler؛
للشهيدعند الله سبع خصال يغفرله فى اول دفعة من دمه ويرى مقعده من الجنة ويحلى حلة يمانلا ا ويزوج اثنتين وسبعين زوجة من الحور العين ويجارمنعذاب القبر ويأمن من الفزع كبرلاا و يوضع على رأسه تاج الوقار الياقوتة منه خير من الدنيا ومافيها ويشفع فى سبعين انساتا من اهل بيته ( حم. ه. ع. طب. هب.
ت ٠ عن مقدام ، طب - عن عبادة)
1. Şehidiçin yedi hasletvardır: Kaninin ilk akışında
günahları affedilir. Cennetteki makamım görür.
Kendisine iman elbiseleri giydirilir. Cennet
hurilerinden yetmiş iki zevce ile evlendirilir. Kabir
azabından uzaklaştmhrve kıyamet gününün büyük
korkusundan emin olur. Başına yakuttan bir vakar
tacı giydirilir ki, dünyadan ve içindekilerden
hayırhdır.Ailefertlerinden yetmiş kişiyeşefaateder.
(Râmûz el-Ehâdîs, 350/13) -
افضل الشهداءالذين يقاتلون فى الصف وللاا
لاف يلفتون وجوههم حتى يقتلوا اولئك يتلبطون
فى الغرف العلى من الجنة يضحك اليهم ربك فادا . ضحك ربك الى عبد فى موطن لاف حساب عليه
( حم - طب . عن نعيم)
2. Şehidlerin faziletlileri, ilk safta, yüzlerini geriye
' çevirmeden ölünceye kadar harb edenlerdir. Onlar
cennet köşklerinde keyflerinden yuvarlanırlar.
Rableri onlardan hoşnud ve razı olarak sevgiyle
muamele eder ve onlara hesap sorulmaz. (15. E. 77/5)
زملوهم بدمائهم فانه ليس من كل يكلم فى الله
هولاا يأتى يوم القيمة بدماء لونه لون الدم وريحه ريح المسك (ن. طب " عن عبد لله بن ثعلبة)
3. Şehidleri kanlan ile defnediniz. Zira, Allah
yolunda alman yaralann kani, rengi kan renginde,
kokusu ise misk kokusunda olarak mahşere
gelecektir. (R. E. 292/12) '
من قتل دون ماله فهو شهيد، ومن قتل دون دمه فهو شهيد، ومن قتل دون دينه فهو شهيد، ومن قتل دون
اهله فهوشهيد (د.ن.ت. ٥. عن سعيد بن زيد)
4. Mali uğrunda öldürülen şehiddir. Canim
müdafaa ederken öldürülen şehiddir. Dini uğrunda
öldürülen şehiddir. Aile fertlerini müdafaa ederken
öldürülen şehiddir. (Et-Terğîb, c. 3, s. 258)
من سئل الله الشهادة بصدق يلغه الته سنازل لشهداء
وان مات على فراشه (م -د.ت. ن. . عن سهل عن بغ عن جدها
5٠ Bir kimse Allah’tan Sidk ile şehidlik isterse,
Allah 01 şehidler mertebesine ulaştırır", yatağında
bile ölse؛.. Râmûz el-Ehâdîs, 422/12)
ما من احد من اهل الجنة يسرم ان يرجع الى الدني غيرا لشهيد فانه يحب ان يرجع الى الديا يقول حتى اقتل عشرمرأت فى سبيل الله مما يرى مما اعتاه
الله من الكرامة ( ت٠ عن انس)
6. Şehiddenbaşka cennet ehlindenhiçbir kimseyi
tekrar dünyaya dönmek sevindirmez. Şehid ise, Allah’ın kendisine ihsan buyurduğu fazileti
gördüğünden dolayı, tekrar dünyaya dönmeyi arzu
eder ve “Tâ ki Allah yolunda on kere öldürüleyim؛” der. (Tinizi, c. 3, s. 207)
K. CİHADIN İKEDISI
Müsliimanlar Allah yolunda cîhâd ettikleri, şehid
olmak İçin seferlere gittikleri zamanlarda, zaferler
kazandılar ve dünyaya hakim oldular. Banş ve huzuru her tarafa götürdüler.
Fakat zamanla dünyaya bağlamlması, zevk ve sefaya düşülmesi, cihadm ve cihad hazırlıklarının
ihmal edilmesi, hayatin sevilip ölümden korkulur
olması zillet ve mağlûbiyeti getirdi. Bugün İslâm
Alemfnin perişanlığında, pek çok yerde zulüm, İşgal
ve kan dökülmesinin devam etmesinde esas sebep,
cihadm terkedilmesi ve ölümden korkulmasıdır.
Müslümanların bu zilletten ve belâlardan
kurtulması, ancak tevbe edip Allah yolunda cihada dönmekle mümkün olacaktır. Bunun İçin fertlerin
mallarıyla, canlanyla, bütün imkânlanyla İslâm
İçin çalışmaları, kâfirlerden gelecek her türlü
saldırıya karşı hazırhkii olmaları gerekir.
Devletler ve hükümetlerin ise, milleti dindar
yetiştirecek, cihad ve şehâdet gibi kavramlan
öğretecek bir eğitimi benimsemeleri, çağın
gerektirdiği savaş araç ve gereçlerini üretecek bir teknolojiyi geliştirmeleri ve düşmanlan korkutacak
bir güce ulaşmaları gerekmektedir.
iyi yetişmemiş insanlar, cephede canim tehlikeye
atacak operasyonlardan kaçmabilir, savaştan bile kaçabilirler. Yahut aldatılabilirler, dış güçlerin
etkisinde kahp ülkenin bölünmesine yol açacak
eylemlere girişebilirler.
iyi savaşmak, ölümden korkmadan harbe
girişmek, ancak iyi yetişmiş İmanlı insanların İşidir.
Fakat, bugünkü savaşlar yüz-yüze olmadığı İçin, bilek gücüyle olmadığı İçin, teknolojik araçların da önemi büyüktür.
a. Ayet-İ Kerime:
قل انكا ن آباؤكم وابناؤكم واخوانكم وازواجكم و عشيرتكم وا موال ن اقترفتموها وتجا رة تخشون كسا د ها ومساكن ترضونها أحب اليكممن الله و رسوله و جها د فى سبيله فتر بصو حتى يأتى الم بامره ، وال لا يهد
القوم الفاسقين ( التوبة :٤٢)
1. De ki: Eğer babalarınız, oğullarınız,
kardeşleriniz, eşleriniz, hısım akrabanız,
kazandığınız mallar, kesada uğramasından
kortuğunuz ticaret, hoşlandığınız meskenler size Allah’tan, Rasulünden ve Allah yolunda cihad
etmekten ر daha sevgili ise, artık Allah emrini
getirinceye kadar bekleyin! Allah, fasıklar
topluluğunu hidayete erdirmez. (Tevbe: 24)
b. Hadîsi Şerifler
ان اتتم اتبعتم ادناب البقر وتبا يعتم با لعينة وتركتم الجهاد فى سبيل الله ليلزمنكم الله مذلة فى اعناقهم ثم لا تنزع منكم حتى ترجعوا الى ماكنتم عليه و تتوبوا الى الله تعالى (حم - عن ابن عمر)
1. Eğer siz, öküzlerin kuyruğuna yapışır, hileli
alışveriş yapar ve cihadı da terkederseniz, üzerinize öyle bir zillet vurulur ki, cihada dönmedikçe ve tevbe
etmedikçe bundan kurtulamazsimz. (R. E. 148/1)
من مات ولم يغز ول يحدث به تفسه مات على شعبة من النفاق (م. د. ن. عن ابى هريرة)
2. Kim cihad etmeden ve cihad etmeyi gönlünden
geçirmeden ölürse, bir çeşit nifak üzere ölür. (Et- Terğîb, c. 3, s. 245)
ما ترك قوم الجهاد عمهملا ا الله يالعذاب (طب. عن ابى بكر)
3. Bir kavim cihadı terkederse, Allah kendilerine
mutlaka umûmî bir azab verir. (Et-Terğîb, c. 3, s. 246) •
L. lERIHEEUR!
Gerekayet-ikerimelerde,gerekse hadis-işeriflerde
mübinlerin savaş konusuna nasıl yaklaşacakları,
savaş İçin gerekli hazırlıklan yapmaları, cihadı
terketmemeleri, gerektiği zaman ölümü bile, göze alarakkorkmadan savaşmaları öğütlendikten sonra,
eğer bu tavsiyelere uyarlarsa zaferin mü’minlere ait olacağı da aynca bildirilmiştir.
İslâmiyet’in ilk günlerinden beri pek çok savaşlarda müslümanlar sayıca az obalarına
rağmen galib gelbşlerdir. Hattâ bazı savaşlarda
Allah’ın dilemesiyle melekler bile yardıma gelmiş,
insan şeklinde savaşa katılmışlardır.
O bakımdan, miislümanlann bugünkü perişan
halini görüp karamsarlığa ve ümitsizliğe düşmeden, büyük bir azimle "her alanda çalışmak, düşmanlan
korkutacak kadar güçlenmek, silahlar üretmek,
devlet ve millet olarak savaşa hazır olmakla
mükellefiz. Biz üzerimize düşeni yapmağa çakşırsak,
A!lah-uTeâlâ’mn yardımımutlaka gelecek,gakbiyet
ve zafer, izzetve şeref ne müslümanlann olacaktır.
Bu konuda açık müjdeler vardır:
Ayet-İ Kerîmeler:
يريدن ان يطفنو ترر الله بافواههم بيأى الله لاا
ان يتم نورم ولو كره الكافرون ( التوبة: ٢٣)
l.Allah’mJurunuağızlanylasöndürmekisterler.
Kâfirler iste nese de Allah nurunu mutlaka
tamamlayaca ؛tir. (Tevbe: 32)
٠٥
والذين جاهدوا فينا لنهدينهم سبلنا، وأت ألقه لمع
. المحسنين (العنكبوت:٩٦)
2٠Bîzim uğrumuzda id edenlere gelince, elbette
biz onlara yollanmızı gösteririz. Şüphesiz ki Allah
cihadı güzel yapanlarla beraberdir. (Ankebut: 69)
ومن يتول الله ورسوله والذين آمنوا فان خزب الله هم الغالبون (المائدة:٦٥)
3. Kim AHah’1, Peygamberini ve mü’minleri dost edinir, yardımda bulunursa bilsin ki, şüphesiz
Allah’tan yanaolanlar üstün gelirler. (Mâide٠. 56)
تهنوالا و تحزنولا و وانتم علونلا ا ان كنتم مؤ منين
(آلعمرا ن: ٩٣١)
4. Gevşeklik göstermeyin, üzüntüye kapılmaym. Eğer iman etmişseniz, üstün gelecek olan sizsiniz.
(Âl-iİmran: 139) -
b. Hadis-.؛ Şerifler:
تزاللا طائفة من امتى يقاتلون على ألحق ظاهرين الى يوم القيامة (كر. عن جابر)
1. Ümmetimden bir topluluk, kıyamete kadar
hakki savunmak İçin çarpışmakta ve galib olmakta
devam edecektir. (R. E. 471/12)
تقوملا الساعة لاا وطائفة من امتى ظاهرون على الناس يبالونمنخذلهملا منلاو نصرهم (٥.عن معوية)
2. Ümmetimden bir grup herkes üzerine hakim
olmadıkça kıyamet kopmaz. Onlar, kendilerini terk edenlerin terk etmesine ve yardim edenlerin yardim
etmesine aldırmazlar. (R. E. 476/9)
تقوملا السا عة حتى يفتح ل لله على المؤمنين ألقسطنطينية الرومية بالتسبيح والتكبير(الديلمى عن عمروبن عوف)
3.RumlaraaitKostantîniyye(Roma)müs]ümanlar
tarafından tesbih ve tekbirlerle feth edilmedikçe
kıyamet kopmaz. (R. E. 478/5) -
n. HER YONUYLE SAVAŞA
HAZIRLANIN!.. (*)
Esselâmü aleyküm ve rahmetullah!..
Muhterem kardeşlerim! Allahın selâmı, rahmeti,
bereketi, İhsanı, İkramı dünyada, ahirette üzerinize
olsun... Allah iki cihanda hayırlara erdirsin...
Allah’ın üzerimizde sayılamayacak kadar
nimetleri var; hamd ü senâlar olsun, Allah daim
eylesin... Nimetlerden sonranikbete, makbuliyetten
sonra, mahrumiyete düşünesin... Bize en büyük
şerefi müslüman olmakla, iman bahşetmekle
vermiştir. En büyük izzet ve itibar odur. Aynca şu şerefle iftihar ediyor ve bu sorumluluğun ağırlığını
da bütün şuurumuzun gücüyle hissediyoruz: Allah
bizi, Sirfyaşayalım diye buraya göndermemiş, görevli
bir ümmet olarak göndermiş...
كنتم خير ائ اخرجت اًللن س ( آل عمران-.١١ )
Küntüm hayra, ümmetin uhricetlinnâs٦١nsa٦Aar İçin özel bir misyonla, görevle görevlendirilmiş bir topluluk eylemiş bizi...
(*) Prof. Dr. M. Es’ad COŞAN Hocaefendi’nin 31. 1. 1993 günü
Nevşehir’de Hakyol Vakfı eğitim programında yaptığı bir konuşmayı,
konumuzla ilgili olduğu İçin kısaltarak alıyoruz. (Dr. M. E.)
ولله العزة ولرسوله وللمؤ منين ( المنافقون-٨ )
Ve lül İszetü, ve iirasU ve lilmü’miîûrö
izzet müshimanlanndır, müslümanlara yakışır ve müslümanlarda olmalıdır!.. Ve cihanın adaletinin,
sulhüniin, sükûnunun sağlanması ve korunması
görevi de sorumluluğumuzdur, üzerimizdedir. Bir başkasının vesâyeti ve sultası altmda yaşamak, bizim
izzetimizle kabil-i te’lif değildir.
Onun İçin, son derece sorumlu olduğumuzu
görüyorum. Etrafımızdaki olaylarm da son derece
planholduğumpveelimletutacakkadaryakınımızda,
. nerdeyse uzansam yakalayacağım kadar müşahhas
birmerkez tarafindan, İslâm’ın aleyhinde ؟alışmalar
yapıldığım adeta görüyorum. Yâni, Allah’ın verdiği
müsaadeyle,Allah’mdüşmanlan,İmanın hasımdan,
müslümanlann rakipleri, son derece organize olmuş
güçler halinde ve son derece şerli bir güç ve kuvvetle
؟okyakmımızdabulunuyorlar... Canavarın soluklan
duyuluyor... Soluklanın Sicaknefesi, çirkinkokusu
hissedihyor. Onuniçin,müslümamnherzamaniçinde
olması gereken uyanıklığa davet etmek istiyorum,
bütün müslümanlan...
Zaten bizim tarikatımızın prensiplerini koyan
Abâülhalik-1 Gucdevânî Efendimiz, birinci madde
olarak (İş der dem,) prensibini koymuş. Yâni, ،،Her nefes alış verişte şuurlu olmak, gafil olmamak; lehv üzere olmamak, boş bir hal üzere, batıl üzere
olmamak, uyumamak!” Ana prensibi bu... Her bir nefesi alıpverirkenbile,AllabuTealâ Hazretlerinin
huzurunda olduğunu hissederek; sorumluluklanm,
hayatin kendisine yüklediği sorumluluklan bilen
bir insan olarak yaşamak lâzım!.. ٠
Bu konuşmalarda şunu vurgulamak istedik ki: Savaş ihtimali ile değil, vakıası ile karşıkarşıyayız!..
Yâni ihtimal ile değil, vaha ile karşı karşıyayız;
olasılık değil, olgunun içindeyiz. Bunu ben söylesem
bir manâ ifade etmezdi ama; Milli Birlik Komitesi’nde bulunmuş bir asker — hem de böyle, okullan
birincilikle bitirmiş iddialı bir asker— söyleyince
zaten savaşm İçinde olduğumuzu; o zaman herhalde
kimsenin itiraza mecali kalmaz.
Şimdi, muhterem kardeşlerim! İslâm’ın azılı tarihi
hasımlan var ve bunlar bertaraf edilmemiş; aksine
onlar, Islâm’ın İrşad ve tebliğ ve korunması ve i’lâ-yı kelimetullah vazifesini yüklenmiş olan güçleri
sendeletmiş durumda... Ecdadımızın asil çalışmalarını sendeletmiş durumda...
Biz yetmiş yıldır çok büyük bir fiili harbin İçine
girmemiş bir topluluk olarak yaşadık ve biz, fruko
şişesi imal eder gibi tek tip —yarim da demeyeceğim,
çok daha aşağı nisbette— aydm yetiştiren bir eğitimin
içinden geçtik... Tarihi misyonumuzu da, çizgimizi
de, istikametimizi de, dostumuzu da, düşmanımızı
da tanımadık... Dost dost diye diye, nicelerine sanldık;
azılı düşmanlar çıktı!.. Sadikdostumuzu doğru tesbit edememiştik... Son tecâvüzler ve hırıltılar, diş
göstermeler, bize düşmanlarımızın hakîkî çehresini
gösterdi. Bu bakımdan, “Bunda da bir hayır var, hikmet var!” diyoruz. Bir musibet, bin nasihatten
daha hayırlı olduğu İçin...
Vebengeçen yetmiş yıimmücadelesini biliyorum...
ilkönce islâmher şeyden silinmiş,tarih kitaplarında
İslâm tarihi bile okutulmaktan korkulmuş!..
Gazetelerde İslâmî romanlar bile, devlet gücüyle,
baskısıyla tefrika edilmektenkaldınlmış birortamm
içinden,' “Allah diyenler teşbihleriyle, takkeleriyle
suç üstü yakalandı.” diye gazetelerin haber verdiği
durumlardan; medrese-i yusufiyelerde ömrünü
geçiren müslümanlann yaşadığı çilelerden sonra;
derin, rahat nefes alma İmkânlarının yavaş yavaş,
—milletin gücüyle, zoruyla, isteğiyle, çalışmasıyla,
duasıyla, Allah’ın da duaya İcâbet etmesiyle— adim
adim kazanıldığını biliyorum... Ama bu zamanın ve şu anda İçinde yaşadığımız zamanlann, yine de meselenin ciddiyet ve vehametiyle orantılı olarak,
hızlı bir şekilde değerlendirilmediğini görüyorum.
Yâni, zaman var; —sonra çok ihtiyaç duyulacak boş zaman, ferağ zamam— bu zaman, vehâmetin
ciddiyetiyle mütenâsib bir şekilde hızlı
değerlendirilmiyor.
Her zaman söylediğim bir husus var: Bazı
kardeşlerimiz, Mehdi AS’ın gelmesini, kıyametin
kopmasını düşünüp titriyorlar... Hayatlarım ve faaliyetlerini dondurmuşlar... Arabasını tamir
etmiyor, boya etmiyor, çürütüyor arabasını...
inşaatını bırakmış, ahş-verîşini bırakmış, pasif bir şeye yönelmiş... Ben onlara gülüyordum ve kendilerine de söylüyordum: ،،Siz büyük kıyameti
bekliyorsunuz ama; üç yıl beş yıl sonra, on yıl sonra,
elli yıl sonra, yüz yıl sonra, bin yıl sonra gelecek bir olaydan titriyorsunuz ama; size bir an kadar yakm
mesafede bulunan bir başka kıyamet var; kendi ozel, şahsî kıyametiniz,küçük kıyametiniz var.” diyordum.
Peygamber Efendimiz buyurmuş ki:
إد مات نسانلا ا فقد قامت قيامته
fi matel insânü fekad kamet kıametth) “ًئا insan öldü mü, onun kıyameti kopmuş demektir!” Başka kıyameti ne beklesin? öldü mü İŞİ bitti demektir... Onun İçin, çok daha fazla hazırlanmak
lâzım'.. Dervişliğin gereği debudur; tarikatın dervişe
verdiği aksiyonun esasi da budur. Hızın kaynağı da budur. Yâni, ،،Her an ölebilirim!” diye düşünmek...
Rabia-yı Adeviyye’nin, sabaha çıktığı zaman
nefsine, ،،Ey nefsim, akşama yetişemeyeceksin! Bu gün, son günündür; bu gününü Allah’ın nzasma
uygun geçir!” dediği gibi; ،،Bir acelecihk ve bir toptan
pazarlık ile, ana meseleleri görerek çahşmak, şuur
İçinde olmak!” meselesini kavramıyor
kardeşlerimiz!... Bir rehavet içerisinde... Burehavet,
karşı taraftan da empoze ediliyor.
Bakin, bir Rum kadını, ،،Şimdiye kadar, üçbin
Anadolulu gence frengi aşılayabildim.’5 diye sevinebiliyor. Kuzeydeki Nataşa’lann da görevinin
bu olduğu, çok net olarak doktor kardeşlerimiz
tarafından ifade ediliyor. Yâni, Karadeniz
kıyılanndanDoğuAnadolukasabalanna, şehirlerine
kadar yayılan değişi tür bir savaş... Çok kalleşçe,
sinsice bir savaş...
Dortbir t ar afimiz ve cümle cihan, düşmanımız!.-. içimizde de düşmanlar var... Hem hudutlanmızm
İçinde düşmanlar var, hem de bedenimizin İçinde
düşmanlar var... 0 halde kademe kademe,
düşmanlarlamuhasara edilmiş olan insani anz. Eğer
İslâm’da ümid kesme yasağı olmasaydı, bir başkası
bunalıma düşebilirdi bu durum karşısında; bukadar
menfi düşmanlar karşısında... Ama ümidsizlige
düşmek, ayet-i kerime ile yasaklanmış bize:
لا تقنطو من رحمه الله (النمر-٣ه )
1ة taknetu min rahmetillah?) m٦ıı rahmetinden ümidinizi kesmeyin!” diye...
Sonra bir şey daha biliyoruz, bu da çok önemli:
Dünya üzerinde bir müslümanm sırtını, bir gayrimüslim hiç bir tarz ile yere getiremiyor;
öldürmekle bile... öldürdüğü zaman şehid ediyor.
Hiç bir şekilde bir müslümanı zarara uğratmak
mümkün değil... Kalırsa, kazanmışsa, yenmişse zaten
gazi oluyor; o, onun İçin daha iyi...
Simdi bu t plantun ve konuşmaların, hiç kâfi olmadığını İ١ raf edelim. Yâni konuşmalar, — konuşmalara kendi İç kaliteleri bir tarafa— bu meseleye haz:; lanma konusunda sadece küçük bir nümûnedir, küçük bir gösteridir, küçük bir ışıktır.
Meselenin çok daha geniş çaplı olduğunu, siz de belki, konuşmacıların konuşmaları anmda
hissetmişsinizdir. Ben bu konuda, bir komisyonun
toplanıp, bir kitap hazırlaması gerektiğine kaniim.
Yâni, savaş konusunda camiamızı, milletimizi ve ümmetimizi ikaz etmekiçin, klasik cihadkitaplanmn
dışında, çok daha pratik bir kitap hazırlamak
gerektiği kanaatindeyim. “Bir komisyon hazırlanıp,
bu yapılmalı!” diye düşünüyorum.
Şimdi savaşla İç İçeyiz, savaşırı olgusu, vakıası
içindeyiz. Her an bir t akim şeyler olabilir
çevremizde... Bir an gözünüzü yumun, kendinizi
Güneydoğu Anadolu’nun bir köyünde, kasabasında
düşünün... Nevşehir’de, İstanbul’da değil de orda düşünün... Ve ben ordan kardeşlerimi dinliyorum,
benden göç İçin izin istiyorlar; ،Müsaade edin, biz bu kasabadan kalkalım! Falanca yere gitmekistiyoruz.” diyorlar. Oramn yerleşik ahalisi...
Demekki, Anâdolünunbirtakımkısımlan seyahat
edilemez, yaşamlamaz durumda... Fiilen buboyle ve askeri harekât devam ediyor. Askeri karakollar
bombalanıyor, devriyeler pusuya düşülülüyor,
kışlalar roketatarla taranıyor... Onlar da mukabil
hareket yapıyorlar... filân. Yâni, bu İşin şakasımn
olmadığını; hattâ, terör ve anarşi denilen bu değişik
savaşın, büyük şehirlere de bulaştığını görüyoruz,
biliyoruz.
Şimdi bu savaşm, şimdiye kadar gördüğümüz
şekilleri üzerinde mutlaka müteyakkız olmalıyız!..
Netkanaatleresahibolmalıyizvehazırlıklı olmalıyız,
tedbirli olmalıyız... Türkiye’nin bu ağustos ayında
savaşa gireceğine dair senaryolar var... Yani,
tahminler, planlar, projeler, ihtimaller, hayaller;
sinsi, menfurplanlar... vs. Olur veya olmaz... Tehdit
veya kendi yandaşlarına İşaret veya ihtimal... Amaç
her ne olursa olsun, mutlaka ilk yapacağımız şey: “Savaş olmasm!” diye bir savaş vermemiz gerekiyor.
Yânı, savaşı çıkartmamak, savaşm İçine bulaşmamak
gayretinde olmalıyız. Çünkü, savaş bizim
aleyhimize... Banş, İslâm’ın yayılması İçin çok daha
güzel...
Eger Yugoslavya’da savaş çıkartılmamış olsaydı;
biz oraya vaizlerimizi göndermiştik, dostlar
edinmiştik, arkadaşlar, gelen gidenler vardı, iyi münasebetler kurmuştuk. Belki bu münasebetleri
geliştirerek, orada İslâm’ın tekrar canlanmasına
yarayacak çalışmaları yapmak içindeydik. Ve hakikaten de harb olmasaydı, bizim İçin çok daha iyi olurdu... Ordaki müslümanlar İçin, çok daha iyi olurdu. Ama düşman boş durmuyor. Plansız değil,
gafil değil, projesiz değil... Zatenmüslümanlan orda yerleştirmemenin, karıştırmanın, azınlıkta tutmanın
planlanm yapmış ve zaman zaman, defalarca
katliama maruz bırakmış. Tabii, tehlikeyi gördüğü
İçin, şimdi de karşı tedbirleri alıyor ve biz pek de bir şey yapamıyoruz.
Demek ki, aslmda savaş olmasa, mâsum
münasebetler halinde, kültürel münasebetler
halinde, hatta ticari münasebetlerle çok daha güzel
çahşmalaryapılabilir. Ohalde taktik olarak, strateji
olarak, savaşm çıkmamasını sağlayacak, İç ve dış tedbirleri almamız gerekiyor, ilk çahşmamızın, var gücümüzle bu yönde olması lâzım!..
Bunu konuştuk. Meselâ, Agâh Oktay Bele
görüştük. Ben çay içerken kendisine,”Bu savaşm
çıkmaması konusunda beynelmilel bir çare düşünür
mü, düşünmekte mi?” diye sordum. “Valla hocam,
kuvvetli olmaktan başka bir çaresi yoktur!” dedi.
Yani, bu beynelmilel saha, kuvvete dayanan bir sahadır. Birlik ve beraberlik İçinde olmaktan başka
bir çare yoktur. Yani, Kuran-ıKerim’in emrini sizler
ve bizler uygulayacağız:
وأعدوا لهم مااستطعتم من قوة ومن رباط الخيل ترهبون به عدو لل وعدوكم نفال-.لأ (ا ٦
٢Ve eiddu lehi mestetatl min boetinj
Gücümüzün yettiği her cins kültürel, sosyal,
ekonomik, ticarî, askerî, politik her türlü silahı,
gücü, kuvveti hazırlayacağız vebuyekpareliktenbu
hazırlanılmış olmaktan karşı taraf da korkacak;
“Aman ben bunlara bulaşmayayım, ben bunlara
çatmayayım!” diyecek, yolunu değiştirmek zorunda
kalacak...
Bir miim nokta var; onu çok net olarak tesbit ettim ve müjde olarak size söylüyorum: Bu adamlar ' çok korkak!.. Fevkalâde korkak!... Çünkü, yaşamak
istiyorlar. Yasamak isteyen insan, korkak olur. Müslüman da olsa, korkak olur!.. Hayatlarından
başka bir amaçlan olmadığı İçin, çok korkaklar...
Onun İçin de, büyük çaplı kanli bir savaşı hiç birisi
istemiyor. Bunu bildikleri İçin, oturduklan yerlerden
burunları kanamadan, çeşitü entrikalarla, daimi
kan kaybına yol açacakmetodlarlabizleri yıpratmağa
çalışıyorlar.
Bilmiyorum duydunuz mu: Ispanya’daki boğa
güreşlerinde, boğa İslâm’ı sembolize edermiş...
latadorlarm, onu yaralayıp kanim akıta akıta,
sonunda burnundan soluyarak çökmesini sağlayan
oyunları da, İslâm’a karşı yapılan çeşitü tedbirleri
sembolize edermiş... Hakikaten bir konuşmacının
konuşmasından hatırlayacaksınız: —Agâh Oktay
Bey söylemişti. Ben bu kitaba zaten yıllar önceden
makalelerimde dikkatinizi çekmiştim.— Papalık,
müslümanlarla çarpışmak İçin, ticaret yollarım
vurmak ve ekonomilerini çökertmek tedbirini dahi koyuyor. Yâni, “Bunları çökertmek İçin, ticaretlerine
İmkân vermeyelim, yollanmkeselim,Rodos’ualalmr,
gemiler rahat gidemesin, ticaretleri engellensin,
kazançları olmasm!..” diye.
Onun İçin ben dergilerimizde acizâne, nâçizâne
bir kampanya açtım; “Hasımlanmizm hiç bir malını
almayın!” diye. Yâni, onlann malını almadığınız
zaman ölecek misiniz?.. Aç mi kalacaksımz, açıkta
mi kalacaksınız?.. Kendi kendine yeterli, her türlü
İmkâna sahib olan, nadir ülkelerdenbiriyiz. Suyumuz
yeter, gıdamız yeter, her şeyimiz yetebilir. Kafiyyen
sizin olmayan mail, başkasının malim almaym!..
Başkasının malını almak, ona bahşişte bulunmak
demektir. Kan vermek demektir, can vermek
demektir, kuvvet vermek demektir... Ne arabasını
alin, ne başka bir şeyini alin; kendiniz yapm!..
Kendimiz bir araya gelelim, parçalarım toplayalım;
meselâ, İSPAmarkabirarabayapahm...Ama,onlann
hiç bir şeyini almayalım!..
Ne radyosunu alin, ne saatini alin, ne otomobilini
alin, ne gıdasını alm, ne kumaşını alin; hiç bir şeyini
almaym!.. Zaten, ekonomik bakımdan çıkmaz
içindeler; etraftan borç arayıp duruyorlar. Avrupa’nın ekonomileri en sağlam ülkeleri, sarsıntı İçinde...
İslâm Alemi, onlardan alışveriş yapmamakla bile onlan çökertebilir. Bu noktamn üzerine tekrar donelim. Hayatınızda prensibiniz olsun: Aldığınız
mal, bir müslüman kardeşinizin mail olsun; bir muslUmanm ürettiği mal olsun! Yurt İçinde veya
yurt dışında, kat’iyyen başkasının malim almaym!..
Kafiyyen, evinizin İçine lüzumsuz eşya
doldurmayın!.. Kafiyyen, milyonlan ıvır-zıvıra
yatırmayın; işe yarayan şeye yatırm!..
Bir savaş olduğu zaman, evinizi bırakıp
gideceksiniz. Bakin, ،،üzerindeki güvelenmesin diye dökülmüş ilaçlan duran çarşaflan, biz açtık.” diyor Yugoslavya’dan gelenkardeşlerimiz; olaylara katılan,
gören kardeşlerimiz... Yâni evi, hiç bir şeyini
alamadan, bırakıp gitmek zorunda kalıyor, o halde
yükte hafif, pahada ağır olacaksımz ve kötü şartlarda
işinize yarayan şeyleri alacaksimz.
Boykot yapmak, malını almamak, ticaret
yapmamak; bu fevkalâde önemli... Bunu açıkça da söylersiniz: ،،Ey Fransa, madem ki sen Ermenistan’ı destekliyorsun; bundan sonra senden hiç bir şey almıyorum!.. Gelip yalvanncayakadar, pabucumun
altını yalaymcaya kadar, senden bir şey almayacağım!..” diyebilirsiniz. ،،Ey Almanya, bundan
sonra senin hiç bir şeyini kullanmayacağım!..” diyebilirsiniz, o malin alternatifini ararsınız.
Müslümana muzır olmayan bir başka mail özellikle alırsimz.
Biz yıllar önce dergilerimizde, bazı deterjan
markalan üzerinde bunun denemesini yaptık;hiçde
o deterjan firmasından maddi menfaat istemeden...
Hattâ o şahıs, belki bunu bilmez bile; bizim ona yaptığımıziyiliğinfarkındabile değildir. ،،Şumarkayı
kullamn!” dedik. Bana mektuplar geliyor, İÇİ şişkin
zarflargeliyor; meselenin şuurundan haberdar değil...
Yok efendim, çamaşm iyi yıkamıyormuş da, şöyle
oluyormuş da, böyle oluyormuş da.. ،،Niye bizi buna
alıştırıyorsunuz?” vs. Yâni milletin, bu İşin
öneminden haberi yok!..
Kat’iyyenmüsliiman olmayanın malini almayın!..
Eğer o sahada müslümanm mail yoksa, onun
üretimine geçin!., la meselâ bir ISPA damgası
yazilsin, o kullanılsın...'
Sonra, dost ve müttefik bulma ve arama
çalışmalarım, mutlaka sür’atle yapıp tahakkuk
ettirmek zorundayız. Bu çok önemli bir noktadır.
Dikkat edilirse bizim Türkiye İçinde bile ittifak hasıl
olmamıştır; olanlar da dağılmıştır. Müslümanlar
parça parçadır, rakib rakibdir, grup gruptur, hasım
hasımdır... Gıybetçidir, iftiracıdır, dedikoducudur;
İslâm ahlakına yakışmayan durumdadır... Liderleri
komplekslidirvemeselelerin. şuurundan habersizdir.
Onun İçin mutlaka, müslümanlarm ittibasmda bile bir sorumluluk taşıması lâzım!.. Yâni, ittibaya ehil olmayan, salih ve uygun olmayan bir kimseye ittiba
etmek, ona omuz vermek, vebaldir.
من كثر سواد قوم فهو منهم ( حادلأراموزا يث :٤/١٤٤ )
ÇMen hessera seoade hanin oe hiiue TÜı)
Kim uygun olmayan bir grubun İçinde yer alıyorsa,
onlardan sayihr. Onlannhesabınayazıhr gider. Onun
İçin kat’iyyen; ' - '
■ طاعةلمخلوقلا فى معصية لخالق
حاديثلا (راموزا٩١٨٤ )
La taate lirnahlvin p, ma’sıyetil hai,١ ü’a isyanda hiç bir mahlûka, daha yukarıdaki başaitaat
edilmez. Allah’a isyanda kula itaat, çok büyük
rezalettir, kepâzeliktir, İslâm’a yakışmayan bir şeydir. Enfaziletli cihad, zalim yöneticinin—amirin,
idarecininin, sultanin, melikin—karşısında hak sözü söylemektir. Eğer Saddam’m etrafında, onu destekleyen şuursuzlar olmasaydı; Saddam Irak’a bu kadar zarar veremezdi!.. Eğer falanca ülkede,
filânca lede an’anevi, mânâsız,budalacabağhhklar
olmasaydı; İslâm Alemi, böyle kepâze duruma
düşmezdi... Perakende duruma gelmezdi.
Onuniçinmutlaka, tabam birleştirmeğe çalışmak
lâzım... Mutlaka, yurt içinden ve yurt dışından,
samimi, takva ile müzeyyen, ahlâkı hamide sahibi
insanlarla bütünleşmek lâzım!.. Biz bunu —itiraf
ediyorum— hiç yapamadık... Yani, hudutlarımızın
dışındakikardeşlerimizlebütünleşmeolmadı.İçerde ' yapamadık ki, dışarda yapılsm...
Bence Irak’m problemlerinin çözülmesi, Türkiye
ile birleşmesiydi. Kral Faysal ve Nuri Said Paşa
zamanında,Menderes’le bu düşünülmüştü. Amaher
iki taraf da, ihtilâlle bertaraf edildi. Bu şeyi düşündükleriiçm, heriki taraf daboyle cezalandırıldı.
Onlan devirenler de hayır görmediler... Ama, en iyi çare eskiden olduğu gibi Irak’m Türkiye ile
birleşmesiydi ;Şimdi ben bunu yine söylüyorum, — belki bazılan, iudak bükecekler ama— problemin
çözümü bund n başka bir şey değildir.
Niçin Hafi ( e!-Esed’e ittiba ediyor Suriyeliler;
yaptıkları ortadayken?.. Niçin Saddarria itaat ediyor
İraklılar?.. Niçin falanca ahali, filânca ahali, falanca
nâehil yöneticiye körükörüne, tapar casma, itirazsiz
bağlı; Allah’aitaatten daha öne getiriyor, onaitaati?..
Niye onu putlaştırıyor?..
Bizim aleyhimizde yazı yazanlar, çizenler; İşte putlaştırmaktan, şirkten, vs.den bahsederler... Ama
hiç bu konudan bahsetmezler. Asil fiilen İslâm
Alemi’ni parçalayan nokta budur; buna hiç bir şey yapmazlar. Biz, insanlan nefis terbiyesine, tezkiye-i
nefse, ma’rifetullaha götürmeğe çalışıyoruz; talebenin
bize muhabbetini şirk diye tahribetmeye çakşırlar...
Yapacaksan sen, asil git ötekilerle uğraş!..
. Uçüncüsü: Düşmam parçalama çahşmalanm
mutlaka yapmak lâzım!.: Bu, büyük bir politika
İşidir. Tabii, müstakil politika güdebilecek
politikacılann, siyasetçilerin İşidir. Düşmanın ana vasfi, birleşmektir. Peygamber Efendimiz, hadis-i
şerifinde bildiriyor: ،،Beni Asfar’m güzel bir t akim
■vasıflan var dır. Onlarittifak ederler, şöyle yaparlar,
böyle 1 yaparlar; icabmda meliklerini bile te’dib ederler.” diye Efendimiz, onlann bu vasıflanna bir hadisi şerifinde İşaret ediyor.
Şimdi onlann tarih boyunca bizlerle yaptığı
savaşlar, hep ittifakla, bir araya gelerek yapılmış
savaşlardır. Onlar, kuvvetli düşmanın karşısında,
birleşmeyi daimâ yapmışlardır. Ama, ehl-i tevhid
olanmüslümanlar,kat’iyyen bu güzel şeyi yapmıyor.
Yâni, birlik ve beraberi değil de, bölünme İçinde...
Zaten bölünmüşüz, bir Türkiye kalmış; Türkiye’yi de bölüp —hattâ müslUman olan bazı kimseler— ،،Bir de Kürdistan olsun, bir de bilmem ne olsun...” diye düşünebiliyorlar, bunu ideal edinebiliyorlar. Daha
başka şeyler düşünebiliyorlar, o halde, biz birliği
sağlamağa çalışacağız, müşterek noktalar bulmağa
çalışacağız... Karşı tarafın birliğini parçalayıcı bir t akim tedbirleri komisyonlar, politikacılar
düşünsünler, taşınsınlar, çarelerini bulsunlar.
Tabii, bizim en büyük kusurumuz, İrşad, tebliğve
İşbirliği çalışmalarını ihmal etmemizdir!..
Osmanh’nm da en büyük kusuru budur. Sulhiçinde
insanlan yaşatmak önemli değildir... Hele Yıldırım
Bayezid’in, kendisinin karşısında hayranlık duyan
esirlerine Gidin! Gene bana gelin, çarpışın!..” demesi
de, bence hüner değildir gibi geldi. Bunlar nefsâni
işlerdir. Mühim olan, onlara, ،،Biz sizinle herhangi
bir zaferiçin çarpışmadık; zafeHahveriyor.Miihim
olan, doğru yola gelmenizdir. Ben sizden dilerim ki, Allah’ınkuluolasınız;ahiretteebedîsaadete eresiniz.
Benim İçinmühim olan odur.” diyebilmeliydi. Yâni
mücahid komutan, cihadm maksadmm insanlara
hakki götürmek olduğunu, söyleyebihneliydive onlar
burdan ülkelerine müsluman gidebilmeliydiler...
OsmanlI bunu yapmadığı İçin ve içindeki
gayrimüslimlerin teslisini bile kafalarından silecek
çalışmalar yapmadığı İçin, onun cezasını çekiyor...
Bubirilâhîcezadır.Yânitebliğveirşad çalışmalarını vaktinde yapmadığı İçin, kendi İçinde beslediği
insanlann hıyanetine uğradı.
Güzel güzel anlatırlardı, biraz da teşvik ederlerdi,
mükâfat verirlerdi ve gönül hoşluğu ile müslüman
olmalan sağlanabilirdi.
لا اكراه فى الدين (البقرة:٦٥٢ )
Lâ ikrâhefid dîn) Evet, “Dinde zorlama yoktur!” amma, teşvikvardır...Çocuğunuz güzelbirşeyyaptığı
zaman, “Aferin!” demek vardır... İşçiniz başarı
kazandığı zaman, mükâfat vermek vardır... Anket
güzel doldurulduğu zaman, sürpriz birhediyevermek
vardır... Bunlar güzel şeylerdir. Bunlaryapılmahydı.
Ben bunlann iyi yapılmadığı kanaatindeyim.
Savaşm olmaması İçin savaş başlığı altmda,
savaşm olmamasına gayret babı İçinde, sivil savunmaya ve askeri teşkilatların tecrübelerinden
faydalanmayaonem vermeliyiz.Buhusustaherkesin
kendi mıntıkasındaki mekanizmayı öğrenmesini,
ilgili şahıslarla tanışmasını temenni ediyorum.
Çünkü,bugürültüpatırtıkoptuğu zaman,buişlerin
artık öğrenilme imkânı da kalmaz. Şimdiden sivil savunmacı görevli kimdir, askeri tedbirler nedir?..
Bir bölgenin savunması nasıl olur?.. Düşman gelirse,
sivil halkın ne yapması lâzım gelir?.. Kendimiz nasıl
organize olabiliriz?.. Nerelere çekilebiliriz?..
Nerelerde savunabiliriz?.-Bunlanduünmeklâzım!..
Müsliimanlar mutlaka, sığmaklar ve emniyetli
sığınma bölgeleri düşünmeli... Her bölge İçin, burda
otur anher kardeşimiz kendi mmtıkasıiçiıı,،،Düşman
nereden gelebilir? Kendileri nereye sığınabilir?” diye düşünmeli...
Yugoslavya’daki mücahidler diyarlarmış ki: “Ah, bizim evlatlarımızı emniyetiçinde bırakabileceğimiz
bir yerimiz olsa, ne kadar güzel çarpışırdık!..” Bu olmadığı İçin, mücahidbir hafta çarpışıyormuş; ondan
sonra evine gidiyormuş, çoluk çocuğunun açlığıyla,
problemyle uğraşıyormuş. Ondan sonra, tekrar gelip
çarpışıyormuş... Yani, bu işlerin mutlaka önceden
düzenlenmesi lâzım!..
Alet, araç, gereç ve silahların mutlaka
hazırlanması lâzım!.. Evde bir müzik setinin olması
yerine, bu gibi durumda kullanılabilecek bir şeyin
olması çok daha önemlidir. Silahlanma da sivil çerçeve İçinde, mümkün olduğu kadar yapılmalıdır.
Av tüfeği mi olur, ruhsatlı hangi şekilde olursa...
Mümkün olan yüksek seviyede mermi vs. deposu da yapdmahdır.
Tabii burdakonuşmacılar, çokacıbirşeysoylediler;
yüreğime hançer gibi saplandı. Hâlâ kafamda ve yüreğimde saplantı duruyor. Diyor ki: ،،Gelişmiş
silahlara sahib-müstevliler, gelişmemiş ülkelerde ne kadar zulümler yaptılar?!.. Ateşli silahlara sahib
olanlar, nasıl karşılarmdakileri mağlub ettiler?!..” Evet, bu boyledir. Avrupa’dan 1490 kusurda—ondan
daha önce müslümanlar gitmiş ama; isbat edilmiş
bir şey— Amerika’ya oluk oluk hapis kaçkını, ip kaçkını, kazık kaçkını insanlar gidince; orda
Kızılderililer’!, tnkalâr’1, Aztekler’i nasıl
mahvettiler?!.. Medeniyetlerini nasıl yıktılar;
zenginliklerini, servetlerini nasıl ahp getirdiler?..
Ingilizler ve Avrupahlar Avustralya’yı bulduğu
٠ zaman, Aborjin denilen yerli ahaliyi nasıl katliama
uğrattılar?!.. Afrikalıların sömürgeciler tarafından
nasıl öldürüldüklerini, nasıl köle olarak
kullamldıklanm biliyoruz. ’
Onun İçin milletçe ve devletçe, askerce ve sivil olarak, silahm mutlaka en mükemmelini yapacak - durumda olmamız lâzım!.. Ben, her şeyin bırakılıp, en mükemmel silah yapma çalışması İçine, milletçe
girilmesi gerektiği kanaatindeyim...Büyük stokların
hazırlanması gerektiği kanaatindeyim... Belki
batıklarda olmayan mükemmellikte —çok masraf
istese dahi—silahların aramp bulunması, yapılması;
mevcudsilahlann özeleri yanyanakonulup,onlan
aşacak özellikte silahlar yapılması gerektiği
kanaatindeyim... . I
Onun menzili 1,5 km ise, bizimki 2 km olmalı...
Onun menzili havaya doğru şu kadarfeetise,bizimki
daha fazla olmak... Meselâ, Mevlüt Bey dedi ki: “Kaleşinkov’unmermisi şu İŞİ yapıyor ama, —bir şey adi söyledi, Kalekov mu dedi, ne dedi— Kalekov
mermisi ondan çok daha hafif...” Bu güzel, ağırlık
tasarrufu vs. var. ،،Ama tahribatı çok daha büyük؛..” dedi, insan aradığı zaman en güzelini bulabilmeli...
Benbiliyorumki, nükleer güce s ahib değiliz. Belki
sahihsek bile, onu bir bomba yapacak duruma
getirmiş değiliz. Yapmışsk bile, deneyle denemiş
değiliz galiba... Sanıyorum, buna firsat verilmedi
emperyalist güçler tarafından!.. Ama biz konvansiyonel silahlarla çok mükemmel techiz
olunursak; onlar ölümden korktukları İçin, biz onlan
yeneriz.
Meselâ, Bosna-Herseğe bir silah yardımı
yapılabilse, Sırpları Macar hududuna kadar
sürerler!.. Çünkü, onlar olümdenkorkuyor; bizimkiler
ölüme can atıyor. Yâni, şehid olmağa gidiyor. Ben kaç tane gencin sorusuna muhatab oldum; geliyor,
،،Hocam, müsaade edin, Bosna-Herseğe gideyim!” diyor... Veya şuraya, buraya gideyim diyor.
Muhterem kardeşlerim! Bize milletçe, milli
eğitimde öyle afyonlu şeyler yutturulmuş ki, biz herkesi dost sanmışız!.. Dünya politikasındaki en son değişme ve gelişmelerde de, Rusya’yı uslandı ve dağıldı sandık... 0 da bir yanlış görüntü ve yanlış
algılama ve izlenim, yanlış teşhis... Rusya,
Afganistan’da bir savaşm darbesini yedi. Kendi
sisteminin çıkmazlan İçinde bocaladı. Kendisine yük olan safralan attı...Ama,kendi hashudutlaniçinde,
daha kuvvetli olmanın çahşmasım yapıyor ve etrafındaki hristiyan ülkelerle dostluk bağlan
kurarak, müttefiklerle bütünleşerek, daha iyi kenetlenerek kuvvetleniyor. Bu bizim İçin yine ayni tehlikedir. Yugoslavya’da çektiğimiz Rusya’dan...
Bulgaristan’daki katliamlann arkasında da yine Ruslar vardı. Bugün Kafkasya’daki katliamın
arkasında da yine onlar var dır.
Ben Ermenilerle mücadeleyi, bir nimet olarak
görmüştüm, ilk başladığı zaman... ،،Bu fırsattan
istifade ederiz, Nahcivan ile büyük Azerbaycan
arasındaki koridoru alırız; boylece direkt bir bağlantımız olur.” diye düşünüyordum. Bu yapılamadı. Bence burda çok karagözlü olup, bu İŞİ başarmak lâzımdı. Nasıl olsa savaşı onlar başlattı diye; orda onlann canlarına okumak, ciğerlerini
sökmek lâzımdı. Fakat, taktik ve strateji olmadığı
İçin, bu sağlanamadı orda...
ikinci bir koridor, Gürcistan’ın kuzeyinde,
Dağıstan’ın güneyindeki vadidir. Bu Hocamız’m vatani olan Şeki’den Bakü’ye kadar uzanır. Bu da Gürcülerin ve Ermeniler’inkontrolündeoldugundan,
bundan da istifade mümkün değil... Yâni, Sarp smır
kapısından Batum’a, ordan doğuya yönelerek,
dağlann arasında nisbeten mevcud olan bir geçitten
faydalanarak, Bakü’ye kadar gidebilirsiniz. Bu da tesâhüb edilemedi. -
Ayrıca bunun kuzeyinde Osetya’dan,
Çeçeııistan’dan geçen, Batum’un kuzeyindeki Söçi vs. limanlar ile Hazar Denizi kıyısmdaki Mohaçkale
tarafmı bağlayan bir başkakoridorvaLOkoridoru
da Rusya, iki taraftan kırpmak ve kesmek istiyor, o da tabii, Birleşik Devletler Topluluğu İçine alınmış
bir arazi olduğu İçin, ordan koparmak zordur ama;
stratejik olarak, bu kanalların açılmasından başka
çare yoktur.
Ben Muzaffer Beyin, Çin elçisinin söylediği sözü doğru anlamadığına kani oldum. Çin elçisinin,
“Yakında komşu olacağız!” demesi; “Siz Türkistan’a kadar geleceksiniz, boylece hemhudut olacağız.” anlamına geliyor. Tabii, korkuyor. Çin yönetimi,
“Türkiye’nin Çin hududuna kadar gelmesi; Çin’in içindeki Türkler’e de müsbet tesir eder.” diye korkusundan; Çin Türkistani’ndaki, Sinkiang
eyaletindeki nüfus kesafetini kendi lehine değiştirme
çahşması yapıyor.
Şimdi bizim tabii, mü’min kardeşlerle
bütünleşmemiz gerekirken, bütünleşeceğimiz en kolay malzeme, Azerbaycan ve Orta Asya’daki has müslümanlardır. Çok temiz müslümanlardır,
bozulmayanlan vardır. Tabii obabalann, o dedelerin
evlatlan kısa zamanda ıslah olurlar. Bizim, onlarla
bütünleşmenin çaresini ■ bulmamız gerekirdi;
yapılmamıştır. ٠
Her ne pahasına olursa olsun, îran’ı halletmek
zorundayız. Iran, bizim Pakistan’la bütünleşmemizi,
Afganistan’labütünleşmemizi,Güneydoğu Asya’daki 350 milyonmüslümanlabütünleşmemizi sağlayacak
yol üzerinde, bir koca taştır. Büyük bir manidir.
Bununeyapıpyaprp,şurdan girerek,burdan girerek;
،،Onların İçin e 240 dan fazla Türk ırkından insan
var... Bir ta, i siniler var... Şiilerin İçinde de imam Hum mî dolayısıyla fikirlerinde, tarihi
kanaatlerinde biraz değişme olanlarvar...”filândeyip
halletmemiz lâzım...
Yani, Yunanistan’la dostluğu düşlüyorsunuz,
Avrupadevletleriyle dostluğu düşlüyorsuz..٠Onlar
şirk içerisinde değıl mi?.. Onlar küfrün içerisinde
değil mi?
لقد كفر الذين قالوا إن الله ثاك ثةلاث (المائدة-٣٧ ) -
لقدكفر ا لذ ين قا لو إن السه هو المسيح ا بن مريم
(المائد ة-٢٧)
٢Lehadhefe,rellezrnekaXûmnaUah£sâtisüselâseh١ veya (bebesünümeryemHiyeninsanlar kâfir
değil mi?.. Onlarla ittifakı düşlüyor, İran’la düşünmüyor... İran’la bütünleşmeyelim diye,
kıyametler kopartılıyor, provakasyonlar yapılıyor...
İran’la ne yapıp yapıp, o hudutların serbest çalışmasını, geliş gidişin sağlanmasını, önemli bir olay olarak görüyorum. Mutlaka, bu hususta da çalışmalar yapmak gerektiğine kaniim. '
Askerler derler ki, ،،En iyi müdafaa, hücumdur!” Biz böyle, ،،Gelsinler bakalım, nasıl savunacağız!” diye düşünmek gibi pasif bir duygu İçinde olacağımıza, elimize silahı aldığımız zaman, ‘Yâ
Allah؛” diye nerelere saldırabileceğimizi de düşünmeliyiz.
Diyorlar ki, “Trakya dümdüz bir arazidir. İşte Rus tanklan, ordan kalkarburayakadar gelirse şuolur...
Suriye’nin tanklan bilmem şurda şöyle yaparsa;
şöyle olur, böyle olur...” Niye sen onun gelmesini
bekliyorsun?.. Sen git! Tabii hudutları sen tut!..
Çaresini sen düşün!.. Onun İçin böyle stratejilerin,
planlann, önemli yerlerin tesbitini; harb olmadan
önceki çok önemli faaliyetler olarak görüyorum.
Yugoslavya’nın, Kafkasya’nın, elimizde bir Türkçe
haritası yoktur; utanç verici bir durumdur!.. Bir araştırma enstitümüz yoktur. Dış Türklerle ilgili
kurduğumuz enstitülerin mutlaka çalışır hale gelmesi lâzım!..Ayncabir de savaş stratejisi enstitüsü
kurmamız lâzım!.. Stratejik araştırmalar enstitüsü
kurmamız lâzım!.. Haritalar, çeşitli şeyler orda bulunmalı...
Hangi şehrin nerde olduğunu bilmiyoruz. Meselâ
Karayina bölgesinde, Hırvatlar Sırplar’a hücum
etmiş... Haritaya bakmca, “Haaa, normal! Zaten
şimdiye kadar durdukları kabahat bu aptalların!” dedim. Karayinabolgesi, Venedige yakm taraf; yâni,
Bosna-Hersegin batışında... Hırvat Sırp’ı, orada
İçinde barmdmrsa, ahmakların ahmağı olur. Madem
ayn birdevletkurmakistiyor; elbette, herne pahasına
olursa olsun, oraya saldıracak. Çünkü orası batısı...
Ortada Bosna-Hersek var. Doğuda Sırp var, batida
yine Sırp var. öyle şey olur mu?.. Tabii, Hırvat buna
razı olmayacak; saldıracak her ne pahasına olursa
olsun... ' ٠ :
Harita yok, düşünce yok, bilgi yok, görgü yok, çalışına yok, enstitü yok, tahlil yok, ta’kibyok, nüfus
sayımı yok... Oradan dost yok, tamdık yok, bildik
'■yok... Tabii, böyle gaflet, böyle tembellikler, böyle
ataletler, böyle cahillikler olunca, bir şey olmuyor.
Tabii, tıbbî tedbirlerin, hastanelerin, vs.nin ' düşünülmesi lâzım!.. Savaştan once bir kere, savaş
korkusunuyenmesini öğretmemiz lâzım halfamıza!..
Çünkü savaş bizim İçin, iki güzellikten birisine
kavuşma vasıtasıdır.İki yolun da sonucennete gider.
Birincisi: Şehid olmaktır; şehidlik en yüksek
mertebedir. İkincisi: Gazi olmaktır; zafer kazanıp,
İslâm’ın bir adim daha ileri götürmektir.Obakımdan,
bizim bir kere savaşla ilgili soğuk duygularımızın
mutlaka İzâle edilmesi ve müslümanlarm savaş
konusunda, cihad konusunda, şehadet konusunda
mutlaka isteklendirilmesi lâzım... Neyin sevab
olduğunu, neyin günah olduğunu mutlaka onlara
öğretmek lâzım!.. Bu bir. . ■ :٠٠■
!kincisi bence, savaş savaştan önce kazamhyor
veya kaybediliyor gibi... Yânı, ben böyle düşündüm.
Kendi kendime ،،Bir vecize koyayım ortaya!” dedim,
aklima bu geldi: ،،Savaş, savaştan önceki
hazırlıklarla kazamhrveya kaybedilir.” önceden
iyi hazırlanmış olan kazanır; hazırlıksız
yakalanmışsa, —hazırlıksız yakalanana, ،،Baskın
tarzında yakalanmış.” deniliyor askeri bakımdan—
tabii cezasını çeker. Çünkü, hiç bir hazırlığı yok.
Bosna-Hersek’teki kardeşlerimizin ikmal yolu yok!.. Yardim alma İmkânları, Hırvatların
kontrolündeki bölgelerden geçiyor.Kendiiç hazırlığı
yok... Silâhını yapma imkânı yok... Böyle savaşa hiç hazırlanmamış, savaşı hiç düşünmemiş bir grup
insan... Allah yardımcıları olsun... inşallah
umulmadık bir yerden, Allah yardim eder.
ومن يتق الته يجعل له اًمخرج ويرزقه من حيث
لا يحتسب (I لالط ق ٢ - ٣)
ج٧٢ men yettaüe yedal Ih mahren re yerzukhil rain haysii la yahtesib) “Takva ehli olursa,
Allah ummadığı yerden tahmin edilmeyen bir lütuf
ihsan eder.” Allah takva sahibi eylesin...
Şunuçoknetolar ak görüyorum ki, savaşta niyetin
çok büyük önemi var, zafere de tesiri var. Sahabe
ordusu bile, sayısııun çokluğundan zafer kazandiğnı
sandığı zaman, hezimete uğradı. BaşmdaPeygamber
olan ordu bile, kendilerine (A’cebetkUm kesretiküm)
“Sayınızın sizi hayran bırakması” diye ayet-i kerime
ile bildirilen bir kusur İçine düştükleri İçin... ،،Kendi
sayınızın çokluğundan, zafer kazandığınızı
sanmanız.” demek oluyor. Demek ki, insan Allah
nzası İçin yapacak, sonucun Allah’tan olduğunu
bilecek... Zafer önemli değil. ٠
Eski mücahidler, “Bu düşmanla çarpışmayalım,
bunların adedi fazla!” diyenlere; “Hayır! Peygamber
Efendimiz bizi buraya, düşmanın çokluğunu veya
azlığını düşünsünler diye göndermedi; bizim
vazifemiz çarpışmaktır!.. Yeneriz veya yeniliriz...
Sonuçla ilgili mütalâa bizim İçin önemli değildir.
Mâdem ki buraya geldik, bunlarla çarpışmamız
emredildi.Ohaldeçarpışacağız!..”zihniyetinde idiler.
O bakımdan, bunlann güzel öğretilmesi lâzım
halkımıza... Halk bunu bilmiyor, biz de bilmiyoruz.
Ekseriyetle bilinmiyor.
Savaşı yapacak kimsenin kemâli çok önemli, fikri çok önemli... Kâmil insanlardan kâmil İşler çıkar.
Nâkıs insanlardan kâmil İş çıkıyor, güzel bircihad
da çıkmıyor, o bakımdan cihad edecek kimselerin, hiç olmazsa komutanlarının, başındaki insanlann
İnsan-ı kâmiller olması lâzım!.. Bunun başka çaresi
yok... İnsan-ı nâkıslar olursa, Afganistan’daki savaştan sonraki durum olur. Nâkıslardan büyük
zararlar gelir.
Sonra, gördüğümüz bir şeyvarki, eskiden savaşlar
cephede oluyorken ve ahali az zarar gorüyorken;
günümüze doğru yaklaştıkça yapılan savaşlarda,
askerden çoksivillerin öldüğünü; sivillerden zayiatm
%15-17’lerden%85’eçıktığımgörüyoruz.Asıl siviller
öldürülüyor. Çünkü, askerin elinde silah var. Adam
ölmek istemediği İçin, ona sataşmıyor; gidiyor öbür
taraftan çökertmeye çahşıyor... Arka taraftan
kuyusunukazarakmoralmançökertmekistiyorveya
desteğini kopartmak istiyor. -
o bakımdan, savaş sadece erkeklerin İŞİ değil; bu çok net olarak görülüyor. Çok net olarak görüyorum
ve dinleyen hamm kardeşlerimizin de olduğunu
bildiğimiçinbastırabastıra söylüyorum: Kadmlann
ve çocukların bile savaşa hazırlanması lâzım!..
Bizim hammlannuzm koşması bile yoktur. Savaş
olsabiryerdenbiryere gidemez bile!.. Tıkanır. Şurda merdivenlerden hızlı çıktığım zaman, ben bile tıkamyorum. İmamlığa geçtiğim zaman, ayetin
sonuna kadar nefesimle tamamlayamıyorum. Bu idmansizhkia olmaz.
Mevdûâî’nin askerleri, sabah namazından sonra
koşuyormuş... Sabah namazından sonra koşulmaz.
Her ؟؟y RasûlüHah’ın emrettiği zamanda yapılır.
Sطنز؛ namazından onra zikirvaktidir, zikiryapıhr.
Zikirden sonra koş٤ sn... öğleden önce koşarsın,
öğleden sonrakoşarsır ... ani, seninkoyduğun kaide,
RasûlüHah’ın koyduğu kt lenin önüne geçmemeli!..
Ama, kadınımız da nefesin n açılması İçin, kilosunun
atılması İçin, koşabilmesi İçin, şununiçinbununiçin
yetiştirilmeli... Evde hami أ hanim duruyor ama,
şimdi artıkkarate, tekvando, yafan savunma sporlan
dahil hepsini öğrenme٦i... Yamnda bir silahı
bulunmak, şûrasında (sağ ayak bileğinin üstünü, dış kısmını göstererek) bir pıçağı bulunmak... Bir pışpışlar var şimdi, pis diye püskürttüğün zaman,
karşı tarafı bayıltıyormuş; onlardan bulunmak...
Ama mutlaka silahlı olmak...
Bir şey daha öğrendim bu konuşmalardan; zaten
biliyordum ama karanm kesinleşti: Düşmana teslim
olmak olmuyor; ■ çünkü, onlarm ahde vefası yok!٠. Tarihte de boyleydi. Meselâ bir kaleyi teslim almak
İçin otururlar, anlaşırlar: ،،Tamam, kadınlara
çocuklara dokunmayacağız. Kaleyi teslim edin!
Mücahidler çıksın! Elinde alabileceği kadar şeyler
alsm...” derler... Avusturya ile böyle anlaşmalar yapılmıştır, Osmanh-Avusturya savaşlannda...
Kaleyi teslim aldiklan zaman; kadm, çocuk, erkek,
küçük, büyük hepsini öldürmüşlerdir. Onlann ahde
vefası yoktur.
Haçlılar Anadolu’ya, Kudüs’e sefer yaptıkları
zaman fethettikleri her kalede; kadın, çoluk çocuk,
ihtiyar... hepsini öldürmüşlerdir. Çünkü onlann ana zihniyetini Kur’an-1 Kerim bize bildiriyor ama, biz Kur’an-ı Kerimi bilmiyoruz.
ذلك يأنهم قالو ليس علين في ميينلأ ا سييل (آلعمران-٥٧)
٢ZalihebieTuıeh,ümkalûleyseale?۶nâfiUmmiy:/îne
sebil) Yâni, kendilerinden olmayanlara her şey yapabilecekleri kanaatinde adamlar... Halbuki bizde,
papaza dokunulmayacak, savaşmayan kimseye
dokunulmayacak, arazi tahrib edilmeyecek, şu yapılmayacak, bu yapılmayacak... insanhk var, medeniyet var. Onlarda kalleşlik kanun, kaide...
Şimdi, çifte standart diye aylardır, yıllardır
gazetelerde tenkid edilen şeylerin de asimi, —Allah
razı olsun— Ahmed kardeşimizin konferansından
öğrenmiş oldum. Adamlar bir kere, devletler
hukukunu kendi aralannda hukuk olarak kabul
edip, ötekibarbarlara şamil saymadıklaniçin, elbette
çifte standart prensipleri bu adamlann... Elbette
sana, kendi aralannda uyguladıkları ahkâmı
uygulamayacaklar! Ne diye şikâyet edip
duruyorsun?.. Sen de yap karşılığını, sen de tedbirini
ona göre koy!..
Bunlann ana prensipleri çifte standarttır... Ana prensipleri ahde vefasızlıktır... Hiç bir sözlerine
güvenilmez!.. Ve biliyorsunuz, ،‘Benî Asfarim gadri” diye Antakya’daki “Mehame-iAhöra” (Büyük Savaş),
onlarrn gadriyle alâkalı olacak. Dost görünecekler,
müttefik görünecekler; ondan sonra hıyanet
edecekler!.. Bu kalleşlik, onlann tarihî kafa
yapılannda, ahlâklanmn İçinde vardır. Ona göre davranacism ،،Gururdan dost, domuzdan post olmaz!” demiş dedelerimiz;tecrübeyedayahbir söz...
Onlann bu özelliğini iyi bilmemiz lâzım! Bu bilinmeyince olmuyor.
Onun İçin, kadmlann da teslim olması yoktur. Kadınlan öldürmek yasak! Yâni, düşmanın eline
geçmesin diye, bizim bir kurşun sıkmamız olmuyor.
Onlann eline düşmesi de olmuyor, o zaman bir tek çare kalıyor: Kadmlann da canını verinceye kadar
çarpışması!.. Bunun İçin de, yetişmesi lâzım!.. Kadm
da mücahide olacak. Kadm da şimdi, oturacak
kalkacak, kendisini savunmasını ve ölünceye kadar,
son nefesini verinceye kadar mücadele etmesini
öğrenecek. Çocuklar da öğrenecek. Büluğ çağma
ermiş çocuk da ne yapacağım, nasıl davranacağım
bilecek... Bunlan öğretmek zorundayız. Bedenen
yetiştireceğiz. Bedenen kabiliyetli olacaklar, fikren
cesur olacaklar.
Bizim tip ilmine mensub kardeşlerimiz kurslar
açmışlar; hanımlardan rağbet az olmuş.
Öğrenecekler!.. Gidecekler; hastabakıcılık mi, ameliyat mi, pansuman mi, İğne yapmak mi, şunu
mu,bunumu...neyse çeşitlimeslekleri öğrenecekler!..
Başka çaresi yoktur. Silah kullanmayı da öğrenecekler!.. Silahı görünce, silah patladığı zaman,
“Ay, kulaklarim!” deyip, silahı yere atmayacak...
Silah bir de yerde patlayıp, kendisini
yaralamayacak... Alışkın olacak. Başka çaresi yok...
Bir de muhterem kardeşlerim, dervişliğin çeşitli
şekillerde tarif edilebileceğini düşünüyorum.
Dervişlik, ölüme hazırhkh olma mesleğidir, insan,
her an ölebilir; 0 halde ölüme hazırlıklı olmahdır. Bir de ölen insanların çeşitli ölüm durumlarına
bakıyorum da, ölümün çeşitleri var... Allah bize,
güzel bir ölümle ölmeyi nasib etsin... Nasıl olsa öleceğiz, bir defa öleceğiz. Allah, bu ölümün güzel bir tarzda olmasım nasib etsin... ölümden korkmakla,
kaçmakla, titremekle ölüm de geriye gitmiyor, o halde ölümün şekli şemaili çok önemlidir, insan,
düşmana eğilmeden, düşmana taviz vermeden,
düşmanmöniinde zelil olmadan,düşmanın kendisini
hor etmesine firsat vermeden, zamanı geldiğinde
güzel bir ölümle ölmeyi de bilmelidir. '
Elin olun bakıyorum şu anarşist kızlara filân;
“Ya bunlara kim öğretti bunları?..” diye hayret
ediyorum. Polisle, askerle çatışmaya giriyor.: “Şu anarşist, ölüolarak ele geçti.” deniliyor. Kız, dairede
kıstırılmış; teslim olmuyor, çarpışıyor. Bu önemli bir husus...
Burdan döndükten sonra ne olacak?.. Burdan
döndükten sonra, gittiğiniz yerde —nerede
oturuyorsanız, ne İş yapıyorsanız— savaşa her yönüyle hazırlanacaksınız: -
.1. ،،Bir savaş olmaması İçin gayret!” faaliyetleri
İçine bütün gücünüzle gireceksiniz.
2. “Eğer savaş olursa...” ihtimaline karşı en iyi bir şekilde hazırlanacaksınız. Tabii, hazırlıklı olmanın
en başında, Allah’mhuzurunaçıktığı zaman,mahcub
olmayacakbir durumda olmak ve hertürlü günahtan
kesilip, tevbe edip, Allah’ın yoluna girmek; teybe-i nasuh ile tevbe edip, Allah’ın yoluna girmek geliyor.
3. Gittiğiniz yerde çalışacaksınız. Bir köy bile olsa, mutlaka bir derneğiniz olacak, bir düzeniniz olacak
ve bu meseleleri konuşacaksınız, düşüneceksiniz...
Hepinize görev düşüyor. Bu bir büyük yüktür, sosyal
yüktür, ümmetin yüküdür, İnsanlığın yüküdür,
faziletin yüküdür, Allah’ın yüklediği bir yüktür. Bu yükten hepiniz bir parça sırtlayacaksınız ve çalışacaksınız gittiğiniz yerde... . .
Mutlaka derneğiniz olacak, vakfa katılnmz
olacak; mutlaka sosyal çalışmaları yapacaksınız,
mutlaka kültürel çalışmalanyapacaksımz...Mutlaka
dergilerimizi okuyacaksınız, okutacaksınız,
yayacaksınız... Mutlaka dergilerde söylediğimiz
çalışmaları yapacaksınız... Yâni burdan, “Tatil bitti,
çalışmaya gidiyoruz!” diye düşünüyorum.
Allah hepinizden razı olsun...
SORU:
Bosna’ya gitmek istiyoruz, uygun görürmüsünüz?
CEVAP:
Ben, bizimkardeşlerimizinBosna’ya gittiği zaman,
çok büyük fayda sağladıklarım sanmıyorum.
Afganistan’a gittikleri zaman da büyük ölçüde
öyleydi. Umumiyetle onlara yük oluyorlar. Çünkü,
dillerinibilmezler,arazilerini bilmezler...Ama, moral
veriyorlar. Yâni, onlar Türklerı seriyorlar; Türklerın
oraya gelmesindenmoral buluyorlar. Tabii, bunlann
da onlara verecekleri bazı şeyler olabilir. Münasib durumda olanlar gidebilir. Ama, herkesin gitmesi
gerekmez. Çünkü, İslâm Alemi’nin her tarafında
savaş var, her yerde hizmet var... Tabii, en yakm
yerleri onceliklekollayıp, ondan sonrakiuzakyerlere
de yardim elini uzatmak lâzım!..
Hocaefendilerin ifadeleri beni fevkalâde titretti
ve heyecanlandır dr. “Batida, mağribdebirmüslüman
kadrn esir olsa, maşrıktaki bütün insanlann, cümle
cihan halkmm ellerinde ne kadar parası varsa verip,
ne yapıp yapıp o kadim kurtarmalan gerekir!.. Bunu
yapmadıkları takdirde, vebal altmda kalırlar,
sorumlu olurlar. Allah, onlan mes’ul tutar!” diye bildirildiğine göre, herkesin ona göre çalışması
lâzım!.. Elbette bütün gayreti gösterecek... ,
SORU:
Hazırlık İçin, ruhsatsız kaçak silah alabilir miyiz?
CEVAP:
Hayır, kaçak silah almaym! Her şey usûlüne uygun
olsun!.. Sivil savunma uzmanlarıyla tanışın!..
Askerlerle tanışın!.. Meselâ ben, Muzaffer özdağ’m konuşmalarından çok memnun oldum. Hocaefendi
gibi çıktı; hamd ile, senâ ile, son derece dindarâne
sözlerle konuşmasına başladı. Tanışmakta büyük
faydalar olduğu kanatindeyim. Çünkü, onlar bizleri
gerici olarak gorayor, çok ters bakıyor; biz de cephe
olarak onlan, vatanin menfaatlerini kollamasını
bilmeyen, görevlerini yapmayan insanlar olarak
görüyoruz. İşin asil bu... Hattâ onun İçin, Muzaffer
Bey diye başlayan bir soru yöneltmişlerdi burdan...
Biraz da böyle, ،،Askerler bu meseleleri biliyorlar mi? Bunlarla ilgileniyor mu?” gibi sitemli bir ifadesi de vardı. Birisi böyle bir soru da sormuştu.
Maalesef Türkiye’de askerlerle millet, zaman
zaman kârşıkarşıya gelmiştir, getirilmiştir. Milletin
askere kırgmlığıolmuştur; askerin milleteyanbakışı
olmuştur. Bunun bitmesi lâzım, bunun çözülmesi
lâzım... Çünkü, düşmanın elde ettiği faydalardan
birisi de, sizin bütünlüğünüzü parçalamaktır. Yâni,
siz parça parça parçalandığınız zaman; o, şıkır şıkır
oynayacak demektir, o bakımdan bu meseleleri
halletmeli...
SORU-.
Diğer cemaat ve liderler, İslâm aleyhine yaklaşan
bu tehlikelerin farkında değil mi?
CEVAP:
Samyorum gazeteleri okuyorsunuz. Bizim yıllardır
söylediğimiz şeyler, şimdi artık onlar tarafmdan da söyleniyor... Bir çok kimse, köşe yazan, “Birlik
beraberlik zamanıdır; tefrika zamam değildir!” diyorlar.
Birleşmeleriiçin bir güzelzemin...inşaallah ileriye
dönük olarak olur. Hepsi meselelerin yavaş yavaş
farkma vardılar. Taşın sert olduğunu, ateşin
yaktığını, suyun boğduğunu anlamaya başladılar.
SORU:
Bizim bu çalışmalarımızı, sözlerimizi ve hazırlıklarımızı hafife alanlar olduğunu; onlarla
karşılıklı konuştuğunu anlatıyor bir kardeşimiz.
CEVAP:
Muhterem kardeşlerim!.. Polisler, bir cinayeti bir parmak ucunun izinden tesbit edebiliyorlar... Bir saçın pıçağa yapışmış telinin mikroskopla
incelenmesinden; damlayan bir kanin tahlilinden,
bir delilden faili çıkartıyorlar... Yâni, bizim
müslümanlara hayret ediyorum ki, böyle küçük
delillerden bile, leb demeden leblebiyi anlamalan
lâzım gelirken; kulaklarının dibinde davul çalındığı
halde; gümbür gümbür olaylar üstüne geldiği halde,
hâlâ hafife almak; herhalde ağustos böceği zihniyeti
olsa gerek... Kışın anlayacaklar!.. 1
Allah, hakki göstersin, hakki işletsin... Rızasını
kazandırsın... Huzuruna sevdiği, razı olduğu kul olarak varmamızı nasib eylesin... Bihürmeti esrârı
suetil fatiha!..
(Prof. Dr. M. Es’ad COŞAN- 31.1.1993)
Sivil Savunma
II. BOLUM
SİVİL SAVUNMA
Saa e ilkyardım
GİRİŞ
Sivil savunma, ،،Düşman saldırılarında, doğal
afetlerde ve büyük yangınlarda can ve mal kaybının
en az düzeye indirilmesi İçin, alınacak koruyucu ve kurtarıcı tedbirler ve çalışmalardır.” diye tarif
edilebilir.
' Günümüzde gelişmiş savaş araçlarından dolayı
savaşların şekli ve mahiyeti çok değişmiş; savaş
sınır boylannda belli cephelerde kalmayıp bütün
ülke düşmanın saldm alam haline gelmiştir. Yalnız
askeri tesisler ve silahh kuvvetler değil, belki
bunlardan önce yurt içindeki sanayi kuruluşları,
fabrikalar, enerji üretim merkezleri, ikmal yollan,
ulaştırma tesisleri ve sivil halk, en yakıcı ve yıkıcı bir şekilde düşman saldırılarına uğrayacaktır.
Bundan dolayı, son yıllardaki savaşlarda sivillerin
askerlerden daha çok zarara uğradığı görülmüştür.
1991’deki Irak savaşında yüzbinlerce ton bomba
atılmış, sivil yerleşim yerleri ve tanm alanlan
tamamen harab edilmiştir. Savaşm arkasından
uygulanan ekonomik ambargo,Irakhalkliçin hayati
çekilmez halegetirmiştir.Bosna-Hersek’te ise savaş
tam bir soykırıma dönüşmüş, cali cansız ne varsa yok edilmeye devam edilmektedir.
Birleşmiş Milletler, Güvenlik Konseyi, insan
Haklan... gibi sözde banşı ve insan haklanm
koruyacak kuruluşlar, zulme ve katliamlara destekçi
ve seyirci olmakta, haksızlıklara gerekçeler
hazırlamaktadırlar.
Onun İçin muhtemel bir savaş, ülkemizin her tarafım ilgilendiren bir ölüm kahm mücadelesi
olacaktır. Bu mücadelede başarıya ulaşmak, zaran
en aşağı düzeye indirmek İçin herkesin savaşa
hazırlanması ve askerî önlemlerin yanında sivil savunma önlemlerinin de alınmasıyla mümkündür.
Bu konuda devletin “Sivil Savunma Teşkilâtı” vardır. Bu teşkilât ikaz ve alârm sistemleri kurma,
düşman saldmsma uğraması muhtemel yerlerden
halkm boşaltılması; sal din sonrasında ilk yardim,
yangm söndürme, enkaz kaldırma gibi hizmetleri ve daha banş zamanından bunlann hazırhklannı ve eğitimi yapmakla yükümlüdür.
Fakat ne kadar kuvvetli olursa olsun, bu teşkilâtın
yapacağı İşler sınırlıdır. Genel bir savaş halinde,
onlarca yangm, yüzlerce binlerce yaralı karşısında
aciz kalır. Bunun İçin herkesin, her ailenin, her apartmanın eğitilmesi, savaş ihtimaline karşı
hazır ilkli olması gerekmektedir.
!.organizasyon
Sivil savunma eğitiminin ve hizmetlerinin
yürümesi İçin sivil savunma müdürlüğü tarafindan
cadde ve sokaklar İçin sorumlular belirlenir.
Apartmanlarda oturan kimseler arasında İş bölümü
yapıhr. Bina ile ilgili sivil savunma çalışmalarım
yürütebilecek bir kişi bina koruma amiri olarak
seçilir. Apartmanın büyüklüğüne göre yeterli sayıda
olmak üzere, bazı kimseler de bina koruma personeli
olarak belirlenir. Bu kişilere görev konulanna göre gerekli eğitim ve hazırlıklar yaptırılır.
Bina korunma amiri:
1. Banşta: Apartman İçinde ve çevresinde
ahnması gereken sivil savunma tedbirlerini ve malzemesini tesbit eder. Bina korunma personelini
tayin eder,görevlerinibildirir. Çeşitli kurs,konferans
ve yayınlardan yararlanmak suretiyle görevlerinde
iyiyetişmelerinisağlar.Her ailenin alacağı tedbirleri,
temin edecekleri malzemeyi kendilerine anlatır.
2. Olağanüstü halde ve savaşta: Banştaki
tedbirleri bir kere daha gözden geçirerek savaş
durumuna göre hazır bulundurur. Bina koruma
personeline ve apartmanda oturan kimselere alârm
Sirasmda alacaklan tedbirleri ve ne yapacaklarım
bir kere daha hatırlatır. '
3. Alarm sırasında: Binadaki bütün insanların
âlânı duymalanm ve sığmak yerine gitmelerini ve sığmağa gitmeden önce binaiçinde gerekli tedbirlerin
ahnmasmı sağlar.
4. Tehlike geçti haberinde: Korunma personeli
ile birlikte binayı ve çevresini gözden geçirerek bir tehlike olmadığım anladıktan sonra Sigmaktakileri
çıkarır. Korunma personeliyle beraber yangm
söndürülmesi, kurtarma ve ilk yardim hizmetlerini
yürütür.
Bina korunma personeli:
a. Bina itfaiyecileri:
1. Barışta: Bina İçinde ve çevresinde yangına
karşı gerekli önlemlerin ahnmasım ve malzemenin
temin edilmesini sağlarlar. Yangm söndürme
usûllerini öğrenirler.
2. Olağanüstü halde ve savaşta: Almması
gereken önlemleri gözden geçirerek tamamlarlar.
Yangm söndürme malzemesini işe hazır
bulundururlar.
3. ikaz ve alârm sırasında: Elektrik, doğalgaz ve suyun ana anahtarlannm kapatılmasını veya
sigortalarının çıkarılmasını; yanan soba ve ocaklardan mümkün olanlarmm söndürülmesini
veyakapaklarmmiyicekapatılmasmisağlarlar.Kapı
ve pencerelerin—varsa pancurlann— kapatılması,
perdelerin ؟ekilmesini hatırlatırlar.
4. Tehlike geçti haberinde: Binayı, çatışım ve civannıgözdengeçirerek,görülecekyangmbaşlangıç
noktalanm söndürmeğe çalışırlar. ٠
b. Bina hastabakıcıları:
'■ 1. Barışta: Ahıası gereken ilk yardim ilâç ve
malzemelerinin temin ve muhafaza edilmesi işlerini
düzenlerler. Nasıl kullanılacaklarım ve yapılacak
ilk yardi usûllerini öğrenirler.
2. Olağanüstü halde ve savaşta: ilâç ve malzemede noksanlar varsa tamamlatırlar ve ilk yardim çantalan İçinde işe hazır bulundururlar.
3. Alarm sırasında: Bulunduğu bina veya daire
İçinde ahnacak tedbirlerin tamamlanmalanna
yardim ederler, ilk yardim çantalanm yanlarma
alarak sığmak yerine giderler.
4 Tehlike geçti haberinde: Gerek sığmakta ve gerekse sığmaktan çıktıktan sonra yaralananlarveya
hastalananlar olmuşsa, bunlara tıbbî yardim
yaparlar. Durumu ağır olanlar varsa, ilk yardim yaptıktan sonra, mahallî sivil savunma teşkilatmdaki
ilgili personele haber verirler.
c. Bina kurtarıcıları:
l Barışta: Binada bulunması gereken kurtarma
ve onarma malzemesinin tesbit ve tedarikini temin
ederler; bulunacakları yerleri belirlerler. Kurtarma
usûllerini öğrenirler.
2. Olağanüstü hal ve savaşta: Malzemeyikontrol
ederler ve sığmak yerinde bulunmasmı sağlarlar. '
3. Alarm sırasında: Sığmak yerlerine giderler.
Sığmak amiriyle birlikte almacak takviye tedbirleri
alırlar.
4. Tehlike geçti haberinde: Binayı ve çevresini
gözden geçirerek, altlarmda insan kalmış olması
muhtemel hafif yıkmtılann kaldınlmasma ve altlarmda kalanların kurtanlmasma çalışırlar.
Elektrik, su, doğalgazgibi tesislerdeki basitanzalan
tamir ederler.
i Bina sığınak a miri:
1. Barışta: Binadaki!. r İçin uygun bir sığmak
yeri hazırlanmasını sağlar. Burada bulunması
gereken malzemeyi tesbit eder ve temin edilmesini
organize eder.
2. Olağanüstü hal ve savaşta: Sığmak yerinin
ve malzemesinin hizmete hazır bulundurulmasını,
tertip vedüzenini sağlar.
3. Alarm Sirasıda: Binadakilerin sığmağa
gidişlerini, sığmakta hareket tarzlarım düzenler.
Morallerinin bozulmamasma yardim eder؛ Yetkili
makamlarm radyo ile verdikleri haberleri izleyerek
Siğmaktakilere bilgi verir. Sığmağın bir tehlikeye
uğraması halinde tehlikeyi gidermeğe çalışır veya ٠ içindekilerin başka bir yere sığınmalarını sağlar.
4. Tehlike geçti haberinde: Çevrede bir tehlike
olmadığım anladıktan sonra Siğmaktakileri dışan
çıkarırve sığmağı tekrar bllammahazırhalegetirir.
Bina korunma personelininbuhizmetleri gerektiği
şekilde yapabilmeleri içm J٠banş zamanında açılacak kurslara katılmaları ve çeşitli yayınlardan
yararlanarak iyi bir şekilde yetişmeleri gerekir.
Aynca binada oturan herkesin bina korunma
personeline yardımcı olması gerekir.
1٠ YANGINLAR
Yangın tehlikesiher zaman vardır. Fakat düşman
silahlarının yıkıcı ve yakıcı tesirleriyle meydana
gelecek çok sayıdaki yangınlar dolayısıyla savaş
zamanında daha fazla tedbirh olmak gerekmektedir.
Düşman uçaklarından atılacak yangm bombalan
düştükleri yerlerde yanarak yangm Çikaracaklan
gibi diğer bombalann tahrib ve basınç tesirleriyle
kopacak elektrik tellerinden oluşacak kontaklar,
doğalgazborulanmnpatlaması; sobalann, ocaklann
devrilmesi gibi sebeplerle de yangmlar çıkabilir.
Nükleer bombalann patlamasmdan meydana gelen
ISI dalgası da yanıcı cisimleri tutuşturur. Boylece
düşman saldmsı esnasında bir anda çıkabilecek bir çok yangın, başlangıçta önlemezse büyüyerek ve binleşerek bütün semte yayılabilir. Onun İçin, bir savaş halinde çıkabilecek yangınlan önleyici ve söndürücü tedbirlerin önceden bilinip alınması
şarttır.
a. Yangınlara Karşı Alınacak Tedbirler:
l.Binalarmiçindeki eski eşyave elbiseler,birikmiş
kâğıtve gazete gibi lüzumsuz şeylerayıklanarakyok
edilmelidir, özellikle bu gibi şeyleri çatı aralarmda
saklama adeti terkedilmelidir. Gerekli eşyalar
dolaplarda ve sandıklarda muhafaza edilmek; ağaç mobilya mümkün olduğu kadar azaltihnahdır.
2. Binaların çatı, tavan ve teraslannda, bahçe ve çevrelerinde çöp, çalı, çırpı, kırpıntı, odun, kömür,
ağaç parçalan gibi şeyler temizlenmelidir. ihtiyaç
İçin bulundurulan gaz,odun,kömür gibikolayyama
ve patlayıcı maddeler, yangının kolayca
ulaşamayacağı yerlere konulmahdır.
3. Olağanüstü durumda binalann kapı, çatı ve pencerelerinin ağaç kısımlan alçı, çimento, yanmaz
boya veya benzer maddelef sürülerek veya İçine tuz katılmış sönmüş kireçle birkaç defabadana edilerek,
yangma karşı kuvvetli hale getirilmelidir. Çatı altı tavan döşemesi tahta olan binalarda, tahtamn üzeri
çimento tabakası veya toprak tabakasıyla
kaplanmahdır.
4. Elektrik tesisleri ve elektrikle İşleyenütü, ocak,
soba gibi cihazlann sik sik gözden geçirilerek tellerde,
kordanlarda, prizlerde bozukluk varsa tamir edilmek;
eskimiş olanlar varsa yenilenmekdir.
5.D0ğalgaz,sıvıhştınhmşpetr0İgazı(LPG),maz0t
gibi maddelerle çalışan ısıtma tertibatlan varsa
gözden geçirilerek boru ve ekyerlerinde paslarvarsa
onanhnah veya değiştirilmekdir.
6. Kurumla dolmuş bacalar temizlenmeli, sobalar
ve borular binalann ağaç kısımlanna en az 25 santimden uzak olmah; döşeme tahta ise soba altlığı
kullamlmahdır. Elbise, gazete, kâğıt gibi yamçı
cisimler soba, ocak ve fırınların yakmlanna
konulmamalıdır.
?.Köylerde ve سئ alanlarda tarla ve çayırlardaki
ekin, saman, ot, odun gibikolayca yanabilen maddeler
birbirinden uzak küçük yığınlar halinde
bulundurulmalı, vakit geçirilmeden kapalı yerlere
taşınmalıdır, ürünü kaldırılmış boş tarlaların — amz— yakılmasına kesinlikle izin verilmemelidir.
b. Yangm Söndürme: -
Herhangi bir düşman saldmsmdan sonra tehlike
geçer geçmez bina itfaiyecileri tarafindan, binanın
her t ar afi gözden geçirilerek yangm başlangıçlan
olupolmadığı kontrol edilir. Yangm başlangıcı varsa
hemen söndürülmesin başlanır.
Eğer yangm o binada bulunanlarm gücü dışında
ise, bir taraftan sondürülmeye ve yayılması
önlenmeye çalışılmakla beraber, bir tarlan da sivil savunma örgütüne haber verilerek yardim istenir.
Fakat ayı anda pek çok yerde yangınlar başlamış
olabilecegiiçinyardim gelmesinin gecikebileceği göz önünde tutulmalıdır.
Bir yangmm söndürülmesi İçin:
1. Yanan şeyin hava ile temasım kesmek, havasız
bırakmak,
2. Yanan şeyi uzaklaştırmak,
3. Yanan cismi, tutuşmasım engelleyecek kadar
soğutmak lâzımdır.
Küçıikyangın başlangıçları kilim, seccâde, kumaş
gibi sik dokulu parçalar yanan şeyin üzerine
örtülerek, havasız bırakılmak suretiyle
söndüriilebilir. Bu parçalar ıslak olursa daha iyi sonuç ahir.
Yanan cismi taşımakmümkünsebinadandışanya
a٠, dışarıda söndürülür. Taşımakmümkün değilse,
etrafındaki yamçı cisimler uzaklaştınhr. Tehlikeli
olmayacak kadar yanan cisme yaklaşılır. Yangm
söndürücü veya su ile söndürülür.
Su, en çokkullamlanyangm söndürme maddesidir.
Petrolveelektrikyangmlan dışmdaherçeşityangım
söndürür. -
Yangım söndürürken yangm söndürücü veya su hortumu daima yanan maddelere doğru yöneltilir.
Alevler tabana ve döşemeye yayılmışsa, en yab
yerden sondürülmeye başlanır. Alevler bir duvardan
yukarı çıkıyorsa, yukarıdan aşağıya doğru
söndürülür.
Ateşten korunmak İçin, yanan bir odamn kapısı
açılırken, kapı açılınca ateşin dışan hücum edeceği
düşünülerek dikkatli hareket edihnehdir. Egerkap!
bulunulan tarafa doğru açılıyorsa, ayak ile dayanıldıktan sonra ağır ağır açılmalı; kapun
arkasmda durup Sicak gaz ve alevin yüzü yakmaması
İçin yere çömelinmelidir. Oda duman ve gazla dolu ise,yere yab kısmında hava daha temiz Gİacağıiçin
sürünür gibi yere çomelinmeli, ağız ve burun ıslak
bir bezle kapatılmalıdır.
Pencereden inmek gerekirse birbirine
düğümlenmiş perde, çarşaf gibi şeylerin yardımıyla
inilebilir. Bu gibi şeyler, sarkıtılmadan önce sağlam
biryerebağlanmahdır.Penceredenatlam ak zorunda
kalınırsa, elle pencerenin alt kenanndan tutularak
—düşülecekyerin yüksekliğini azaltmak İçin—kollar
gerilinceye kadar sarkılır; ayaklar duvardan biraz
uzaklaştınlır ve ellerle vücud hafif geriye itildikten
sonra bırakılarak atlair.
c. Yangm Söndürme Malzemesi:
Yangm söndürme malzemesinin başmda su gelir.
Bombardıman tesiriyle şehir su şebekesi bozulacağı
İçin, savaş zamanında genellikle sular kesilir. Onun
İçin binalarda sarnıç, termosifon, küvet ve bidonlar
İçinde mümkün oldukça bol miktarda yedek su bulundurulmalıdır.
Yangm söndürülmesi İçin binalarda bulunması
gereken malzemeler şunlardır:
— Yangm söndürme cihazı
— 3 Su kovası
— SKumkovası
-Merdiven .
— Kazma, kürek, balta
— 10 m lastik hortum
— Kahnip
/ Binamn büyüklüğüne göre bu malzemelerin
miktarı ayarlanmahdır. •
HLKORUMA VE STOKLAMA
a.YiyecekveİçecekMaddelerirdn.Koruxwıası
Yiyecekveiçecekmaddelerinin özellikle radyoaktif
serpinti, gaz ve mikrop gibi nükleer, kimyasal ve biyolojik zararlı maddelerin tesirlerine karşı
korunmaları gerekir. Bu korumada esas, zararlı
maddelerin yiyecek ve İçecek maddelere
bulaşmaması, onlarla birlikte vücudumuza
girmemesi İçin, mümkün oldukça kapalı kaplar veya
yerler İçinde saklamaktır.
1. Düşman saldırışına uğrama ihtimali olan şehir ve kasabalardaki yiyecek ve yem stoklan yeraltı
depolannda saklanmalı veya olağanüstü durumdan
itibaren şehir dışına taşınmalı, buralarda. toz geçirmez güvenli depolar İçine konulmalıdır.
2. Köylerde, çiftliklerde üreticinin elinde bulunan
yiyecek maddeleri ve yem maddeleri stoklan,
olağanüstü halden itibaren üstü toprakla örtülü
mahzen ve kuyularda veya kaim duvarlı, kapah yerlerde bulundurulmalıdır.
3. Açıktaki buğday, arpa vs. hububat, bakliyat, ot ve saman yığınlannın İçine nükleer, biyolojik ve kimyasal zararh maddelerin girmemesi İçin üzerleri
muşamba ve benzeri şeylerle örtülmeü; muşamba
üzerine toprak da atarak, örtü mümkün oldukça
kahnlaştınlmahdır.
4. Evlerde, (Hanlarda ve diğer satış yerlerindeki
yiyecek ve İçecek maddelerinin korunması İçin kapaklan sıkıcı kapanan kutular, bidonlar, dolaplar,
sandıklar, cam veya plastik kaplar temin edilmeli;
bir olağanüstü durumda yiyecek ve içecekmaddeleri
bunlarmiçinekonup kapaklan sıkıca kapatılmalıdır.
5. Düşman saldmsı esnasında nükleer, biyolojik
ve kimyasal silahlar kullamlmış ise; tehlike geçti
haberinden sonra, kapah dolap, kutu, kap ve ambalajlar üzerindeki zararlı maddeler su ile temizlendikten sonra açılarak yenilmelidir.
6. Saldmya uğrama ihtimali olan kasaba ve köy] -نمdeki hayvanlann da korunması İçin, bunlann
barmdıklan yerlerin patlama tesirlerine karşı
takviyesi, pencerelerin kapatılması ve yangm önleyici
tedbirlerin alınması gerekmektedir. Kapah yerlerde bekletilecekhayvanlariçin yeteri kadaryem ve su da stoklanmahdır.
b. Yiyecek ve SularmYedeklenmesi
Savaş zamanlannda ulaştırma hizmetlerinde
aksamalar olması ve devamlı saldmlar dolayısıyla
günlerce dışarı çıkılamama ihtimalleri göz önünde
tutularak,her evde en az 15 günlük yiyecekve İçecek
maddeleri bulundurulmalıdır. Bunlar barış
zamanından temin edilmelidir.
Günümüzde savaşlar uzun sürmekte, savaşm
yamsıra uygulanan ambargolar her türlü sıkıntıyı
beraberinde getirmektedir. Onun İçin İmkânları ve evleri müsait olan aileler, daha uzun sürelere yetecek
miktarda gıda stoku yapmalıdır.
Stoklanacak gıdaların başında un gelir. Bizim
toplumumuzun beslenmesinde ekmeğin önemli bir yerivardır. Başka gıdalann yokluğuna dayanılabilir
ama ebeksiz olmaz. Onun İçin her evde hiç olmazsa
bir çuval (50 kg) un bulunmalıdır. Evlerde ebek
yapılması öğrenilmeli; sac, tava, tahta, oklava gibi gerekli malzeme temin edilmelidir.
Savaş zamamndakolaycapişİTİlebilecekmakama,
bulgur, pirinç, tarhana gibi gıdalardanfazlamiktarda
temin edilmelidir.
Uzun sure dayanabilenpatates, soğangibisebzeler
fazlasıyla ahnmahdır.
Yemek pişirilmesinde kullanılmak üzere yedek
SIVI yağ bulundurulmalıdır.
Peynir, bal, zeytin, reçel vs. kahvaltılık
yiyeceklerden yedek olarak bulundurulmalıdır.
Tuz ve şeker stoku yapılmahdır.
Stoklanan gıdalann en geçyıldabir, sulann ayda
bir defa değiştirilecek şekilde kullamhp yenilenmesi
sağlanmalıdır.
Savaş zamanında elektriklerin kesilmesine bağh
olarak pompalama sistemleri çalışmayacaktır.
Bunun dışında, su borularının tahrib olmasına bağh
olarak da su kesilmeleri olacaktır. Onun İçin barış zamanındamusaitevlerin bahçelerine kuyu açılmalı
veya tulumba kurulmalıdır. Belediyeler tarafmdan,
؟evredeki doğal kaynaklardan elektrikkesilmesinden
etkilenmeyen sular getirtilmelidir.
c. Temizlik Maddeleri
Uzun süre devam eden savaşlarda temizlik
maddelerinin temin edilmesi de büyük bir problem
olacaktır. Gerek üretimlerinin durması, gerekse
dağıtımlarının aksaması sıkıntılara yol açacaktır.
Beden, elbise ve ev temizliğinin yeteri kadar
yapılamaması özellikle çocuklarda ve yaşlılarda
rahatsızlıklara, kaşıntılı hastalıklara, mantar
hastahklanna, uyuz vs. parazit hastalıklanna sebep
olur. Sinek ve böceklerin üremesine ve bunlar
aracılığıyla besinlerin kirlenmesine, sebep olur.
Bunlann sonucunda s algin hastahklar ortaya
çıkabilir.
O bakımdan temizlik maddeleri de barış
zamanından stoklanmahdır. Bunun İçin en az bir ay yetecek kadar sabun, çamaşır deterjanı, bulaşık
deterjanı vs. temizlik maddeleri temin edilmelidir.
Makas, traş makinası, jilet, permatik, gibi temizlik
araçlanndan yeteri kadar bulundurulmahdır.
Aynca savaş zamanında çamaşır makinası,
şohben, elektrik süpürgesi gibi teknolojik aletler
çalışmayacağı İçin; çamaşır kazam, çamaşır leğeni,
süpürge gibi malzemeler de evlerde
bulundurulmalıdır.
d. İlâçlar
Kronik hastalığı olan ve devamh İlaç kullanması
gereken kimseler —kalp hastalan, tansiyon
hastalan, şeker hastalan, sarahlar (epilepsisi
olanlar), astımhlar, romatizmal hastahğı olanlar— bir savaş durumunda ilâçlarının temin
' edilemeyeceğini düşünerek imkânlan ölçüsünde
yedek ilâç bulundurmahdırlar.
Aynca her evde bir miktar ağn kesici, geniş etkili
antibiyotik, yara merhemi ve pansuman malzemesi
bulunmalıdır. Bu konuda ilkyardım bölümünde
aynca izahat verilecektir.
e. Yakacaklar
Günümüzde evlerin ısıtılmasında, mutfaklarda
ve banyolarda sıvılaştmlmış petrolgazlan(tüp)veya
doğalgaz kullamlmaktadır. Savaş zamanında petrol
ve petrol ürünleri sıkıntısı olacağı İçin, bumaddelerin
temininde problemler ortaya çıkacaktır. Onun İçin, evlerdeki tüpler yedeklenmelidir.
Yurdumuzda kışlar soğuk geçmektedir. Kışın
evlerin ısıtılmasında kullanılacak yakacaklar
önceden temin edilmelidir. En az faşı sıkıntısız
geçirecek kadar yakacak stoklanmahdır.
Kaloriferli evlerde elektrik kesilmesine bağlı
olarak ısınma problemleri ortaya çıkacaktır.
Olabilecek olumsuz gelişmeler göz önünde tutulup
tedbirler almalıdır.
Bugünkü modern cihazlarda her şey elektrikli
olduğu İçin kibrite ihtiyaç yoktur. Fakat bir savaş
zamanında, bir bombardıman sonrasında, göç esnasında, dağda, açık arazide ateş yahnak İçin kibritin önemli bir yeri vardır. Bu bakımdan evlerde
bol miktarda kibrit bulundurulmalıdır. Gazlı
çakmaklar da ayni İŞİ görebilir.
f. Aydınlanma Malzemeleri '
Savaş sırasında elektrikler genellikle kesik
olacaktır. Işık ihtiyacm karşılanması İçin tüplü
lambalar, gaz lambası, gemicifeneri, ışıldak, el feneri,
mumgibiaydmlanma malzemeleri barış zamanından
temin edilmelidir. Bunlariçin de yeteri kadar gazyağı
ve pil bulundurulmalıdır.
IV. SIĞINAKLAR
a. Sığmak
Nükleer, biyolojik, kimyasal ve konvansiyonel
silahların etkilerinden korunmak amacıyla
kullamlan ve bu amaçla yapılan emniyetli yerlere
sığmak denir. -
Sığmaklar kullanım amaçlanna göre, basınç
sığmaktan ve radyoaktif serpinti sığmaktan olmak
üzere iki gruba aynlır.
1. Basınç Sığmaklan
Ateşli silahlann basınç, ISI ve yıkma tesirlerinden
ve nükleer silâhıann radyoaktif etkilerinden
korunmak amacıyla yapılmış sığmaklardır.
Doğrudan doğruya düşman saldmsma uğraması
ihtimali olan yerlerde yeni yapılan binalann ve daha
önceden yapılmış sağlam binalann bodrumlannda
yapılırlar.
Böyle bir sığmak yapılması konusunda gerekli
bilgi ve projeler en yakın sivil savunma örgütünden
temin edilebilir. ٦
2. Radyoaktif Serpinti Sığmakları
Radyoaktif serpintilerin etkilerinden korunmak
İçin yapılan sığmaklardır. Evlerin bodrumuna veya
bahçenin bir köşesine yapılabilirler.
Doğrudan doğruya düşman s aldırışına uğraması
beklenilmeyen yerlerde yapılırlar. Ateşli silahların
basınç etkilerine karşı da kısmen koruyabilirler.
Radyoaktif serpinti sığınaklarının büyüklüğü
adambaşmaen az birmetrekare alan düşecek şekilde
ayarlanmalıdır. Yükseklik 1.80 m olmalıdır. Giriş,
en az bir adet dik açı dönüşlü olmalı, havalandırma
İçin gerekli tedbirler alınmalıdır.
Duvar kalınlığı en az 61 cm beton, 76 cm tuğla
veya 91.5 cm toprak olacak şekilde ayarlanmahdır.
Bu kalınlıklar radyasyon şiddetini 1/100 oranına
indirirler. ,
b. Sığmak Olarak Kullanılabilecek Yerler
Büyük betonarme binaların, apartman veya
işhanlanmn duvarlan kahn ve alanlan geniş
olduğundan, zemin katlarında veya bodrum
katlarında sığmak olarakkulllanılacakyerlerbulmak
mümkündür. Tavan kısım çökmeye karşı dayanıklı
ise veya takviye yapılarak dayanıklı hale getirse,
basınç sığmağı görevini de görebilir.
Sığmak yeri olarak aynlan bodrum ve zemin
katlann dışa bakan pencereleri kum ve toprak dolu torbalar, tuğla veya beton bloklar dizilerek
kapatılmak, dışa bakan kapılann önüne kum
torbalan ve beton bloklarla zikzaklı giriş yolu yapılmalıdır.
Acil durumlarda pencerelerin önüne kitap, yatak,
yastık gibi şeyler yıgılarakpencereler kapatılabilir.
Tavan zayıf ise, radyasyona karşı korunmak İçin toprak, tuğla, briket gibi şeyler veya İÇİ eşya dolu bavul ve sandık gibi şeyler dizilebilir.
Çevrede bulunan mağara, tünel, metro gibi yerler
sığmak olarak kullamlabilir.
c. Sığmaklarda İması Gereken Tedbirler
Alarm verildiği zaman sığmaklara girilir ve çıkma
izni verilince çıkılır. Radyoaktif serpinti olduğu
durumlarda iki hafta sığmakta kalmak gerekebilir.
Onun İçin hiç dışanya çıkmadan iki haftayı
geçirecek şekilde gerekli yiyecekler, içecekler,
giyecekler, aydınlanma ve ısınma cihazlan sığmağa
yerleştirilmelidir.
Yatmak İçin gerekli eşya, ranzalara yerleştirilir.
İsınma ve havalandırma İçin tedbirler ahmr. ,Tuvalet
İhtiyâcının giderilmesi İçin yer yapılır. Çöpler İçin çöp kutusu temin edilir.
Yemekpişirmekiçin tüplü ocak,mutfak malzemesi
bulundurulur.
Dışarıdan haber almak İçin pilli bir radyo ve yedek pil temin edilir.
Olaylan ve gelişmeleri takib etmek İçin genel ve bölgesel haritalar bulundurulur.
Karşılaşılabilecek sağlık problemleri İçin ilkyardım çantası ve ilkyardım kitabi bulundurulur.
Vakti boşa geçirmemek İçin okunmak üzere
Kurian-ıKerim, duakitaplan ve çeşitlü ve kültürel
yayınlar bulundurulur.
V. KARARTMA VE gizleme
Savaş zamanında, düşman uçaklarına
görünmemek ve hedeflerini bulmalarım engellemek
İçin ışıkların söndürülmesi ve karartma tedbirleri
uygulanır. Hangi bölgelerde ne zamana kadar
karartma uygulanacağına hükümet karar verir.
Karartma yapdan bölgelerde geceleri dışandalıiç
bir ışık yakılmaz. Binalariçinde mecbur kalmadıkça
ışık kullanılmaz, içeride yakılan ışığın dışandan
görünmemesi İçin pencereler koyu renkli perdelerle,
sik dokunmuş kahnkumaşlarla veyabattaniye, hah, kilim gibi şeylerle ışık geçirmeyecek şekilde örtülür.
Alev çıkaran fabrika ve müesseselerde alevin
dışandan görünmemesi İçin tedbir alınır.
Araçlann ışıklan tamamen söndürülür. Zorunlu
hallerde farlann üzenine koyu mavi kıhf geçirilerek
havaya aksetmeyecek şekilde yakılabilir. ٠
Karartma İçin gerekli malzemeler barış
zamanından hazırlanmalı, tatbikatlar yapılarak
hazırlıklı bulunulmahdır.
VI. YARDIMLAŞMA
Savaş ve olağanüstü durallarda herkes birbirine
yardımcı olmak zorundadır. Hadis-i şeriflerde
insanlann hayırlısının insanlara faydalı olanlar olduğu bildirilmiştir. ،،Komşusu aç iken, tok yatan
bizden değildir.” denilmiştir. Müslümanların bir vücut gibi olması gerektiği anlatılmıştır.
Onun İçin daha banş zamanında insanları
uyarmak; savaşla ilgili konularda, sivil savunma ve ilkyardım konularında bilinçlendirmek yardim
etmenin en güzelidir. Başta akrabalar olmak üzere,
dostlar, komşular ve bütün halk savaşa ve savaşm
getireceği sıkıntılara hazır olmalıdır. En yakın sivil savunma kuruluşuna başvurularak gerekli bilgi,
doküman ve eğitim ahnmahdır.
a. Kurtarma İşleri -
Düşman saldiTilanmn etkisiyle bir çok binalar
yıkıhr. Yıkıntıların arasında veya altmda pek çok imseler kalmış olabilir. Sağ ve sağlam olanlar bu konuda eğitim görmüş klavuzlann öncülüğünde
kurtarma çalışmalarına girişirler.
Tecrübesiz kimseler tarafından bilinçsizce
girişilecek kurtarma faaliyeti fayda yerine zarar
getirir. Kurtarıcılar bile enkaz altmda kalabilirler.
Kurtarılan yaralılar, en yakındaki sıcaktan ve soğuktan korunmuş, emniyetli bir yere taşınırlar.
Gerekli ilkyardımları ve dinlenmeleri sağlanır.
Su, elektrik ve doğalgaz tesisleri zarar görmüş
olabilir. Mümkünse ana vanalardan veya ana sigortadan kesilirler. Mümkün olmazsa kopan su ve gaz borulan çekiçle ezilir, veya takoz çakılır. Sızıntı
varsa çamurlu bezle sanlır. Elektrik tellerine çıplak
elle dokunulmaz. Kuru ağaç parçası, süpürge, lastik
gibi bir şeyle ayak altından uzaklaştmlır.
Kurtarma ve tamirat işlerinde kullanmak üzere
her evde kazma, kürek, çekiç, balta, testere, pense, - tornavida, çivi, tahta gibi malzemeler
bulundurulmalıdır. '
b. Yaralıların Taşınması
Yarahlanntaşmmasıiçin en uygun araçsedyedir.
Sedye yoksa, kopmuş bir kapı, bir merdiven gibi şeyler sedye olarak kullanılabilir.
Sedye ile taşıma imkânı yoksa, yarahlar çeşitli
şekillerde taşınabilirler:
1. Koltuktan Destekleyerek Taşıma:
Yarahmn şuuru yerinde ise ve tutunabiliyorsa,
Sirta almarak veya koltuklan altma girilerek
yanlanndan desteklenmek suretiyle taşınır.
2. itfaiyeci Usul Kaldınp Taşııa:
Yar alının şuuru yerinde değilse, kollar hastanın
omuzlan altından geçirilip kaldırılarak, ağırlığı
ortalayacak şekilde omuzdan arkaya sarkıtıhr.
3٠ Kucakta Taşıma: ٠
- Kurtancı yar aliyi iki eliyle kucakta taşır. Daha
çok çocukların taşınması İçin emniyetlidir.
4. Yerde Sürünerek Taşıma:
Yaralı sırtüstü yatırılıp, elleri bileklerinden
birbirine bağlanır. Kurtancı, dizleri yaralmm iki yanında kalacak şekilde hastanın üzerine eğilir,
başını yarahnm kollan arasından sokup yakan
kaldım. Dizüstü sürünerek ve sürükleyerek hastayı
taşır.
5. Yaralun Merdivenden indirilmesi:
Yar aliyi merdivenden indirmek gerekirse, kollar
yarahmn arka tarafindan ve koltuklarının altından
sokularak yarahmn başı kollar arasma ahmr ve sırtüstü sürükleyerek ؟ekilir- 6. Koltuk ve Bacaklarından Kaldırarak
Taşıma:
Kurt arıcı iki kişi ise, birisi arkada durup ellerini
koltuk altından sokup önde kenetleyerektutar.Ikinci
kimse önde, yaralımn bacaklan arasma girip iki eliyle bacaklan tutarak yukan kaldmrarak hasta
taşınır.
7. iki El Ustünde Taşııa:
Kurtancı iki kişiden biri bir, diğeri iki elini veya
her ikisi de iki ellerini birbirine kenetlerler. Yar ah bu ellerüzerine oturtulur ve kollan da kurtancılann
omuzlan üstüne konur.
8. Kollar Uzerine Oturtup, Arkadan
Destekleyerek Taşıma:
Kurtancı iki kişi önde el ele tutuşup, arka tarafta
birbirlerinin omuzundan tutarlar. Hastayı
tutuştukları kollan üzerine oturtup, arka taraftan
kollarıyla destek olurlar. Hastanın kollan
kurtancılarm omuzlanmn üzerine konur. .
9. Sandalyeye oturtarak Taşıma:
Yaralı sandalyeye oturtulur. Kurtarıcının biri arkadan, dayanma yerinden tutar. Diğer kurtanel
sandalyenin ön tarafindan tutar. Bu şekilde taşınır.
10. üç Kişinin Bir Yar aliyi Taşıması:
Kurtarıcı üç kişi ise, sırtüstü yatan bir hastanın
altından ellleriyle tutarak, dengeli bir şekilde ayni anda ve yavaşça kaldırarak taşıyabilirler.
ilkyardım ٠
Bir düşman s aldırışından sonra sağlam kalanlar,
bina hastabakıcısının rehberliğinde hasta ve yaralıların yardımına koşarlar. Solunumun
sağlanması, kanamaların durdurulması, yaraların
sarılması, kınklarm tesbit edilmesi gibi ilkyardım
çahşmalanm yaparlar.
Kitabimizin Ilkyardım”bölümündebukonugeniş
olarak incelenmiştir.
vn. İŞGALE ITERORIST
SALDIRILARA KARŞI ALINACAK
TEDBİRLER
Savaş sırasında bazı bölgeler düşmanın işgaline
uğrayabilir. Surdan Sizan düşmanlar veya onlann
yerli işbirlikçileri şehirlere, köylere, evlere saldırarak
terörist faaliyetlerde bulunabilirler. Toplumumuzun,
özellikle suur bölgelerinde yaşayanların bu konuda
uyanık olmalan, can ve mal emniyetini sağlamak
İçin tedbirler almalan gerekmektedir.
1. Köydeki, mahalledeki veya apartmandaki
komşularla iyi bir diyalog ve dayanışma İçine
girilmeli, oturup beraberce tedbirler düşünülmelidir.
Tedbirler konusunda en yakm sivil savunma
örgütünden ve emniyet teşkilâtından bilgi ve yardim
alınmalıdır. .
2. Irk ve mezheb farklılığı problem haline
getirilmemeli, bu konuda İç ve dış tahriklere
kapılmamalıdır. Bütün müslümanlann kardeş
olduğu üzerinde durulmahdır. Bosna-Hersek’te komünist ve dinsiz olanların bile katliamdan
kurtulamadıkları hatırlatıhp, bu ülkede yaşayan ve müslüman kökenli olan herkesin düşmanlara karşı
birlikte olması gerektiği vurgulanmahdır.
3. Dayamşmanm kolaylaşması bakımından
akrabalar veya birbirini tanıyan, birbirine güvenen
insanlar ayni apartmanda veya mahallede
yerleşmelidir.
4. Köye gelip giden yabancılar sorgulanmak,
mahalleye gelen şüpheli kişiler gözlenmelidir.
Apartman sakinleri yakından tanınmalıdır.
5. Köylerde, mahallelerde ve apartmanlarda nöbet
tutulmak, şüpheli hareketler tesbit edilmelidir.
Güvenlik güçlerine haber vermek İçin bir telsiz
vericisi bulundurulmahdır.
6. Saldırıya maruz bölgelerde evlerin bodrumunda
sığmaklar hazırlanmalı, evden eve yeraltından geçiş
yerleri yapılmahdır.Bunlar,bir çatışma durumunda
kadmve çocukların can güvenliği İçin faydahdır.
7. Köylerde ve kenar mahallelerdeki evlerin
bahçesinde kopek bulundurulmalıdır. Kötü niyetli
kimselerin gelişini haber vermesi ve onlara karşı
koyması bakımından faydah olur.
8. Kanunlar çerçevesinde her evde silah
bulundurulmalıdır. Bu silahlann cinsi, kalitesi,
özellikleri konusunda uzman kimselere danışılıp,
devletinizin verdiği en güçlüsilâh temin edilmelidir.
Fazlasıyla mermi stoku yapılmahdır.
9. Silah kullamlması konusunda subay, assubay,
polis veya emeklilerinden veyahut da anlayan
kimselerden yardim istenmek; erkekler olduğu gibi hanımlar da eğitilmelidir.
10. Bir düşman işgaline uğramak söz konusu
olursa, kadınlar ve çocuklar güvenli yerlere
gönderilmeli, erkekler direnişi sürdürmelidir.
Düşmana kesinlikle güvenilmemek, gerekirse
kadnerkek ölünceye kadar savaşılmalıdır. Bosna-
Hersek’te Sırpların ve Hırvatlar’m, Azerbaycan’da Enneniler’in kendilerine teslim olan insanlara
yaptıkları işkencelervekatliamlargözlerönündedir.
Irz ve namus ayaklar altma alınıp, işkence ile olmektense, direnişi sürdürüp şerefli bir şekilde
şehid olmak tercih edilmelidir.
Silah Temin Edilmesi:
a. Av Tüfeği
Av tüfeği almak İçin, aşağıdaki belgelerle bağlı
bulunulan kaymakamlığa müracaat edilir:
1. Savcılıktan alman iyi hal kâğıdı.
2. Sağlık raporu.
3. Nüfus kâğıdı örneği.
• 4. İkâmetgâh ilmühaberi. .
5 ز. Fotoğraf (iki adet)
6. Dosya.
Kaymakamlık emniyet amirliğine havale eder.
Gerekli harç yatınhr. Bir gün sonra av tezkeresi
ahnir.
Av tezkeresinin fotokopisi verilerek, silâh satılan
herhangi bir yerden beğenilen tüfek alınır.
Faturasıyla beraber tekrar emniyete gidilir. Alman
tüfek av tezkeresine kaydettirilir.
b. Tabanca -
Tabanca almak İçin, aşağıdaki belgelerle bağlı
bulunulan valiliğe müracaat edilir:
1. Savcılıktan alman iyi hal kâğıdı.
2. Sağlık raporu.
3. Nüfus kâğıdı örneği.
4. İkâmetgâh ilmühaberi.
5٠ Fotoğraf (dört adet)
6. Dosya.
Valilik il emniyetine havale eder. Gerekli harç yatırılır.
Daha sonra evraklar semt karakoluna gider Karakol gerekli tahkikatı yapar. '
Onbeş gün kadar sonra il emniyetinegidilip ruhsat ahmr.Daha sonra tabanca ahmpemniyete götürülür
ve ruhsata kayd ettirilir.
vm. ikaz VE ALARM
ع Hazırhk İkazı
Bir savaş tehlikesi durumunda hükümetçe uygun
görülürse, sivil halkm ve müesseselerin son hazırhklamu da tamamlamalan İçin hazırhk İkazı
verilir. Bu ikaz radyo, televizyon ve basm yoluyla da duyurulabilir.
Böyle bir ikaz durumunda:
1. Binalardaki koruma personeli, koruma
m۶؛ ٦emesi ve sığmak yerleri bir kere daha gözden
geçirilerek, eksikler tamamlamr ve hizmete hazır
bulundurulur.
2. Daha önce usûlüne uygun bir sığmak yeri hazırlanamaiT sa, binanın bodrum veya zemin
katinda, dışarıya bakan pencere ve duvarları en az, çöküntüye en dayanıklı bir yer sığmak olarak
hazırlamr.
3. Işıkların söndürülmesi ve karartma tedbirleri
gözden geçirilir.
4. Binanm çatısında ve etrafindakolayca yanıcı ve patlayıcı maddeler varsa, zararsız yerlerekaldınhr.
5. En az bir haftalık yedek yiyecek ve İçecek ٠ maddeleri tamamlanarak kaplar İçinde saklanır.
B. Tehlike Haberleri
Olağanüstü durumlarda ve savaş hallerinde, ikaz-
alârm sistemi vasıtasıyla, düşman hava saldırılan
ve radyoaktif serpinti tehlikesiyle ilgili haberler ve gelişmeler bölge halkma duyurulur.
Bu haberlerin herkes tarafından çok iyi bilinmesi ve öğrenilmesi lâzımdır:
a. ikaz (San ikaz):
،،Saldın ihtimali var!” demektir, üç dakika
çalınacak devamh siren (canavar düdüğü) sesi ile duyurulur.
Bu İkazı duyunca:
l.Evveyaherhangi bir binaiçinde bulunuluyorsa; havagazı,elektrikve su anahtarlankapatıhr.Yanan
ocak veya soba varsa söndürülür veya kapaklan
iyice kapatılır.Açıkkapı ve pencerelervarsakapatıhr,
perdeler çekilir. Gece ise, dışanya ışık sızmaması
sağlanır. Sığmağa konulacak yiyecek ve İçecek
maddeleri sığınak yerine taşınır. Giyecekler,
ilkyardım çantası, el feneri gibi eşyalar ahnarak
sığmağa gidecek gibi hazır beklenir.
2. Açıkta biryerde bulunuluyorsa; çokyakmda ise eve veya işyerine gidilir. Veya, bir alârm halinde
hemensaklamnaküzere civardakigenelsıgmaklara,
sığmaklar yoksa yeraltı geçitleri, sağlam pasajlar,
bodrumlar gibi sığınılmağa elverişli bir yere gidilir.
3. Taşıt aracmda bulunuluyorsa; yakmsa hemen
şehir dışına ؟ıkıhr. Veya, bir alârm halinde
saklamlabilecek bir yere gidihr.
b. Alârm (Kırmızı ikaz):
،،Saldın tehlikesi var!” demektir, üç dakika
çahnacak yüksehp alçalan dalgalı siren (canavar
düdüğü) sesi ile duyurulur. .
Bu işareti duyunca:
LEvveyaherhangibirbinaiçinde bulunuluyorsa;
ikaz işaretiyle ilgili önlemlerden eksik kalanlar
çabukça tamamlanıp sığmak yerine gidilir. Tehlike
geçti işaretine kadar sakin bir şekilde beklenir.Ancak
isabet alınmışsa,yıkıhna,yangın,gazveyaradjrasyon
gibi bir tehlike varsa, bina koruma amirinin
gözetiminde başka bir yere sığınılır. j
2. Açıkta bir yerde bulunuluyorsa; en çabuk bir şekilde, hemen saklanmak üzere civardaki genel
sığmaklara; Siğmaklaryoksayeraltı geçitleri,sağlam
pasajlar, bodrumlar, duvar dipleri, kur İçleri gibi
sığınılmağa elverişli bir yere saklanılır. Vücudun
açık yerleri örtülür. Tehlike geçti haberine kadar
buralarda beklenilir. .
3٠ Taşıt aracında bulunuluyorsa; uygun bir yerde
durulur, Siğmalacak bir yer bulunup sığınmağa
çahşıhr.
c. Radyoaktif Serpinti Tehlikesi:Uersaniyelikkesikkesik çalınacak sirencanavar
düdüğü) sesiyle duyurulur. Aynca radyo, televizyon,
hoparlör, megafon gibi araçlarla İlân edilir.
Yayınlarda tehlikenin ne zaman başlayacağı
bildirilmemişse, hemen başlayacak gibi hareket
edihr. Kırmızı ikazda ahnan tedbirler ahmr.
Eğer tehlikenin belli bir süre sonra başlayacağı
bildirilmişse, san ikazda bildirilen önlemler alimr.
d. Tehlike Geçti (Beyaz ikaz):
Hava hücumu veya radyoaktif serpinti tehlikesi
kalmadığı anlamına gelir. Radyo, televizyon,
hoparlör, megafon gibi araçlarla halka duyurulur.
Bu haber duyulunca sığınılan yerden çıkılır. Bir gaz veya radyasyon varsa temizlenilir. Yangm
başlangıçları varsa söndürülür. Kurtarma ve - ilkyardım çalışmalanna yardımcı olunur.
c. Ikazsız Anî Saldın
Şehir ve kasabalann ikazsız anî bir saldmya
uğraması da mümkündür. Herhangi bir ikaz haberi
verilmeden, göz kamaştırıcı kuvvetli bir ışık, yakıcı
bir sıcaklık, çok şiddetli ve sarsıcı bir patlama sesi duyulması anî saldırının belirtileridir.
Böyle bir durumda:
1. Bir bina İçinde bulunuluyorsa; hemen ve mümkünse patlama sesinin geldiği taraftaki duvar
dibine paralel olarak yatılır. Varsa sağlam masa,
Sira, tezgâh, karyola gibi şeylerin altına girilir. Yüz kollarla kapatıhr, açık yerler mümkünse örtülür.
Yıkma dalgası geçtikten sonra, varsa daha emniyetli
biryere gidilir. Tehlike geçti haberinekadar beklenir.
2. Dışarıda açıkta bir yerde bulunuluyorsaj liemen
yere veya varsa yakındaki bir duvar dibi,çükür gibi bir yere yüzükoyun yatıhr. Ense yaka ile, yüz kollar
ile örtülür. Yıkma dalgası geçtikten sonra varsa
yafandaki emniyetli bir yere sığınılır. Tehlike geçti
haberine kadar beklenir.
3. Taşıt aracında bulunuluyorsa, inihr; dışarıda
açıkta bir yerde bulunan bir kimse gibi hareket
edilir.
İFdım
III. BOLUM
ILIDIM
SaışveİFdi- 138
İLKYARDIM
Sağlık personelinin olmadığıbiryerde hastalanan,
yaralanan veya kazaya uğrayan kimselere, sağlık durumlannm kötüleşmesini önlemek İçin, mevcut
imkânlarla yapılan yardıma ilkyardım denir.
ilkyardımın Temel Prensipleri:
1. ilkönce hastanın solunumu düzenlenir.
Solunum yoluaçıhr, gerekirse sun’î solunum yapıhr.
2. Hastanın dolaşımı düzenlenir. Gerekirse kalp masajı yapıhr. Kanamalar durdurulmaya çalışılır.
3. Şoka karşı tedbir alınır.
4. Ismk ve sokmalar ciddiye ahmr.
5. Ağn kesilmeye çahşıhr. Hasta sakinleştirilir.
6. Kırık ve çıkık araştırması yapıhr.
?.Uygun bir şekilde sağlık kuruluşuna götürülür.
I. SOLUNUM sistemi
Solunumun durması, kritik ve acil müdahaleyi
gerektiren bir durumdur, ilk üç dakika İçinde tekrar
başlatılamazsa beyinde tamir edilemeyen hasarlar
meydana gelir.
د NEFESSİZ KALMANIN BELİRTİLERİ
1, Nefessiz kalan bir kimse, şuuru yerinde ise, ani bir refleks olarak elini boğazına götürür.
2. Konuşamaz.
3. Hırıltılı sesler çıkarır ve nefes almak İçin olağanüstü çaba gösterir.
4. Boynunun önündeki kaslar ileri doğru firlar,
solunum sesi kesilir.
5. Rengi moranr; dudaklar, yanaklar, kulaklar,
. tırnaklar ve sonra bütün vücut mavimsi gri bir renk
alır.
Baygm bir kimsedeki nefessiz kalma belirtileri
ise; renginin morarmış olması ve göğsünün inip kalkmamasıdır.
.... B. SOLUNUMA ENGELOLAN ETKENLER
!.Solunum yoluna kaçan yabancı maddeler:
Suda boğulmalarda solunum yolu su ile dolar.
Çeşitli sebeplerle solunum yolunakaçan kan,kusmuk
gibi sıvılar da solunuma engel olabilir. Çocuklarda
burna kaçmlan taş, boncuk, silgi parçası gibi cisimler
genizden gırtlağa düşerek solunuma engel olabilirler.
Yaşlılarda takma dişler solunum yoluna kaçabilir.
2. Solunum yolunda olan değişmeler:
Toz, duman ve tahriş edici gazlanniçe çekilmesine
bağh olarak veya böcek ısırması, İlaç kullanılması
gibi allerjik nedenlere bağlı olarak gırtlak ve nefes
borusunun şişmesi ve spazmı solunuma engel olur.
Gırtlak ve nefes borusunun tümör ve iltihaplan
da solunuma engel olabilir.
3. Anatomik sebepler:
Başın öne eğilmesiyle çene göğse yaklaşmışsa,
bunun sonucuolarakboğazdameydana gelen tutulma
solunumu engelleyebihr.
Bayılmalarda alt çene geriye sarkar, dil geriye
düşerek solunum yolunu kapatabilir.
c. SOLUNUM YOLUNUN AÇILMASI VE suni SOLUNUM .
1. Yaralının ağzının İÇİ temizlenir. Parmak
yarahmnağzmda gezdirilerek, vi geçirmeden ağız içindeki yabancı cisimler, kırık dişler, kumlar ve protez çıkarılır.
2. Hasta sırtüstü yatırılır. Yakası, kemeri,
elbisesinin önü açılır. Hastanın sol tarafına, omuzu
hizasma oturulur.
3. Sol elle enseden tutulup boyun yukan
kaldırılırken, sağ el almdan bastmlıp baş mümkün
olduğu kadar arkaya doğru ittirilir. Boynun iyice
gerilmesi sağlanır. (Kılıç yutma durumu).
(Bu anda solunum başlarsa, bundan sonraki
işlemler yapılmaz.)
4. Boynun ve omuzlann altına herhangi bir eşya vs. konulup el boynun altından çekilir.
5. 801 elle alt çene tutulup öne ve aşağıya doğru
çekilerek ağız açılır; alt dişler üst dişlerin önüne
kadar getirilir. Bu esnada bayılmaya bağlı olarak
kaymış olan alt çene ve dil yerine getirildiği İçin solunum yolu açılır.
(Bu anda solunum başlarsa, bundan sonraki
işlemler yapılmaz.)
6. Sol elle hastamnağzıaçıhrken, sağ elle hastam
burnukapatıhr.
7. Derin nefes alınır, ağız hastanın ağzına iyice
kapatacak şekilde yerleştirilip, güçlü ve hızlı bir şekilde, hastanın göğsü yükselinceye kadar üflenir.
8. Sonra ağız hastanın ağzından çekilip tekrar
derin nefes ahnir. Dakikada 12-17 defa, göğsü
yükseltecek şekilde ağızdan ağıza sun’î solunum
yaptınhr. Hasta nefes almaya başlayıncaya veya
öldüğünden emin oluncaya kadar sun’î solunuma devam edilir.
9. Hasta nefes almaya başlamışsa, tam olarak
kendine gelinceye kadar hava yolu açık tutulur.
OAgızdanağızanefesverilirkenhastanın göğsü
yükselmezse boyun oynatılarak, daha da gerdirilerek
hava yolu tekrar kontrol edilir ve daha güçlü üflenir.
11. Bütün bunlara rağmen göğüs yükselmiyorsa,
solunum yolunda bir yabancı cisim olabileceği
düşünülür. Hasta yan yatırılıp, omuzlan arasma
vurulur. Gerekiyorsa, solunum yolundan yabancı
cisimlerin çıkarılmasıyla ilgili diğer yöntemler
uygulanır.
D. SOLUNUM YOLUNDA YABANCI
CİSİMLER
Çocuklarda, yaşlılarda ve yutma güçlüğü olan kimselerde daha çok görülür. Küçük çocuklarda
boncuk, misket, leblebi, şeker gibi kati maddeler
ağza alınıp, bilmeden solunum yoluna kaçırılır.
Bunun sonucunda solunum durabilir. Onun İçin bir an önce aşağıdaki müdahaleler yapılarak solunum
yolu açılmaya çalışılır. Yabancı cismin
Çikanlmasmdan sonra, gerekirse ağızdan ağıza
solunum yapılır.
1. Hasta ayakta dururken arka tarafa geçilip, bir
ellekanundantutulur.Hastayı biraz öne eğipsııtına,
kürek kemikleri arasma el ayasıyla dört kez kuvvetlice vurulur. (Yukandaki şekil)
2.Eğerhastaayakta ise veyaoturuyorsa; hastanın
arkasında durulur, kollar onun beline dolanır. Bir yumruk öbür elle tutularak hastamn göğüs kemiği
ile göbeği arasma yerleştirilir. Yumruk hastamn
midesi üzerinde yukanya doğru çabuk hareketlerle
birkaç defa bastınhp bırakılır.
3. Hasta uzanmışsa, hasta sırtüstü yatınhp
bacaklarının üzerine dizler kenarda kalacak şekilde
oturulur. Bir elin ayası hastanın göğüs kemiği ile göbeği arasına yerleştirilir. Diğer el de onun üzerine
konur. Eller, hastamn midesi hizasında yukanya
doğru birkaç defa hızla bastınlıı.
4. Yabancı cisim çıktıktan sonra solunum yolu açık tutulur. Solunum halâ başlamamışsa ağızdan
ağıza sun’î solunuma başlanır.
b. ÇOCUKLARDA:
1٠ Çocuk elle göğsünden tutulup kolun üzerine
yatınhr. Kürek kemikleri arasma ele dört kez
vurulur.
2. Bir sandalye üzerine oturulur. Çocuk bacağm
üstüne yatırılıp, başı bacakların arasına sarkıtılır.
Sırtına elle birkaç defa kuvvetlice vurulur.
3. Çocuk omuza alımr, başı ön tarafta aşağı doğru
sarkıtılır. Sol elle kollarından tutulurken, sağ elle bir kaç defa çocuğun Sirtma kuvvetlice vurulur.
4. Küçük çocuk ayaklanndan tutulup baş aşağı
sarkıtılır. Diğer elle sirtma dört kez vurulur.
5. Küçük çocuk bir elle göğsünden tutularak baş aşağı sarkıtılır. Diğer elle sırtından bastmhr.
BURUNDA YABANCI cisimler
Küçük çocuklarda nohut, boncuk, düğme, kuru
fasulye, kum, silgi gibi şeyler burna kaçabilir.
Küçük cisimler sümkürtülmekle çıkarılır.
Büyükçe olan yuvarlak cisimler, pensle almak İçin uğraşihrsa daha yukarılara kaçabilir; gırtlağa
düşerek solunum yolu tıkanmasına sebep olabilir.
Burundakalanbircisim,çocuk uyurkenaym şekilde
gırtlağa düşebilir.
Nohut gibi İçine su alabilen maddeler ise burun
İçinde zamanla şişerek kokuya ve infeksiyona sebep
olurlar.Obakımdan bir an önce birdoktora götürülüp
çıkartılmalıdır.
Doktora götürme imkânı olmayan durumlarda,
ucu u şeklinde eğilmiş bir telle cismin arkasına
ulaşıp yuvarlayarak dışan çıkarmak denenebilir.
II DOLAŞIM sistemi
i IIP DUASI
Kalp durması, ağır ve ciddi kalp hastalıklarının
veya öldürücü hastalıklann son anında ortaya çıkan
kaçınılmaz bir sondur. Fakatbazan—kalbibesleyen
damardaki tıkanma, solunumun durması, elektrik
çarpması... gibi— beklenmedik bir anda ortaya
çıkabilir. 0 anda derhal müdahale imkânı
bulunabilirse hasta kurtulurvetekrarnormal hayata
döner.
Kalp durması 4 dakikayı geçtiği takdirde beyinde
tamir edilemeyecek hasarlar meydana gelir.
Kalp lasajı (Dışarıdan):
1. Hasta yere sırtüstü yatırılır. Baş alçak, ayaklar
yüksekte olmalıdır. Yumuşak yatakta masaj
yapılamaz.
2. Masajı yapacak kimse hastanın sağ t araba
diz çöker. Bir elin aya kısmım göğüs kemiğinin alt kısmma koyar. Diğer eli de onun üstüne bastmr.
Dirsekler gergin tutulur ve bütün gövde ağırlığı
verilerek bastmhp bırakılır. Dakikada 60 defa bastmhr. Her bastırmada göğüs kemiğinin altucu 3-
4 cm kadar inip ؟ikmalidir. Bu esnada kaburga
kırılabilir. Küçük çocuklarda göğüs kemiği ortasma
sadece parmaklarla bastınlmahdır.
3. Masaj esnasında bağırarak bir yardımcı
çağırmahdır.Ağızdan ağıza sun’îsolunum yaptıracak
bir yardımcı temin edilemezse, her 15 masajda bir 2
3 defa ağızdan ağıza solunum yaptmlmahdır.
4. Sun’î solunum yaptıracak kimse varsa, hastanm
öbür tarafına geçerek ağızdan ağıza sun’î solunuma
başlar. Bu sefer 5 kalb masajı yapıldıktan sonra,
yardımcı arkadaş 1 kez ağızdan ağıza solunum
yaptırır. Sonu؟ olarak dakikada 60 kalp masajına
karşılık 12 kez solunum yaptmlmış olur.
5. Üçüncü bir kimse varsa, o da hastanm
bacaklarım yukan kaldırarak kalbe giden kan miktanm artım.
Bu işlemlere gözbebeği küçülünceye, nabız
alınıncaya ve hastanın rengi düzelinceye kadar
devam edilir. Kalp tekrar çalışmaya başlayınca,
hastayı sarsmadan, nazik bir şekilde hastaneye
götürmelidir.
B. GOG AGRISI (ANGINA PECTORIS)
- Koroner hastalığı olan kimselerde görülür. Kalp
kasını besleyen damarlardan birinin spazmına
(büzülmesine) bağlı olarak yeteri kadar oksijen
gidememesi sonucu ortaya çıkan bir ağndır. Ağn
göğüs kemiğinin arkasında, baskı ve sıkıştırma
tarzında hissedilir. Genelliklesolkola,omuza, dirseğe
yayılır. Sırta, boyna, solçeneye, dişe ve mide bölgesine
de yayılabilir.
Daha çok hasta yorulduğu zaman, yokuş veya
merdiven çıkarken,heyecanlandığızaman,üzüldüğü
zaman ağn nöbeti gelir.
Göğüs Ağrısında ilyardım:
1. Hasta olduğu yerde durursa, dinlenirse ağrı birkaç dakikada geçer. 10 dakikadan fazla sürmesi
nadirdir.
2. Hastanın dili altma koronor dolaşımı
düzenleyici bir ilâç verilir. (Trinitrin, îsordil 5 mg, Sorbidvs.)Hasta dahaonce de boylenobetler geçirdiği
İçin, yanmda bu ilaçlardan birisi genellikle vardır.
3. Paniğe kapılmadan ağnnın geçmesi beklenir.
Bazan dilaltı hapını birkaç kez vermek gerekebilir.
Yarim saate kadar geçmeyen ağrılarda kalp krizi
(infarktüs) düşünülür, doktor çağnhr.
c. KALP KRİZİ (MYOKARD İNFARKTÜSİİ)
Kalbi besleyen koroner damarlann uzun süre büzülü kalması veya tıkanması sonucunda, kalp kası o bölgede kansız ve oksijensiz kahnca kalp krizinden bahsedihr. .
1. Göğüs kemiğinin arkasında, baskive sıkıştırma
tarzmda ağn hissedilir. Ağn çok şiddetlidir ve ölüm
korkusuyla birliktedir. Genelle sol kola, omuza,
dirseğe yayılır. Sırta, boyna, sol çeneye, dişe ve mide
bölgesine de yayılabilir.
2. Hastanın rengi solar, alnmda iri ter damlaları . belirir. Sonra bütün ■vücudunu soğuk bir ter kaplar
(Ecel teri).
3. Bulantı ve kusma hemen her vakada vardır.
Kalp Krizinde ilkyardım:
1. Hasta sırtüstü yatırılır. Nefes darlığı olursa
başı ve göğsü yükseltilir, yan oturur duruma getirilir.
2. Dilaltı hapı verilir.
3. Doktor çağınhr. .
4. Doktor yoksa, sarsmadan sedye ile hastaneye
götürülür.
III. KANAMALAR
Vücuddaki ana kan damarlanndan birinin
kanaması son derece tehlikelidir. Bir litrelik kan kaybı, şokun orta derecede belirtilerini; iki litrelik
kayıp, vücudu ؟ok tehlikeli duruma sokacak şiddetli
bir şok halini ortaya çıkarır, üç litrelik kayıp ise genellikle öldürücüdür.
Olağanüstü durumlarda ve savaşta, ciddi
kanamalar acil olarak kontrol altma ahnmahdır. Aksi halde yaralılar kaybedilebilir.
د DIŞ KANAMALAR
1. Atardamar Kanamaları:
Kan kalpten, atardamar denilen damarlarla
vücudun her tarafma gönderilir. Atardamarlar
genellikle kaslann altmda, İç kısımlarda bulunurlar.
Ancak, hareketli eklemlerin İç kısımlarında — koltukaltında, dirseğin İç kısmında, kasıkta, dizin
alt kısmmda— yüzeye yakm seyrederler.
Bir atardamar kesildiğinde, kalp atışlanmn
ritmine uygun olarak belirli hşkırmalarla veya darbeler şeklinde bu yaradan parlak kırmızı kan akar.
Büyükçe bir atardamar hasar görürse, oldukça
büyük miktarda kan, kısa bir zaman İçinde
kaybedilebilir. Bunun İçin, atardamar kanamalan
en tehlikeli kanamalardır. Acilen kontrol altma
alınmazsa öldürücü olabilirler.
2. Toplardalar Kanamaları: -
Toplardamarlar, vücudun her tarafında
kullamlan kani kalbe taşırlar. Genellikle yüzeye
yakm seyrederler.
Bir toplardamar kesildiğinde,koyu kırmızı renkte,
atardamar kanamasma göre yavaş akan bir kanama
olur. Toplardamarlardaki kan basmel, atardamarlara
göre çok daha düşüktür. Yine de fazla miktarda kan kaybı olabilir. Fakat atardamarlara göre daha kolay
kontrol altma almırlar.
3. Kılcaldamar Kanamaları:
Kılcaldamarlar, atardamarlarla toplardamarlan
birleştiren ince damarlardır.
Kılcaldamarlara ait kanamalar, küçük
kesiklerden ve sıyrıklardan meydana gelir. Kan bu yaralardan yavaş yavaş ve sızarak akar. Akan kan fazla değildir. Kolay kontrol altma almırlar.
Genellikle kan pıhtılaşır ve kanama kendiliğinden
durur.
a. Direkt Basınç Uygulanması:
1. Her türlü dış yara kanamasında yapılacak ilk İşlem, yara üzerine basınç uygulamaktır. Basınç
uygulaması, önce parmak veya elle direkt olarak
kanama yeri üzerine bastırılmak suretiyle yapılır.
Eğer varsa steril bir gazlı bez, yoksa temiz bir bez veya kumaş parçası kullanmak suretiyle de basınç
uygulaması yapılabilir. .
Direkt basınç uygulaması kanama duruncaya
kadar devam etmelidir. Yanm saatlik bir uygulama
genellikle yeterlidir.
2. Yarim saat devamh basınç uygulandığı halde
kanama durmamışsa, basınç sargısı yapılır. Basınç
sargısı yaramn üzerine direkt olarak tatbik edilen ve sıkıca sarılmış bir bandajla tutturulan bir sargıdır.
Normal pansuman bandajmdan daha sıkıdır. Fakat
kan dolaşımını engelleyecek kadar da sıkı olmamalıdır.
Basınç sargısı bir iki gün yerinde bırakılır.
Kanamanın durumu ve sargmm dolaşımı aksatıp
aksatmadığı devamlı kontrol edilir.
b. Yukarıya Kaldırma:
Yarak kol veya bacağı, mümkün olduğu kadar
kalp hizasının üzerine kaldırmak, kanin kalbe geri
donesine yardim eder ve yaradaki kan basmam
düşürerek, kan kaybım azaltır. Fakat bu uygulama
tek başına kanamayı durdurmaya yetmez. Bunun
İçin direkt basmçla beraber uygulan.
c. Turnike Uygulanması:
Kanama yerine uygulanan direkt basınç ve yukanyakaldırmauygulamalannarağmenkanama
durdurulamamışsa, ozaman turnike uygulanmasına
baş vurulur. Nadiren ihtiyaç olur.
Turnike kol veya bacağm üst kısmınajarah alan ile kalp arasına uygulanır. Kolda dirsekle omuz
arasında, bacakta dizle kalça arasmda tek kemik
olduğu İçin, sıkıştırarak dolaşımı engellemek
mümkündür. Bununiçm bir kayış, ipveyabezparçası,
kol veya bacağın etrafina sanlır; arasma bir sopa
yerleştirilip çevirmek suretiyle kan akımını
durduracak kadar sıkılır.
Çözülmeyi engellemek İçin sopamn bir ucu da o organa bağlamr.Daha sonra yara temizlenip sanhr.
15-20 dakikada bir turnike gevşetilip dokularm
kansız kalması önlenmeye çalışılır.
Turnike atardamardaki kan akımını durduracak
kadar sıkı olmazsa, yalmz toplardamar dolaşımına
engel olduğu İçin kanamayı daha da artırabilir.
Aynca,ilgih yerlerdeki sinirlerde ve dokularda tamir
edilemez hasarlara sebep olabileceği İçin, gereksiz
yere uygulanmamalıdır.
B. İÇ KANAMALAR
Yaralanmaya veya bir hastalığa bağlı olarak,
organlardaki kamn damar dışına çıkıp organ veya
vücut boşluklanmniçine akmasmaiçkanama denir.
Dalak,karaciğerve böbrekler düşme ve çarpmalar
sonucu yırtılabilir. Karm boşluğuna kanama olur. Dış gebelikteyineyırtılmasonucukarmiçinekanama
olur. .
Sindirim yolunda ülserlere ve tümörlere bağlı
kanamalar olabilir. Yemek borusu, mide ve onikiparmak barsağı ile ilgili kanamalarda kan kusma (hematemez) görülebilir. Büyük abdestin
rengi hazmolmuş kandan dolayı siyahtır (melena).
Kahnbarsakkanamalannda dışkı ile kanşık kırmızı
kan gelir. .
Akciğerin tüberkülozunda ve tümörlerinde
solunum yoluna kanama olabilir. Balgamla beraber
kan tükürülür• (hemoptizi). L
Bobrel ve idrar yollarından taşa veya
iltihaplarabağli olarak kanamalar olabilir.
Kanama hızh ve fazla ٠ miktarda olursa hasta
fenalık duyar, solar ve soğuk ter dobeye başlar.
Tansiyon düşer, nabız gittikçe hızlamr ve küçülür
(filiformnabız).Derhal kan verilmezse şoka girebilir.
Onun İçin hasta başı aşağıda yatmlarak, sedye ile acilen hastaneye götürülmelidir.
BAZI KANAMALAR
1. BASUR MEMELERİNİN KANAMASI
Basur memeleri (hemoroidler) ٠ makad
bölgesindeki küçük toplardamarların şişmesiyle
oluşur, iltihaplanmalar olduğunda ağrılıdır.
Kanamalar olabilir. Kanama olduğu zaman:
1. Sırtüstü yatıp istirahat edüirç'kalça ve bacaklar
yüksekte tutulur.
2. Dayamlabilecek kadar sıcaklıkta suyla
doldurulmuş bir kabm İçine oturulur; soguyuncaya
kadar beklenir. Bu uygulama günde iki üç defa tekrarlanır.
3. Makat bölgesine bir havluya sarılmış Sicak
termofor, tuğla veya ütü uygulanabilir.
4. Tuvalette uzun süre oturulup ıkınılmaması
tenbih edilir. Soğukmevsimlerdetaharetlenmekiçin
sicak su kullanması ve kurulanması tavsiye edilir.
5. Şikâyetler devam ediyorsa doktora gidilir.
2. BURUN KANAMASI (EPISTAKSİS)
؟ok sik rastlanan ve acilmüdahalegerektiren bir burun hastahğıdır. üç bolümde inceleyebihriz:
a. Burnun kendi hastalıklarına bağlı olan
kanamalar: -
Gelişme çağındaki çocuklarda ve gençlerde sik görülür. Burnun aşağı ön kısmındaki damarh
alandan (Little sahası) kanama olur. Sik sik tekrarlasa da tehlikesizdir. Bunun dışında burun
boşluklanndaki tümörlerde de kanama olabilir.
b. Genel hastalıkların seyri esnasında
görülen burun kanamaları:
Damar sistemi hastalan sonucunda oluşan
tansiyon yiiksekliğinebağholarakburun kanamalan
görülebilir.
Kan hastahklannda ve karaciğer hastahklannda,
pıhtılaşmayla ilgili maddelerin eksiğine bağh
olarak burun kanamaları görülebilir.
Çeşitli infeksiyon hastalıklarında,
zehirlenmelerde; havacı ve dahcilarda ani basınç
değişikliklerine bağlı olarak burun kanamalan
görülebilir.
c. Travmalara bağlı burun kanamalan:
Burna isabeteden çarpma ve vurmalar sonucunda,
burun İçinin yırtılmasına bağlı olarak kanamalar
görülür. .
IH KANAMASINDA İLKYARDIM
l.Enbasitşekil, burun kanatlannımn iki parmak
arasma alınıp, 8-10 dakika sıkıca tutulmasıdır. Bu uygulama burnun aşağı ön kısmından olan kanamalarda etkilidir.
2٠ Hasta başı arkaya eğilmiş olarak dikbir şekilde
oturtulur.
3. Burun köküne, boyna bir beze sanlmış buz tatbik edilmesi faydah olabilir.
4. Kanama durmuyorsa, burun kanamasma sebep
olan genel hastalıklar da düşünülerek doktora
götürülür.Kamıı solunum yoluna kaçmasını önlemek
İçin, hasta yan yatırılaraktaşınır. .
5. Doktora götürme imkânı yoksa, burna tampon
uygulanabilir. Bununiçin2-3 cm genişliğinde, 30 cm uzunluğunda gazlı bez alınır Tuzlu suda 10 dakika
kaynatıhr.Vazelin sürülüp arkadan öne doğru burun boşluğuna sıkıca yerleştirilir. Kanayan damar
üzerine yeteri kadar basınç uygulanabilmesi İçin, diğer burun deliğine de tampon uygulanır. Tampon
en fazla 48 saat yerinde tutulabilir.
3. DÜŞÜK TEHDİDİNDE İLKYARDIM
Hamileliğin ilk yirmi haftasmda düşmeye,
çarpmaya veya başka sebeplere bağh olarak kanama
başlayabilir. Bununla beraber belde, kanndaağnlar
vardır. Böyle bir durumda:
1. Hastaya kesin yatak istirahati yaptınhr.
Dizlerini dikip sırtüstü yatması sağlanır. -
2. Hasta psikolojikbakımdan rahatlatılır, paniğe kapılmaması sağlanır.
3. Cinsel perhiz uygulanır.
Bu tedbirlerle hastanın şikâyetleri azalmazsa, - sedye ile sarsmadan hastaneye götürülür.
IV٠T،İH
Çesitli sebeplere bağlı olarak vücut dokularının
bütünlüğünün bozulmasına yara denir. Kapalı veya
açık olabilir.
A. KAPALI YARALAR
l.Hematom:
ÇarpmaVe vurmalara bağlı olarak deri altmda
kitle teşkil edecek şekilde kan birikmesine denir.
2. Ekimoz: .
Çarpma ve vurmalarabağbolar ak kanamaolmuş
ve bu kan dokular İçine sırsız olarak dağılmışsa , ekimozdan bahsedilir.
3. Bûl: i
Yanma, vurma gibi sebeplere bağlı olarak derinin
üst tabakaları arasında SIVI toplanmasıdır. '
B. AÇIK YARALAR
1. Sıyrık şeklinde yara:
Çok zaman sürtünme sonucu oluşan, derinin üst tabakalarım İçine alan yüzeysel bir yaradır.
Kılcaldamar kanaması vardır. Yara yüzeyi temiz
değildir, iltihaplanma olabilir.
2. Kesik şeklinde yara:
Kesici cisimlerle oluşan, kenarlan düzgün bir yaradır. Genellikle temizdir. Yaranın derinliğine
bağlı olarak fazla kanama olabilir.
3. Yırtık şeklinde yara:
Keskin kenarlı olmayan cisimlerle oluşan bir yaradır. Kenarlan düzensizdir.
4. Delik şeklinde yara:
i؟ organlara kadar uzanan delici cisimlerle
meydana getirilmiş olan bir yaradır, i؟ kanamalara
ve iltihaplanmalara sebep olur. Kanamayı
arttırmamak İçin delici cisim duruyorsa, hastaneye
gidinceye kadar Çikanlmaz. Şoku ve kanamayı
önleyici tedbirler ahnir.
' 5. Ezik şeklinde yara: ٠
Ağır bir darbe, çarpma, sıkışma gibi sebeplerle
dokuların ezilmesi sonucu oluşan yaradır.
iltihaplanma tehlikesi büyüktür.
6. Ateşli silah yarası:
Ateşli silahlardan Çikanmermilerle veya patlamış
bomba parçalan (şarapnel) ile oluşan yaradır.
Merminin çıkış deliği giriş deliğinden büyüktür.
: iltihaplanma ihtimali fazladır. Şarapnelyarasıdaha
ر büyüktür.
7. Isırık yarası:
insan ve hayvanların ısırmasıyla oluşur,
iltihaplanma tehlikesi büyüktür. Kuduz ve tetanoz
ihtimali var dır. Kuduz ve tetanozu önlemek İçin gerekli aşı ve serumlar yapılmalıdır.
AÇIKYARALANMALARDAİLKYARDl:
1. Kanama durdurulmaya çahşıhr.Yaranın yerine
ve derinliğine göre direkt basınç uygulanabilir. Yarah
organ yukan kaldınhr. Kanama durdumlanuyorsa
—özellikle kol ve bacak kopmalarında— turnike
tatbik edihr.
2. Yar ah hasta yatırılır. Boylece kan kaybma,
ağrıya veya kan görmeye bağlı olarak hastanın
tansiyon düşmesi sonucu bayılması önlenmeye
<٠ çalışılır. -
3. Once yaranın etrafı su ve sabunla temizlenir.
Sonra, yaranm temizliğine bakılır. Toz toprak gibi yabancı maddeleri gidermek İçin varsa serum
fizyolojik ile, yoksakaynamış soğumuş suileyıkamr.
4. Yara üzerine oksijenli su, tentürdiyot gibi antiseptik Sivdar dökülmez. Çünkü, yarayı daha da derinleştirirler ve iyileşmeyi geciktirirler.
5٠ Yara İçinde görülen mermi, şarapnel, kemik
parçalan gibi cisimler çıkartılmaz. Aksi halde
durdurulamayan kanamalara sebep olunabilir.
6. Yaranm üzerine varsa steril (mikropsuz) bir pansuman (gazlı bez, ped), yoksa temiz bir kumaş katlanarak konur, üzeri sargı bezi ile sanhr.
7. Yaralanmış bölge üzerine havluya sanlmış
buz torbası konulabilir. Bu uygulama şişlik, kanama
ve ağnyı azaltır.
8. Büyük, derin veya delici yar alanmalarmutlaka
doktora götürülmelidir.
9. ntihaplanmayı (enfeksiyon) önlemek İçin hergün pansuman yapılır. Yara yerinde kızankhk,
şişlik, ağn olması, ISI artması iltihap behrtisidir.
Antibiyotik ve ağn kesici kullanmak gerekir. Böyle
bir durumda hasta doktora götürülmelidir.
c. DELİCİ KARIN YARALANMALARI
Kann bölgesi birkaç katkastabakasiile örtülüdür,
ide, barsaklar, karaciğer, safra kesesi, dalak,
pankreas, idrar kesesi ve idrar yollan karin İçinde
bulunur. Bu organlann yaralanmalan kanamalara
ve kann İçini döşeyen zann (periton’un) tehlikeli
iltihaplanmalarına yol açabilirler. Bu yaralanmalar
en çok bıçak, kama, ŞİŞ gibi delici cisimlerle ve ateşli
silahlarla olmaktadır.
Delici Kann Yaralanmalarında ilkyardım:
1. Hasta sırtüstü yatırılır, dizleri dikilir; boylece
kann kaslanmn gevşemesi sağlanmış olur. Dizlerin
dikili kalması İçin altma bir şeyler konur. Başı biraz
yükseltilir. Sedye ile taşınır.
2. Yaranın üzeri, mikropsuz(steril) bir pansuman
veya temiz bir bezle kapatıhr. Hafif basınç yapacak
şekilde sanhr.
3. Kann yaralanması sonucunda eğer barsaklar
dışan çıkmışsa, kesinlikle İçeri sokulmaz. Olduğu
gibi kann üzerinde bırakıhp, steril bir gazh bezle
veya temiz bir bezle örtülür. Kurumayı önlemek İçin kaynatılıp soğutulmuş su ile ıslatılır, üzerinden çok sıkı olmayacak şekilde sanhr.
4. Yaralıya ağızdan hiçbir şey verilmez. Agn
kesici İlaç verilmez. ‘
5. Kanniçineniifuz eden kann yaralanmalarında
yaralılar hiç bekletilmeden, acil olarak hastaneye
gönderilmelidir.
V.KARIN AĞRILARI
Şiddetli ve birdenbire başlayan kann ağnlan
hasta b aklindan önemlidir. Bunların bir kısmında
acil cerrahi müdahale gerekebilir. Bir kısmmda ise tıbbî tedavi yeterlidir.
A. ACİL AMELİYAT GEREKTİREN Kil
AĞRILARI:
1. iide veya Onikiparmak Barsağı ülseri
Delinmesi (Peptik Ulser Perforasyonu):
Mide bölgesinde çok şiddetli ve sürekli bir ağrı vardır. Krsa sürede bütün karma yayihr. Kann tahta
gibi sertve çöküktür (Kayık kann). Hasta hareketsiz
yatmakta ve bağırmaktadır.
Erken olarak kusmalar başlar, ilk saatlerde terleme var dır. Soluk, çökük ve gergin bir yüz görünümüvardır. Burun sivrilmiştirCHipokrat yüzü).
Sedye ile, rahat edebileceği bir şekilde yatmlarak
acilen hastaneye götürülmelidir.
2. ince Barsak Tıkanması (ileus):
Çeşitli sebeplere bağlı olarak ortaya çıkabilir.
Göbek çevresinde şiddetli, zaman zaman şiddeti
azalıp çoğalan (kolik tarzında) bir ağn vardır. Ağn iki üç dakikada bir gelir. Zamanla kann İÇİ zan iltihaplanınca, sürekli hale gelir.
Kusma erkenbir belirtidir. Kısa aralıklarla bol ve püskürerekkusulur. önce midedeki maddeler, sonra
onikiparmak karsağındaki safralı sıvılar kusulur.
Daha sonra incebarsaktaki maddeler kusulur.
Barsak hareketlerinde artma görülür. Karin
üzerinden görülebilir ve gürültüsü duyulabilir,
ilerlemiş vak’alarda yavaşlar ve kaybolur.
Hasta büyük abdestiniyapamazvegaz çıkaramaz.
Sedyeile,rahatedebilecegi bir şekilde yatırılarak,
acilen hastaneye götürülmelidir.
3. Akut Apandisit:
Çocuklarda ve gençlerde sik rastlanır,
incebarsaklakahnbarsağmbirleştiği yerde bulunan
10-12 cm uzunluktaki korbarsağm iltihabıdır.
Önceleri göbek çevresinde şiddeti azahp çoğalan
(kolik tarzında) ağnlar duyulur. Fakat elle muayene
edihrse karnin sağ alt bölgesi hassas bulunur.
Bulantı, kusma vardır. ٠
Daha sonralan iltihap karm İÇİ zanna yayihnca
ağn karnin sağ alt bölümüne yerleşir. Oriya
bastmnca ağn artar. Bastmp aniden bırakılınca
daha fazla ağn duyulur. Kann kaslan tahta gibi gerginleşir.Kusmalarşiddetlenir.Ateşyükselir.Ağn
sağ bacağa doğru yayılır.
Ağnlı bölgeye havluya sarılı buz torbası koyup,
sedye ile acilen hastaneye götürülmelidir.
B. ACİL AMELİYAT GEREKTİRMEYEN
KARIN AĞRILARI: -
1. Safra Koligi:
Genellikle kırk yaşını aşmış şişman kadınlarda
görülür. Ağrının nedeni, safra kesesi veya safra
yollarındaki taştır.
Çok zaman gece başlar. Şiddetli, kolik tarzında
(şiddeti azalıp çoğalan) bir ağrıdır. Karnin sağ üst bölümünde,kaburgakenannda hissedilir. Sırta, sağ omuza vurabilir. Bulantı ve kusma vardır.
Elle muayene edilirse safra kesesi bölgesinde
ağrı ve kaslarda gerginlikvardır. Sağ kaburga üzerine
yumrukla vurma, şiddetli ağnya neden olur. .
Hastaya ağn kesici ilâç verilebilir (Baralgin,
Novalgin).
Tekrarlayan ağrılarda, hasta hastaneye
götürülür. Uygun bir zamanda ameliyatla taş alınır.
2. Peptik Ülser Koliği:
Mide ve oniki parmak barsağı ülserlerinde bazan
çok şiddetli ağn görülebilir. Ağnnın yeri mide
bölgesidir (karnin üst kısmında, kaburgalar
arasındaki yumuşak bölge). Kusma vardır.
Ağn kesici İlâçlar verilir (Baralgin, Novalgin).
Antiasit (Mucaine, Talcid) verilir. Süt verilebilir.
3. Barsak Koliği:
ince barsak koliğinde göbek çevresinde, kaim
barsak koliginde sol alt kadranda kolik tarzında
şiddetli ağn vardır. Kusmalarla birlikte ishal de vardır. Besin zehirlenmelerinde, zehirlenmelerde ve gastro-enteritlerde görülür.
Ağn kesici İlâçlar verilir (Baralgin, Novalgin).
4. Böbrek Koliği:
Böbrekten idrar kesesine kadar idrar yollannm
herhangibiryerindekitaş, kan pıhtısı vs. tıkanmaya
ve şiddetli ağnya yol açar. Ağn şiddetlidir. Şiddeti azalıp çoğahr (kolik tarzmda). Ağn belde, böbrekler
hizasmda olabilir. Kasığa yayılır. Daha aşağı
bölgedeki taşlarda kasıkta ağn olur, idraryaparken
yanma SIZI olur, idrarm rengi bulanık veya kanlı
olabilir.
Ağn kesici İlâçlar verilir (Baralgin, Novalgin).
Sicak su dolu bir küvete, leğene girmek ağnyı
hafifletir.Ağnyan yere sicak tatbiki de faydaholabilir.
VL YANIKLAR
Isı, elektrik, kimyasal maddeler ve radyoaktif
ışınlarla meydana gelen doku harabiyetine yamk
denir. Bu harabiyetin şiddeti yamk sahasmm
genişliği ve yanığı meydana getiren etkenin devam
süresi ile orantılı olarak artar.
istatistiklere göre yamklann %77 si alev ve patlama nedeniyle, 213 ü su ve diğer sıvılarla
haşlanarak, %5 i ateşle temas ederek, %3 ükimyasal
nedenlerle ve %2 si de diğer sebeplerle meydana
gelir.
üçyaşmaltındaki çocuklar genelliklehaşlanarak
yanarlar, üçle 15 yaş arasındakiler elbiselerinin
alevle tutuşmasından; 15 le 60 yaş arasındakiler
endüstri kaz alan nedeniyle ve 60 yaş üzerindeki
şahıslar ise fenahk geçirme,yatakta sigaraiçmegibi
sebeplerle yanarlar. Aşağı yukan vakaların %80 i evlerde meydana gelir. Harp zamanlannda ise yamklar en çok uçak kazalan, gaz patlamalan, alev makinalan ve bomba patlamaları ile meydana gelir.
د YANIKLARIN SINIFLANDIRILMASI.
a. Derinliğine Göre:
1. Birinci Derece Yanıklar:
Derinin dış tabakalarım ilgilendirenbiryanıktır.
Deri yüzeyi kızarmıştır (eritem). Uzun süre güneşte
kalma hallerinde görülür. Ağrı ve hafifşişme (ödem)
vardır. Ağrı ve yanma hissi genellikle 24 saatte
geçer. Yüzeyelbiryaralanmaolduğuiçin iltihaplanma
(enfeksiyon) görülmez. Deri dökülür ve yara 3 ile 6 gün İçinde iyileşir.
2. ikinci Derecede Yanıklar:
Derinin tamamı etkilenmiştir. Kızarıklığa ek olarak İÇİ su dolu kabarcıklar (vezikül, bul) oluşmuştur. Ağn ve şişme (ödem) oldukça fazladır,
iltihaplanma (enfeksiyon) olabilir, iltihaplanma
olmazsa 14 ile 21 gün İçinde iyileşirler.
3٠ Üçüncü Derecede Yanıklar:
Derinin tamamı ve derialtmdaki dokular yanmış
ve harab olmuştur. Bazan kemiklere kadar
etkilenmiştir. Deri yumuşakhğım ve nemliliğini
kaybetmiş, kösele gibi olmuştur. Kuru ve kömür
rengindedir.
Sinir uçlan da yandığı İçin yarada ağrı ve hassasiyet yoktur. Kendi kendine iyileşme olmaz.
Yamk merkezlerinde ölü dokular temizlendikten sonra, sağlam deri nakli yapılar akortülmek suretiyle
tedavi edilebilirler. .
b. Genişliğine Göre:
3. İÇİ Yanıklar:
Vücut yüzeyinin %5 inden daha az bir kısmını
tutan birinci ve ikinci derecedeki yaraklardır. (Yüzde,
ellerde, ayaklarda ve genital bölgede yamk yoktur.)
1. Orta Yanıklar:
Vücut yüzeyinin %5 le %10 u arasım kapsayan
ikinci derecedeki yanıklarla, vücudun %10 undan az bir kısmını tutan üçüncü derecedeki yanıklardır.
3. Büyük Yanıklar:
Derecesi ne olursa olsun vücud yüzeyinin %10 undan fazlasını İçine alan yanıklardır. Vücut
yüzeyinin %20 sindenfazlasım oluşturan yanıklarda
hayat tehlikeye girmektedir.
B. YANIKLARDA YANIK VÜCUT
YÜZEYİNİN HESAPLANMASI
Yamk vücut yüzeyi Dokuzlar Kaidesi’ne göre hesaplanır. Buna göre, erişkin bir kişide kollannher
biri vücud yüzeyinin %9 unu oluşturur. Her bir bacak %18 ini, gövdenin ön yüzü %18 ini, gövdenin
arkası %18 ini, baş %9 unu, edep bölgesi de %1 ini
oluşturur. Çocuklarda bu oranlar değişiktir.
C.YANIHDAHIDI
1. Elbiseleri yanmakta olan alevler içindeki bir kimse kesinlikle koşmam alıdır. Koşmanın meydana
getirdiği esinti alevi çoğaltır ve alevin yönünü de yukanya, yüze doğru çevirir. Bunun İçin yerde
yuvarlanarak söndürmeye çalışmalıdır. Varsa
battaniyeye sanhp yuvarlanır.
2. Yardim edecek birisi varsa; yanan kimsenin
üzerine elbise, palto, battaniye veya hail örtmelidir.
Boylece yanan yerin hava ile ilgisini keserek
söndürmüş olur. Bu gibi cisimleri örterken de, baş kısmından ayaklanna doğru örtmelidir; boylece alevin yüze gelmesi önlenilmiş olur.
3. Önce baş ve gövde, sonra kol ve bacaklardaki
elbiselerin yanması söndürülür. Elle bastınhp iyice
söndürüldükten sonra örtüler yavaşça kaldmlır.
4. Yanmış olan elbiseler çıkarılır. Deriye yapışan
yerler etrafından kesilir.
5. Büyük yanıklarda hastanın üzeri varsa steril
(mikropsuz), yoksa temiz bir çarşafla örtülür.
Mümkünse çevredekiler yüzlerine maske takip
mikrop kapmasını önlemeye çalışırlar. Acilen
hastaneye götürülür.
6. Küçük yanıklarda yanan yeri su dolu bir kabin
İçine sokmak, yahut temiz musluk suyu altmda
tutmak ağnyı keser.
7. Yanan yerde teşekkül eden İÇİ su dolu kabarcıklar patlatılmaz. Açılmış olan yaraya varsa
steril (mikropsuz) pansuman, yoksa temiz bir bez örtülür. Hastaya ağrı kesici İlaç verilir.
8. Ateş ve ağnda artma olursa doktora götürülür.
' D. ÖZEL YANIKLARDA İLKYARDIM
a. Kimyasal Maddelerle Olan Yanıklar:
Yanığı yapan madde asit veya alkali olduğu
takdirde, yamk bölgesi uzun süre bol su ile yıkamr.
Geniş yanıklarda duş tercih edilir.
b. Katran Yanıklan:
Katran, hemoandaki sıcaklığı ve hem de kimyasal
tahrişi ile yamk yapar. Aynca cilde yapışmış katran çıkartılırken cildi tahrib eder.
Katramn bir an önce ve hastaya ek bir zarar
vermeden çıkartılması İçin, katranh bölge üstüne
15-20 dakika buz tatbik edilir. Bu süre İçinde katran
donup, kabuk şeklinde kendiliğinden yamk
bölgesinden aynhr. Bu şekilde çıkmıyorsa petrolle
eritilerek çıkartıhr. '
c. Güneş Yanıklan: ٠
Sik görülür. Geniş olmasına rağmen birinci
derecede, nadiren ikinci derecede olurlar. Yamk
bölgelere ıslak havlu koyup, vantilatör ile hava
iiflemekveyasoğuk su uygulamak hastayı rahatlatır.
Aynca yamk merhemleri sürülebilir. Ağrı kesici
ilaçlar verilebilir.
d. Elektrik Yanıklan:
Elektrik akimına bağlı yamklar, diğer yamk
türlerinden daha şiddetli olurlar. Yüzeyde görülen
yamk küçük olmasına rağmen, derin dokularda doku
ölümü (nekroz) daha fazladır.
Elektrik çarpması çokzaman dikkatsizlik sonucu,
yüksek voltajh elektrik aklimin yerle temas eden
vücuttan geçmesi sonucu olur.
Elektrik Çarpmasında ilkyardım:
1. Elektrik geçirmeyen bir cisimle —kuru tahta,
sopa, gazete tornan vs.— hastam elektrik teliyle
olan ilişkisi kesilir.
2. Fiş varsa çekilir veya sigorta çıkanlır.
3. Elbisesi yamyorsa su ile söndürülür.
4. Gerekiyorsa sun’î solunum ve kalp masajı
yapılır.
5. Şoka karşı tedbir alınır.
6. Vakit kaybedilmeden en yakm hastaneye
götürülür.
E. YANIK tedavisi
1 .Yetişkinlerde vücudyüzeymin%15iyanmışsa,
çocuklarda ve yaşlılarda vücut yüzeyinin %10 u yanarsa, sıvı kaybından dolayı yamk şoku teşekkül
edebilir. Bunu önlemek İçin hastanede sıvı tedavisi
yapıhr; damar yoluyla çeşitli sıvılar verilir.
2٠ Yaradaki ölü ve kopmuş deri parçalan nazik
bir şekilde' temizlenir. Temizlemede su ve beyaz sabun kullamhr. Kuvvetli antiseptik solüsyonlar
kullanılmaz; yaradaki sağlam dokulan tahriş eder.
3. Yanıkta mücadelesi en güç problem
iltihaplanmadır (enfeksiyon), iltihaplanmayı
önlemek İçin antibiyotikler verilir. Antibiyoti
merhemler uygulamr. Tetanoza karşı tedbir alınır;
aşı veya serumu uygulanır.
4. Yamk yarası, özel olarak hazırlanmış steril
vazelinh gazh bezlerle örtülüp kapah olarak tedavi
edilebilir. Antibiyotikh merhemler kullamhr. Geniş
yanıklarda açık tedavi uygulamr.
5. Yamk iyileştikten sonra oluşan nedbe dokulan
cerrahi metodlarla düzeltilmeye çalışılır. ٠
vn. DONU
Normal vücut ısısı 37 ٥c civarmdadır. Eğer bu ISI 35 ٥c nin altma düşerse donmadan bahsedilir.
Organizmanın uzun müddet soğuk ile karşı
karşıyakalması sonucu daha çokkollarda, bacaklarda
ve sivri organlarda donmalar gelişir. Soğuk ortamın
hava, sıvı veya nemli hava olmasına göre değişik
tipte donmalar meydana gelir. '
A. DONMA ÇEŞİTLERİ .
a. Pelio:
Derinin orta derecede soğuk hava ile nisbeten
kısabirmüddetkarşılaşmasisonucumeydana çıkar.
Okula giden çocuklann parmak, ayak, kulak veya
burunlanmn donması bunun İçin tipik örnektir.
Doku ölümü yoktur. Donmuş kısımlar Sicak yerde
sızlayarak şişer, kızanrvebirmüddetsonranormale
dönerler.
b. immersiyon Bacağı (Sandal Bacağı):
0 ٠c civannda nemli hava veya su İçinde 10-20
saat hareketsiz kalma sonucu ortaya çıkan donmadır.
Kışın batan gemiden sandala İnmiş ve orada 1-2 gün
kaldıktan sonra kurtarılmış olanlarda ye siperde
kalanlarda görülen tipik donma şeklidir. Deride İÇİ su dolu kabarcıklar (büller) teşekkül eder. Ayağın alt uçlarında derine varan doku ölümleri (nekrozlar)
gelişir.
c. Soğuk İşığı: .
10 ٥c veya daha soğuk kuru havada uzunmüddet
bulunma veya daha kısa bir süre hareketsiz kalma
sonucu meydana çıkar. Geniş ve derin doku ölümleri
gelişir. Hasta ısıtıldıktan sonra donan bölge
civarmdaki organlardayaygın sıvı toplanması (ödem)
oluşur.
Donan dokulardaki değişmeler yamkdakine
benzer. Fakat donmalarda ölen veya tahrib olan dokular tahmin edilenden daha azdır. Bunun İçin donma tedavi ve pansumanlarında daha
muhafazakâr davranmak gerekir.
B. DONMAYA KARŞI ALINACAK
TEDBİRLER: .
1. Soğuğa çıkacaklara sıkmayan, gevşek dokumah
ve ısıtma yeteneği fazla olan elbiseler giydirilir.
Sikan ayakkabı, eldiven, kuşak vs. giysilerden
dikkatle kaçımlır.
2. Islanan elbiseler hemen değiştirilir.
Elbiselerdekinem soğukluğu havaya göre daha fazla
iletir. Terleme de ayni şekilde donma telesini
artınr. ' -
3. Rüzgârda soğuk daha etkili olduğu İçin rüzgârdan korunmalı; zorunlu olmadıkça rüzgâr ve fırtınalı zamanlarda yürüyüşe Çikılmamahdır.
4. Soğukta madeni eşyaya değilmez, madenlere
değme zorunluğu kısıtlamr.
5. Soğuktadaima harekethalinde olmaimkânlan
sağlamr.
c. DONMADA İLKYARDIM
1. Hasta oda sıcaklığına alimr.
2. Hastanın sibakta olan eşyaları çıkartılır;
ıslak elbiseleri değiştirilir. Sıcak kuru elbiseler
giydirilir.
3. Donmuşolan kısmı—kolu,bacağı veyahastamn
tamamı— 37-40 ٥c sıcaklıktaki ılık suya konur.
Yahut, ılık hava ile genel vücut ısmması sağlamr.
4. Donan organların karla oğuşturulması, masaj
yapılması kesinie zararhdır. Doku haşarının daha
fazla olmasma sebep olur.
5٠ Deride oluşan kabarcıklar delinmez; mikrop
kaparak iltihaplanmaya yol açabilir.
6. Sıcak şekerli İçecek verilebilir.
7. Ağrı kesici ilâç verilir.
8. Donan organ kalpseviyesininüstündetutular ak hastayaistirahatettirilir. Hastanın üstüneyumuşak
battaniyeler konur.
9. Yanm saat İçinde donan organ normale
dönüşmemişse hastaneye götürülür.
Hastanede hastaya serum verilir, vücudun
ısınması sağlanır, iltihaplanmayı önlemek İçin antibiyotik verilir. Ağrıya ve ortaya çıkacak
bozukluklara karşı gerekli İlâçlar kullamhr.Tetanoz
İçin önlem alınır, ölü dokuların ahnması konusunda
ihtiyatlı hareket edilmekle birlikte gerekli
operasyonlar yapıhr.
VIII. ŞOK
Çeşitli sebeplerle dolaşan kan hacminin
azalmasmabağh olarak, doku seviyesinde dolaşımın
yetersiz hale gelmesi ve hücre düzeyinde oksijen
eksikliği sonucunda ortaya ؟ikan tabloya şok denir.
مه ŞOKUN BELİRTİLERİ
1. Hastanın rengi soluktur. Burnu sivrilmiş,
gözleri çukuruna batış durumdadır.
2. Baygmhk, zihin karışıklığı ve huzursuzluk
vardır. Sorulara zorlukla cevap ahmr.
3. Vücut sıcakhğı düşmüştür. Deri soğuktur.
Kollarda ve bacaklarda yer yer morarmalar görülür.
4. Hasta soğuk soğuk terler. 11ت ter yapışkan bir terdir.
5. Nabız zayıftır ve hızlanmıştır. Güçlükle
alınabilir, (iplik gibi nabız)
6. Kanbasıncı (tansiyon) düşmüştür.
7. Solunum hızlanmıştır. Zorlukla yapılır.
8. Böbreklere yeteri kadar kan gitmediği İçin idrar miktan azalmıştır.
B. ŞOK ÇEŞİTLERİ
a. Hipovoloit şok؛
Kan, plazma veya vücut sıvılarının kaybedilmesi
ile ortaya çıkan bir şoktur.
Sebepleri:
1. İç ve dış kanamalar.
2. Organ yırtılmalan.
3. Yumuşak doku ezilmeleri.
4. Şiddetli kusma ve ishaller.
5. Yanıklar.
b. Endotoksik şok:
Vücudun çeşitli yerlerinde—barsaklarda, böbrek
ve idraryollarmda,kanda,kanniçizannda,yumuş ak dokularda— iltihaplanmaya sebep olan
mikroplardan çıkan zehirli maddelerin
(endotoksinler) oluşturduğu bir şok tablosudur.
. c. Kardiyojenik şok: ■
Kalbin kendisindeki hastalıklara veya kendisini
etkileyen sebeplere bağlı olarak, kam damarlara
pompalama yeteneğinin azalmasıyla ortaya çıkan
bir şok tablosudur.
d. Vazojemk şok:
Kan kaybı olmadığı halde çeşitli sebeplere bağlı'
olarak damarların genişlemesiyle (vazodilatasyon)
ortaya çıkar. Tansiyon aniden düşer. Şok ortaya
çıkar.
Dokularda gerilme, ağn ve korku gibi uyanlar
vazojenik şoka sebep olabilir. Çeşitli allerjik
maddelere karşı gösterilen reaksiyon esnasında da vazojenik şok gelişebilir. ■
c. ŞOKU ÖNLEYİCİ TEDBİRLER
Şoku meydana getiren yaralar ölüme yol açacak kadar ciddi olmasalar bile, şok derhal tedavi
edilmezse ölüme neden olabilir.
Yaralanan bütün insanlar şoka girebilirler. Şoku
önlemek ve kontrol altma almak İçin, yaralanan
kişilerde hangi belirtilerin ortaya çıktığına
bakılmaksızın aşağıdaki tedbirler almmahdır:
1. Yarahmn şuuru yerindeyse, onu sırtüstü bir yere yatırmalı ve ayaklar 15-20 cm yukanya
kaldırılmalıdır.
2. Yar ah bilinçsiz ise, başı yana döndürülmüş
olarak yan veya yüzüstü yatmlmahdır. Boylece
kusma, kanama ve diğer sıvıların boşalması
esnasında hastamn boğulması önlenmiş olur.
3٠ Yarahmn üstü örtülerek veya dışandan ısı uygulayarak vücut ısısı korunmalıdır.
4. Yar ah ıslanmışsa, bütün ıslakgiysilermümkün
olduğu kadar çabuk çıkartılarak, kuru elbiselerle
değiştirilmelidir.
D. ŞOKTA İLKYARDIM
1. Vücut dışına kanamalar durdurulur.
2. Beyne yeteri kadar kan gitmesini sağlamak
İçin bacaklar 90 derece yukan kaldırılır.
3. Hastamn solunumu değerlendirilir, gerekirse
suni solunum yapılır. Solunum yolu açık tutulur.
4. Gerekiyorsa kalp masajı yapılır.
5. Kırık varsa tahta, karton gibi şeylerle tesbit edilerek ağn yapması önlenmeye çahşılır.
6. Hastamn üzeri örtülüp üşümesi önlenmeye
çahşıhr.
7. Sedye ile sarsmadan bir an önce hastaneye
götürülür.
E. ŞOKUN tedavisi
Şok, sebepler göz önünde tutularak tedavi edilir.
Hipovolemik şokta, kaybedilen sıvılar damar
yoluyla yeniden verilmeye çalışılır. Kardiyojenik
şokta kalbi takviye edici tedavi yapılır. Endotoksik
şokta antibiyotik tedavisi uygulanır. Vazojenik
şoklarda damar daraltıcı ilaçlar kullanılır.
Bu tedaviler hastane şartlarında ve doktor
kontrolünde yapılabilir.
IX. mi çim
A. KOLl BACAK KIRIKLARI
Kol ve bacağı biryere çarpan veya darbeye maruz
kalan kimse, kolunu bacağını hareket ettirmek
istediği zaman şiddetli ağn duyuyorsa ve rahat
hareket ettiremiyorsa kırık olabileceği düşünülür.
Kınlan organda kısalma, eğilme gibi belirli bir şekil
bozukluğu vardır. Elle tutulduğunda kırık kemik
uçlarının sürtünmesine bağlı kıtırtı sesi duyulabihr.
Kınlan kemik, deriyi yırtıp dışarıya kadar
çıkmışsa açık kınktanbahsedilir.Mikroplannburaya
yerleşip iltihap yapma tehlikesi vardır.
a. Kol Kmklarmda ilkyardım:
1. Hastaya solunum ve dolaşım sistemiyle ilgili
gerekli ilkyardım yapıhr.
2. Kanama varsa durdurulur, yara pansumam
yapıhr.
3. Kırık olan organ nazikçe muayene edilir. Aksi
halde kırık kemik uçları damar ve sinirlere zarar
verebilir. Şiddetli ağrı şoka yol açabilir.
4. Hastaneye nakletmeden önce kınk kol tesbit
edilir. Tesbit İçin kalın bir karton veya ince tahta
çitalar yeterli olabilir. Kiri kolun iki tarafına konan
bu cisimler sargıbezi, eşarpveya kumaş parçalarıyla
sanhr. Daha sonra başka bir sargıyla vücuda tesbit
edilir. Aynca boyna asılır.
5. Kmk yerin üzerine havluya sarılı buz torbası
konabilir.
6. Kolda bilezik varsa çıkarıhr.
7. Ağrı kesici ilâç verilir.
8. Hastaneye gönderilir.
b. Parmak Mamda ilkyardım:
1. Kırık parmak altma ve üstüne parmak
genişliğinde tahta parçalan konur; üzerinden
flasterle veya sargı beziyle sanhr.
2. Parmakta yüzük varsa çıkanlır. Parmak şiştiği
zaman, yüzük altmda sıkışma olur. Bunun sonucunda
dolaşım bozukluğu ve gangren oluşabihr.
3. Kırık yer üzerine buz konur.
4. Kunk olan elkalpliizasındanyukanda tutulur.
5. Ağrı kesici ilâç verilir.
6. Hastaneye gönderilir.
c. Bacak Kırıklarında ilkyardım: .
1. Hastaya solunum ve dolaşım sistemiyle ilgili
gerekli ilkyardım yapıhr.
2. Kanama varsa durdurulur, yara pansumanı
yapılır.
3. Hastanın pantolonu çıkarılmaya çalışılmaz.
Kırık olan organ nazikçe muayene edilir. Aksi halde
kmkkemik uçlan damar ve sinirlere zarar verebilir. Şiddetli ağn şoka yol açabilir.
4. Hastaneye nakletmeden önce kınkbacak tesbit
edilir. Tesbit İçin tahtalar kullanılır. Kırık organın iki tarafma konan bu cisimler sargı bezi, eşarp veya
kumaş parçalıyla sanlır. Daha sonra sanhmş bacak
sedyeye veya sedye olarak kullanılan tahtalara tesbit edilir.
5. Tesbit İçin tahta bulunamazsa, kırık bacak
sağlam bacağa s anlar ak tesbit edilir.
6. Kırık yerin üzerine havluya sanlı buz torbası
konabilir.
7. Ağn kesici ilâç verilir.
8. Sırtüstü yatar vaziyette sedye ile hastaneye
gönderilir.
d. Ayak Kırıklarda ilkyardım:
1. Hastaya solunum ve dolaşım sistemiyle ilgili
gerekli ilkyardım yapıhr.
2. Kanama varsa durdurulur, yara pansumam
yapıhr.
3. Kare şeklindeyumuşakbiryastıkveyaminderin
ortasına kınlan ayak yerleştir.
4. Yastık veya minderin kenarlan önde birbie
yaklaştmhp, çengelli İğne ile tutturulur. Gerekirse
üzerinden sargı bezi ile de sanlır.
5. Kırık yerin üzerine havluya sanlı buz torbası
konabilir.
6" Ağn kesici ilâç verilir.
7٠ Kınk ayak kalp seviyesinin üstünde tutularak
hastaneye gönderilir.
Çokzaman yüksekten düşme, yıkık altında kalma
veya trafik kazalan sonucunda omurgada kırıklar
teşekkül edebilir. Omurga içinden geçen omirilikte
ezilme ve hasarlar oluşabilir. Bu durum ilgili vücutB. OMURGA
KIRIKLARI
bölümlerinde felçlere sebep olabilir. Onuniçin omurga
kırıkları çok önemlidir.
Omurga kırıklarında ilkyardım:
1. Belinde, boynunda ağrısı olan bir yaralı, çok dikkatli bir şekilde taşınmalı, ayağa
kaldınlmamalıdır.
2. Omurga kırığından şüpheleniliyorsa, yar aliyi yerinden kaldırmadan altma genişçe bir tahta veya
kapı yerleştirilmelidir.
3. Yar alının baş ve boynunun iki tarafina hareket
etmesini önleyecek kum torbası, elbise gibi destekler
konmahdır.
4. Yarah baş, kol, gövde ve bacaklarının muhtelif
yerlerinden geniş sargılarla, altma konulan tahtaya
tesbit edilmelidir.
5. Ağn kesici ilâ؟ verilir.
6. Sarsmadan hastaneye götürülür.
c. BEL AGRISI
Omurgada, omurlar arasmda conta görevi yapan
kıkırdaktan yapılmış diskler vardır. Ağır yük kaldırma, itme, ؟ekme veya düşmeye bağlı olarak bu disklerde ezilme veya kaymalar olabilir. En ؟ok bel bölgesinde görülen böyle bir durum, şiddetli ağnya
yol açar. Hareket etmekle ağn artar. Bacak sinirleri
de belden geldiği İçin bacağı da etkiler (siyatalji).
Bel Ağrısında ilkyardım:
1. Sert bir yerde sırtüstü yatıhr, istirahat edilir.
Yatağm altma tahta konularak bu sertlik temin
edilir.
2. Ayaklann altına sandalye, yastık vs. koyup
kalçalan dik tutmak daha da rahatlatır.
3. Bele sıcak tatbik edilir. Yünlü bir kumaş,
kuşak sıkıca sanlabilir.
4. Mümkün oldukça hareket edilmez, istirahate
devam edilir. Ağır kaldırmaktan son derece sakınılır.
5. Ağn kesici ve kas gevşetici İlâçlar verilir. '
6. Yeteri kadar rahatlama olmuyorsa doktora
götürülür.
D. ÇIKIKLAR
Bir eklemi oluşturan kemiklerden bir veya
birkaçmm yerinden ayrılmasına çıkık denir. Bazan
çıkık sırasında eklem kapsülü de yırtılır. o zaman sik sik tekrarlayan çıkıklara neden olabilir.
Çıkık eklemde ağn, şişlik ve hareket kısıtlılığı
vardır.
Çıkıklarda ilkyardım:
1. Çıkık eklem, yerine konulmaya çalışılmadan
kmkta olduğu gibi tesbit edilir.
2. Şişmeyi önlemek İçin üzerine yarim saat havlu
ile sarılı buz torbası konur.
3. Ağn kesici ilâç verilir.
4. Çıkık eklemkalpseviyesinin üzerinde tutular ak hastaneye gönderilir.
E. BURKULMALAR
Bir eklemin etrafındaki bağlar, eklem kapsülü ve yumuşak dokulann zorlanarak hasar görmesine
burkulma denir.
Burkulma sik olarak, ayak bilek ekleminde
görülür.
Burkulan eklemde ağrı, şişlik, morarma ve hareket güçlüğü vardır. .
Burkulmalarda ilkyardım:
1. Burkulmuş eklem hareket ettirilmez, üzerine
basılmaz.
2. Şişmeyi önlemek İçin üzerine yanm saat havlu
ile sanlı buz torbası konur.
S.Burkulmuşeklemsarkıtılmaz.Kalb seviyesinin
üzerine gelecek şekilde yükseltilir.
4. Elastik sargı ile fazla sıkılmadan sanhr.
5ı Ağrı kesici ilâç verilir.
6٠ Doktora gösterilir.
Fi ezilmeler
Vücudun herhangi bir yerine vurma, çarpma
isabet ettiği zaman veya düşme sonucunda deri, deri altındaki dokular ve kaslar ezilebilir, liflerde
kopmalar olabilir.
Ezilen yerde şişme ve morarma görülür. Ezilme
derecesine göre ağnyayol açar.
Ezilmelerde ilkyardrm:
1. Ezilen yere elastik sargı sanhp, ezik bölge kalp seviyesinden yüksekte tutulur. ٠
2. Havluya sarılmış buz torbası konur.
3ı Ağn kesici ilâç verilir.
4. istirahat ettirilir.
G. HIK VE ÇIKIKLARIN tedavisi
Kırık ve çıkıkların tedavisi İçin önce radyolojik
inceleıe(röntgenfilii)ile kesin teşhis konurlemik
uçlanm yerine getirmek İçin çekme tedavisi
uygulanabilir. Yerine getirildikten sonra yine radyolojik inceleme ile kontrol edilir.
Çokparçalıkınklarda çivileme yapılabilir.Bazan
kemikiçine metal çubuk konur.
Yerine getirilmiş kırık ve çıkıklan tesbit etmek
İçin alçılı sargılar, metal ateller gibi çeşitli malzemeler
kullanılır. Dolaşım bozukluğunu önlemek İçin sanlan
organlann şişmesi önlenmeye çalışılır. Gerektiğinde
sargılar gevşetilir. -
iltihaplanmayı önlemek, yara iyileşmesini
hızlandırmakveağnyigidermekiçin çeşitli tedaviler
uygulanır. '
X. BİLİNÇ KAYIPLARI
د KOMALAR
Uzun süreli bilinç kayıplanna koma denir. Hasta
uykuda gibidir, fakat hiç bir uyan ile uyandınlamaz.
Koma derinleştikçe refleksler kaybolur. Genişlemiş
ve ışığa cevap vermeyen pupillalar, ölümün yafan
olduğunu gösterir.
Beyin kanamalan, beyindeki damar tıkanmalan,
kafa içideki tümörler, beyin ve beyin zan iltihaplan,
kafa travmalan başlıca koma sebepleridir.
Bunların dışında fazla alkol ahnması, kan şekerinin ■ çok yükselmesi veya çok düşmesi,
zehirlenmeler, kandaki Türenin yükselmesi, karaciğer
yetmezliği, donmalar, sıcak çarpması, elektrik
çarpması, sara, kalb krizi ve ağır infeksiyon
hastahklan da koma sebebi olabilirler.
Komada ilk Yardim: ‘
1. Solunum yolu açık tutulur.
2. Gerekirse ağızdan ağıza sun’î solunum yapıhr.
3. Kalp durmuşsa dışandan kalp masajı yapıhr.
' 4. Hasta çevresinden koma sebebi hakkında bilgi ahnmaya çahşıhr.
5. Ambulans çağrılarak en kısa zamanda
hastaneye gönderilir.
B. BAYHIAB
Bayılma (senkop), beyne giden kanin azalmasına
ve beynin oksijensiz kalmasına bağlı olarak ortaya
çıkan fasa süreli ve gelip geçici bir bilinç kaybıdır.
Kan görme, İğne vurunma,fena bir haber,birpatlama
sesi bayılmaya neden olabilir.
Damar sistemindeki aşırı reaksiyon sonucu İç organlann damarlan gevşer, tansiyon düşer, nabız
zayıflar. Birden renk solar, ahnda ter damlaları
belirir. Eller buz kesilir. Bulantı ve kusma
bulunabilir. Kişi artık ayakta duramaz, yere yığılır.
Deri damarlannda büzülme olduğu İçin rengi soluk
ve soğuktur. Yere düşmesiyle beraber beynine yeterli
kan gitmeye başlar ve kendine gelir.
Bayılmalarda ilkyardım:
1. Bayılanbir kimse yere sııtüstüyatınhr, ayaklan
yukan kaldmhr.
2. Etrafındaki kalabalık dağıtılır, rahat nefes
alması saglamr.
3. Gerekirse sun’î solunul ve kalp masajı
uygulanır.
4, Şuuru açıldıktan sonra hemen ayağa
kalbasma İzm verilmez, bir müddet istirahat etmesi
sağlanır.
5. Hasta ve çevresi sakinleştirilir, korkulacak bir şey olmadığı anlatılır.
6. Tekrarlayan bayılmalar oluyorsa, doktora
gönderilir.
c. SARA (EPİLEPSİ) NÖBETİ
Sara nöbeti, beynin dış tabakasından (korteks)
çıkan ve bir sinir grubunuetkileyen elektrik deşarjlan
sonucu ortaya çıkan bir durumdur.Beyinde doğuştan
veya sonradan olan kusurlar, geçirilmiş iltihaplar,
kazalar sara hastahğma sebep olabihrler. Korkular, heyecanlar, uykusuzluk, alkol nöbet gelmesine sebep
olabilir.
Nöbet başlarken önce şuur kaybolur, hasta
bulunduğu yere düşer. Sonra kaslarda kasılmalar
olur. Bacaklar gerilir. Çene itlenir, hasta dilini
ısırabilir. Daha sonra kaslarda çok kısa arahklarla
kasıhp gevşemeler olur. Kısa bir süre nefessiz kahr,
rengi moranr; sonra hırıltılı bir solunum başlar, ağız köpürür. Nöbet bittikten sonra, hasta yarim saat kadar uyur.
Sara Nöbetinde ilkyardım:
1. Hastanın bilinci yerinde olmadığı İçin izdırap
çekmez. Korkacak ve paniğe kapılacak bir durum yoktur.
2. Hasta yüksek bir yerdeyse, düşmesi önlenir. Uygun bir yerde yatıyorsa ayağa kaldmlmaya
çalışılmaz.
3. Mümkünse yan yatırılır, başı yana çevrilir; baş arkaya itilerek boyun gergin tutulur.
4. Çenesini açmaya çalışmak, dişlerinin arasma
bir şeykoymakgereksizdir;dişlerin kırılmasına sebep
olabilir.
5. Sik sik tekrarlayan ve uzun süre devam eden nöbetlerde nöroloji uzmamna götürülür.
S ar ali hastalar hastalıklarının başkaları
tarafından bilinmesini istemezler. Onun İçin nöbet
esnasında hastanm başına toplanan kimseler hasta
uyanmadan dağıtılmalıdır.
Nöbetleri önlemekiçin,doktorun vereceği tedaviye
düzenli olarak devam etmesi sağlanmalıdır.
Nöbetlerin ne zaman geleceği belli olmadığı İçin, sarah hastalann otomobil kullanmalan, denize
girmeleri; üstü açık makina, kaynar su veya ateş bulunan yerlerde çahşmalan önlenmelidir. Çatı,
pencere kenan gibi yerlerde bulunmaları da tehBeli
olabilir.
D. HİSTERİ
Histeri daha çok genç kadınlarda görülen
psikolojik bir rahatsızlıktır. Histeriklerin duygu
dünyasında bir oynaklık ve değişme hali göze çarpar.
Sevgi ve nefret şeklindeki duygu gösterileri aşın ve birinden diğerine kolay geçer şekildedir. Sik sik ağlama gösterir, hemen ardmdan kahkahalarla
gülebilirler. Davranışlarında ve jestlerinde daima
aşınhğa kaçanbir gösteriş havası hakimdir. Herkesin
ilgisini üzerlerine çekmek ister gibi bir havalan
var dır. Yalan söylemeye büyük bir eğilimleri vardır.
Bazan gösteriş İçin intihara teşebbüs edebilirler.
Histeri nöbetinde, hasta birden bire çığlık atarak
ya da ağlayarak kendini yere atar. Elleri çok defa başparmaklan içeriye kıvnk yumruk şekhnde
kasılmış, başı geriye atılmış, vücudu kann tarafi
(hşanya çevrik bir yay şeklini almıştır. Bu arada
beden,kolvebacaklarda düzensiz Çirpınmalarvardır.
Nöbet esnasmda hastada bilinç kaybı yoktur.
Genellikle kalabalıkta gelir. Hastalar kıpırdamnca
her taraflarının şiddetle ağndığmı iddia edebilirler.
Gözlerinin görmediğini iddia edebilirler. Bazan
konuşamaz olurlar. Bulantı ve kusmalar görülebilir.
Boğazına düğüm gibi bir şeyin tıkandığını söylerler
(globus histerikus).
Histeri Krizinde ilkyardım:
!.Nbetçokzamankendiliğindengeçer.Kesinlikle
paniğe kapılmamalıdır. ٠
2. Hastanın başına kalabalığın toplanmasına
engel olunmalıdır.
3. Güzel ve ikna edici sözler söylenerek hasta
sakinleştirilmelidir.
4. Uygun bir zamanda, psikiyatri uzmanma
götürülüp tedavi ettirilmelidir.
Histerinin tedavisinde psikolojik tedavi esastır.
Hastamn yetişme tarzıyla ilgili, çocukluğundan beri şuur altma İttiği kompleksler bilinç düzeyine
çıkartılarak çözümlenmeye çalışılır (psikanaliz).
Sakinleştirici İlâçlar da faydalı olabilir
XI. ISIRIKLAR
Al. İNSAN ISIRIKLARI
GenelHağzaatılan yumruk darbesi esnasında,
dişlerin parmaklara batması sonucu endirekt olarak
meydana gelir. Derine inen ısırıklar kavgalarda,
ümitsiz savunmalarda görülür.
insankendi ağzındaki mikroplarakarşıbağışıktır.
Meselâkendi dilini ısırsa, önemli bir iltihap gelişmez.
Buna karşılık, insamn ağzındaki mikroplar, diğer
insanlar İçin çok zararlıdır, insan !Sinklanndan
sonra hızlı ve tehlikeli iltihaplar gelişir. Isırık deri altma veya daha derin dokulara İndiği takdirde
abseler ve yaygm doku ölümleri (nekroz) teşekkül
eder.
Yara sabunlu su ile birkaç kere yıkanmalı ve mutlaka hastaneye götürülmelidir.
Hastanede gerekli temizlik ve pansuman yapılır.
Tetanoza karşı tedbir ahnir. Uygun antibiyotik
tedavisine başlamr.
B. KÖPEK ISIRIKLARI .
Kopek ısırmalarında kuduz tehlikesi söz konusudur.
Kuduz, sonu daima ölümle biten bir beyin
iltihabıdır. Köpek, kurt, çakal, gibi et yiyen
hayvanlarda görülür. Kuduz mikrobu kuduz
hayvanin salyasında bulunur. Diğer hayvanlara ve insana ısırma ile bulaşır.
Kuduz rmkrobulSirikyerinden beyne siniryoluyla
gider. Hastahğm ortaya çıkma süresi, ısmkyarasının
beyne uzaklığı ve derinliği ile ilgilidir; ortalama 15
70 gündür.
Kuduz kırgınlık, başağnsı, bulantı, kusma, boğaz ağrısı,ateş gibi şikayetlerle başlar. Ateş 2-3 gün devam eder. Hasta sinirli ve korkuludur. Boğaz
kuruluğundan şikâyet eder, fakat çok az su İçer.
Daha sonra kramplar başlar. Yutma güçlüğü
görülür, salyası dışarı akar. Sudan, hava akimından
velşiktankorkar, rahatsızolur. Kaslarda kasılmalar
başlar. Saldırma, ısırma, parçalama, kaçma gibi haller görülür. Bazan felçler görülür. 2,3 gün İçinde
solunum durmasıyla ölür.
Aynca kopek salyasında bulunan iltihap yapıcı
mikroplar yaramn iltihaplanmasına yol açarlar.
Kopek Isırmasında ilkyardım:
1. İşınlan yer sabun ve su ile yrkamr.
2. Kopek yakalanarak gözlem altma alınır, 13 gün karantina uygulamr. Eğer kopek kuduz ise, 48 saat sonra kuduz belirtileri görülmeye başlar. Ağzım
kapatmakta güçlük çeker, salyası akar. Etrafına
saldınr. Gözleri şaşı gibi olur. Sudan korkar.
3. Köpeğin aşılı olup olmadığı araştırılır.
4. Kopek ölürse, köpeğin başı antiseptik solüsyonla
ıslatılmış bir beze s anlar ak laboratuara gönderilir.
5. Kuduza karşı aşı yapılması İçin mutlaka
hastaneye gönderilir.
Hastanede hemen aşıya başlanır. Gözlem
sonucunda ısıranköpeğinkuduzolmadığı anlaşılırsa,
aşıya son verilir. Isıran kopek bulunamamışsa veya
yakalanan kopek kudurmuşsa, aşıya 15-20 gün devam edilir. Isırık yarasımn yerine ve derinliğine
göre, aşının süresi ve miktan ayarlamr.
Tetanoza karşı önlem alınır. Yararun bakımı
yapıhr. .
c. KEDİ ISIRIKLARI
Kedi ısırmalarında da kopek ısırmasmda olduğu
gibi hareket edilir. Mutlaka hastaneye götürülür.
Kuduza ve tetanoza karşı tedbir alınır, aşılama
yapıhr.
D. FARE ISIRIKLARI
Kuduz, tifo, tifus gibi çeşitli hastahklann
bulaşmasıbakımındanönemlidir.Köpekısırmasında
olduğu gibi hareket edilir. Mutlaka hastaneye
• götürülür. Kuduza ve tetanoza karşı tedbir ahmr.
E.Î1ISI11
Dünyadaki 2500 yılan türü içinden 300 kadan
zehirlidir. Memleketimizde engerek ydanlan dışında
diğer zehirli yılanlann zehirleri, yetişkin bir insani
öldürecek kadar etkili değildir.
Yılanlar, canlı hayvanlan yiyerek beslenirler ve yılın bir kısmını uykuda geçirirler. Yumurta ileya da doğurarak çoğalırlar.
Zehirli ydanlarm üst çenelerinde zehir salgılayan
bir çift bez mevcuttur ve üst çene dişlerinden
normaldenfazlabüyümüş iki tanesi, zehirin sokulan
vücut dokularına verilmesini sağlayacak yapıdadır.
Gözün ardında bulunan zehir bezinin kanah, 5 mm kadar olabilen zehirli dişin tabamna açılır. ٠
Yurdumuzda bulunan engerek yılanlarının
ağzmda hareket edebilen iki zelıirli diş bulunur.
Zehirli yılanlann başlan büyükçe ve üçgen
şeklindedir. Boyun dar, gövde kahn, kuyruk küttür.
Gozbebekleri uzunlamasına ve elips şeklindedir.
Derileri parlak renkte ve desenli olup, canlı ve göz alıcı renktedirler.
Zehirsiz yılanlar mat renktedirler. Başlan eli؛ şeklindeolupjbaşlaboyunaymkalmlıktadır.Kuyrui
anüsten sonra yavaş yavaş incelir, kamçı gib uzuncadır. Zehir dişleri yoktur.
Engerek yılanlannm ‘ zehirinin büyük kısmı
hemotoksindir. Kana etki eder. Hücreleri eritir, kanin
pıhtılaşmasına etki eder. Ağrıya, şişme ve deride
renk değişmesine sebep olur. Toksin yayıldıkça,
behrtiler de vücuda yayihr. Hastada boğulma hissi
vardır.
Yılan Sokmasında ilkyardım:
1. Ismlan kişi sırtüstü yatmhr ve hareket
ettirilmez.
2. İşınlan bölge tesbit edilir ve kalp seviyesinin
aşağısında tutulur.
3. Ismlan bacak veya kol, ışınlan yerin
yukarısından toplardamar dolaşımına engel olacak
şekilde bir sargı (turnike) ile sıkılır. Bu amaçla
eşarp, mendil, kravat vs. kullanılabilir.
Turnike her yani saatte bir, bir iki dakika
gev؛ eterek zehirin yavaş yavaş kana karışması
sağ! amr. Boylece az miktardaki zehir kan tarafindan
kola yca etkisiz hale getir.
4 Ismlanyersuilefazlaoğmadanyikamr, zehirin birfe Sil giderilmeye çalışılır.
5, Ismlan yere buz uygulamak faydalı olabilir.
6, Isırık yerinin kesilip emilmesi, ilk yanm saat İçind e faydalı olabilir. Ancak iltihaplanma tehlikesi
vardır. Aynca zellir, ağzındaki çokkiiçiikyaralardan
emen kişinin vücuduna da geçebilir.
7٠Ağnkesicii!âçverih. Sakinleştirmeye çalışılır.
8. Ismlan kişi kesinlikle sarsılmadan ve ışınlan
yer oynatılmadan hastaneye götürülür.
9. Isıran yılan öldürülmüşse, yılamn teşhisi
bakımından o da hastaneye götürülür.
Hastanede hastaya, yılan zehirine karşı
hazırlanmış bağışık serum verilir. Bağışık serum
verilmeden önce hassasiyet testi yapılır.
Tetanoza karşı önleı alınır. Geniş spektrumlu
antibiyotik tedavisi yapılır.
Şoka karşı tedbir ahmr. Gelişen belirtilere göre gerekli tedaviler yapılır.
Yılanlardan Korunma:
1. Yılanlar genellikle insana hücum etmezler;
ancak kendilerim korumaya ؟alışırken insani
sokarlar. Onun İçin yılanlar kovalanmamak ve rahatsız edilmemelidir.
2. Mümkün oldukça yılanlann çok olduğu
bölgeden uzak durulmah; eğer yılanlann ؟ok olduğu
bir bolgedebulunuluyorsa elde bir sopa taşınmalıdır.
3. Yılan sokmalanmn çoğuna kazara bir yılana
basılması sebep olur. Onun İçin zehirli yılanlann
olduğu bölgede mutlaka ayakkabı ve pantolon
giyilmelidir.
4. Yılanlann gizlendikleri yerlere delik, ؟alılık,
nehir kenanndaki oyuklar— çıplak elle temas
edilmemelidir. ’
5. Bir yılan, kafası kesilmeden ve öldüğüne emin
olunmadan ele alınmamalıdır.
6. Yılanlann besinini teşkil eden kemiricilerle
savaş yapılarak, ؟evredeki yılanlar uzaklaştmlmaya
çahşılmahdır. '
7. Bulunulan bölgenin yılanlan hakkmda bilgi edinilmelidir.
FlEP SOKMASI
Akrepler dünyânın Sicak bölgelerinde yaygın
olarakbulunurlar.Ihman iklimlerde bulunan küçük
akreplerin insan İçin fazla zaran yoktur. Tropikal
bölgelerdeki daha büyük türler ağır reaksiyonlar
yapabilirler.
Akrepler gece dolaşan hayvanlardır, örümcek ve çeşitli böcekleri kıskaçlarıyla yakalar, öldürür ve yerler. Gündüz taş, ağaç kabuklan, odunlar gibi çeşitli cisimlerin altma, binalann alt kısımlanna
saklanırlar. Bilhassayağmurlumevsimlerde evlerde ayakkabıların İçine, elbiselerin altma girerler.
Akrebin kuyruğunun ucunda iki zehir kesesi
vardır. Çok hareketli olan kuyruğunun ucundaki
İğnesi ile sokarak zei boşaltır. Akrep zehiri
merkezi sinir sistemine ve kalbe zararlı etki yapar.
Akrep sokmasından sonra, sokulan yerde
kızarıklık, ağn, şişme, yanma hissi ve şiddetli ağn olur. Bir kaç saat sonra uyuşukluk yerleşir. Genel
halsizlik ve aşın duyarlık reaksiyordan görülebilir.
Tükrük bezlerinin s algısı artar. Bulantı, kusma, baş ağnsı, kaslarda kasılmalar ve felçler görülür.
Normalde bütün şikâyetler 24-48 saat İçinde
azalmaya başlar. Nadir olarak solunum felci ve ölüm
görülür.
Akrep Sobasında ilkyardım:
1. Akrep sokan kişi hareket ettirilmez, sokulan
organ kalp seviyesinin aşağısında tesbit edilir.
2. Sokulan yerin yukansmdan toplardamar
dolaşımına engel olacak şekilde bir sargı (turnike)
ile sıkılır. Bu amaçla eşarp, mendil, kravat vs. kullanılabilir.
3. Sokulan yerin üzerine buz tatbik edilir.
4. Sokulan kol veya bacak turnikenin takıldığı
yere kadar buzlu suyun İçine sokulur. Beş dakika
sonra turnike çıkanlıp, buzlu suda iki saatbekletilir.
5. Ağrı kesici ilâç verilir. -
6. Fazla sarsmadan hastaneye götürülür.
Hastanede akrep zehirine karşı hazırlanmış
bağışık serum verilir. Hastamn şikâyetlerine göre gerekli tedaviler yapıhr.
G. mSAYAK SOKMASI
Halk arasmda çıyan da denir. Vücutlanndabirçok
halkalar vardır. Her halkadan bir çift ayak çıkar.
Uzunluğu 26 cm kadar olanlan vardır. Çoğu küçük
ve zararsızdır.
Kırkayaklar karanhk ve nemli yerleri severler.
Geceleri yatakta ya da giyim eşyalarım giyerken
dokrmulunca sokar ve zehirlerler. Hayvanin cam acıdığında ya da hareketine engel olunduğunda
kendisini korumak İçin sokar.
Sokulan yerde ağrı, kızankhk, şişlik meydana
gelir. Anî başlayan ağn bir saat İçinde azahr.
Çoğunlukla zehirlenme şiddetli değildir.Bazılarmda
hafif ateş, başağnsı, bulantı, kusma olur. Çocuklar
İçin tehlikeli olabilir.
Sokulan yere buz tatbik etmek, amonyak veya
karbonat tatbik etmek faydah olur.
1ORUMCEK SOKMASI
Örümcekler İçinde siyah dul örümcek cinsi
zehirlidir. Bütün kıtalann Sicak bölgelerinde
bulunur.
Siyah dul örümcek siyah, kahverengi veya gri küresel karni ve karninin altındaki kum saati
biçimindekikırmızı, tunmcu,san veyabeyaz renkteki
leke ile tamnır. 1-2 cm uzunlukta, 0.6 - 1.3 cm genişliktedir.
Ağım boş oyuklarda, kayaların altmda, uzun sik çalılıklara arasında, oyuk ağaç gövdelerinde; depo,
garaj gibi binalann loş köşelerinde yapar. Küçük
böcek ve sinekleri yiyerek beslenir.
Siyah dul örümcek,normalde yalnızavlanmısınr.
Korkutulur veya indirse saldınr. özellikle dişiler
yumurta kesesini korumak İçin daha saldırgandır.
Örümceğin ısırması çok defa hissedilmez. Isırık
yerinde iki küçuk kınmzı nokta görülebilir ve biraz şişlik olabilir. Zehir sinir sistemine etki eder. On
هذتهة İçinde genel belirtiler ortaya çıkar. Kannda,
bacaklarda, sırtta kramp şeklinde ağrılar olur. Bulantı, terleme, solunum güçlüğüve şokgoriilebilir.
Örümcek Sokasida ilkyardım: '
1. örümceksokan kişi hareketettirilmez, sokulan
organ kalp seviyesinin aşağısında tesbit edilir.
2. Sokulan yerin yukarısından toplardamar
dolaşımına engel olacak şekilde bir sargı (turnike)
ile sıkılır. Bu amaçla eşarp, mendil, kravat vs. kullanılabilir. .
3. Sokulan yerin üzerine buz tatbik edilir.
4٠ Ağrı kesici ilâç verilir.
5. Fazla sarsmadan hastaneye götürülür.
Hastanede örümcek zehirine karşı hazırlanmış
bağışık serum verilir. Hastanın şikâyetlerine göre fferekli tedaviler vamhr.
I. KENE ISIRMASI
Kene ısırmasına, daha çok hayvancılıkla uğraşan
köylerde rastlanır. Kene ısırdığı yerden başını
tamamen deri İçine sokarak kan emer. Bu arada
saldığı salgılarla ve taşıdığı mikroplarla insan İçin zararlı olur. '
Kenenin ısırdığı yer saçlı deride, kulakta, koltuk
altmda ve vucudun kıvrımlı yerlerinde olabilir
Kene Isırmasında ilkyardım: ■
1. Kenenin üzerine yemek yağı, gazyağı veya
tırnak cilâsı sürülür; kenenin nefes alması
engellenerek deriden ayrılması sağlanır. -
2. Elde bunlar yoksa, bir cımbızla tutulup saat yelkovanının aksi yönde döndürülerek çıkarılır. Baş deri İçinde kalırsa iltihaplanmaya sebep olur. ٠
3. İşınlan yer su ve sabunla yıkanır. .
Bal ansı ve bir kısım eşek anlan arka kışımdaki
iğnesini deriye batırarak sokar. Bir kaç dakika sonra
o kışımda ağn olur. Ağrının sebebi iğnenin batması ' j. ARI SOKMASI
değil, boşaltılan zehirdir. Arkasından kızankhk,
şişme meydana gelir. Sokulan yere göre ve sokma
sayısma göre belirtilerin şiddeti değişir. Göz ve ağız bölgelerinde şişme çok fazla olur. Dilden ve ağız içinden sokmuşsa nefes yolunun tıkanmasına sebep
olabilir. “Dilini eşek ansı soksun!” sözü meşhurdur.
Kısa sürede 500 an sokması insan İçin öldürücü
miktarda zehir bırakır. Analarda devamh an soktuğu İçin tolerans gelişir. Alleijik kimselerde
ciddi allerjik reaksiyonlar görülebilir; hatta, ölüme
sebep olabilir.
Al Sokmasında ilkyardım:
l Sokulan yer hareket ettirilmez.
. 2. Sokulan yer üzerine buz konur. -
3. Eğer an ağız içinden sobşsa, ağza buz aldmlarak acilen hastaneye götürülür.
4. Anmn deride kalan İğnesi dokuda kalmışsa
temiz bir toplu İğne ya da bıçak ucu ile Çikanhnp
daha fazla zehirvermesi önlenir, iğnenin dıştaki ucu pens veya parmaklarla sıkıhp Çikanlmak istenirse,
Sikma sonucu dokuya daha fazla zehir gider.
5. Ayni anda çok sayıda an sokmuşsa, acilen
hastaneye götürülür
6. Genel dulum bozulmuşsa veya önceden an sokıasmakarşı duyarlı oldugubiliniyorsa acil olarak
hastaneye götürülür.
ideni HAYVANLARI ISIRIKLARI
Deniz hayvanlan insanlara ısırarak (kopek
haliklan, pirahana) veya sokarak (deniz anası, kaya
balığı) zarar verirler. Pisi balığı, deniz yıldızı ve deniz kestanesi gibi canlılar ise batarak zararverirler.
Deniz hayvanlarına karşı özel bir serum
geliştirilememiştir. Kara hayvanlan ısınklannda
uygulanan genel önlemler burada da uygulanır.
Deniz Hayvanlan Isırıklarında ilkyardım:
1. Yaralı kısım hareket ettirilmez.
2. Yaralı kısma buz tatbik edilir. ٠
3. Hastaneye götürülür.
Hastanede tetanoza karşı önlem alınır.
Antibiyotik■ tedavisi yapılır. Zehirin ortaya çıkan
etkilerine göre tedaviler yapılır.
xn. zehirlenmeler
Genellikle ölüm sebepleri arasmda önemli bir yer tutarlar. Daha çok kaza, bir miktar da intihar kasdi
ile ortaya çıkan acil durumlardır.
Zehirlenmelerin üçte ikisi çocuklarda
görülmektedir. Bunlarm da çoğunluğu 4 yaşın
altındaki erkek çocuklarıdır. Olaylara öğleden sonra
daha sik rastlanmaktadır. Özellikle mutfak, banyo
ve yatak odalan, büyüklerin dikkatsizliği sonucu
çeşitli ilâç, deterjan ve kozmetik maddelerle dolu olduğu İçin daha tehlikelidir.
د ZEHİRLENMELERDE GENEL BELİR-
TİLE1
1. Görülen belirti ve bulgular zehirin cinsine,
viicuda girme yoluna,miktannavezehirlenenkişinin
yaşma göre değişir.
2;Ağızda yanma, özel tad,yutma güçlüğü, bulantı,
kusma, ishal, karm ağnsı, baş ağrısı, baş dönmesi ve terleme görülebilir.
3. Şuurda değişik derecede bozukluk olabilir.
4. Solunum ve dolaşımda bozukluk, yavaşlama,
durma olabilir. Kan basmanda düşme olabilir.
5.1drar miktan az alabilir, hattâ hiççıkmayabilir.
6. Görmede bozukluk, gozbebeklerinde küçülme
görülebilir.
B. ZEHİRLENMELERDE İLKYARDIM
Zehirlenmenin sebebineolursaolsun, bir taraftan
sebep araştırılırken, diğer taraftan da zehirlenmenin
şekli ve yolu göz önünde tutularak zaman
kaybetmeden ilkyardım yapıhr. .
İlkyardıı ana kuralları:
1. Zehiri vücut dışına atmak.
2. Zehiri vücut İçinde zararsız hale getirmek.
3. Zehiri sulandırmak.
a. Ağız ve Sindiril Kanah Yoluyla Olan
Zehirlenmelerde ilkyardım:
1. Zehirin sulanması ve sindirim sisteminden
emiliminin yavaşlaması İçin hastalara süt, yumurta
akı, nişasta solusyonu ve su gibi şeyler İçir.
2. Hastanın boğazına parmak sokularak
kusturulmaya çahşıhr. .
3. Tıbbî kömür verilebilir. Büyüklere 30-40 adet,
çocuklara 20 adet eritilerek İçir.
4. Hastaneye götürülür. Hastanede midesi
yıkanır. Zehirli madde biliniyorsa panzehiri
kullamhr. .
b. Solunum Yoluyla Olan Zehirlenmelerde
nkyardım: ' - -
1. Hasta derhal temiz havaya çıkarılır.
2. Sıkı giyecekler gevşetilir veya çıkarılır.
3. Şuuru yerinde olanlara, temiz havada derin
nefes ahp verdirilir. ٠- 4. Solunum güçlüğü çeke nlere, sun’î solunum
yaptmlır.
5. Hastaya oksijen verilir
6. Acil olarak hastaneye götürülür.
c. Deri TemasıYoluyla Olan Zehirlenmelerde
ilkyardım:
1. Hastanın giyecekleri süratle çıkarıhr.
2. Deri bol su ile yıkanır.
3. Hastaneye götürülür.
d. Zehirli Böcek ve Hayvan Sokmalarında
ilkyardım: (Bir önceki konuda anlatıldı.)
e. Enjeksiyon Yoluyla Verilen Maddelerle
Oluşan Zehirlenmelerde ilkyardım:
Hasta acil olarakhastaneye götürülür. Zerk edilen
madde biliniyorsa karşıtı olan madde uygulamr.
Zehirin vucuttan bir an önce atılması İçin çeşitli
uygulamalaryapılır. Şoka karşı tedbir alınır. Ortaya
çıkan belirtilere göre tedaviler uygulanır.
c. ZEHİRLEMELERİ Ö11 İÇİN
ALINACAK TEDBİRLER '
1, Her türlü zehirli maddeler, çocukların
ulaşamayacağı belirli yerlere konmalıdır.
2. Kullanılması gereken zehirleyici maddeler,
kullanıldıktan sonra kaldırılmalı veya imha
edilmelidir. .
3" İlâçlar, çocukların ulaşamayacağı özel dolaplarda saklanmalıdır.
4. Zehirleyici maddeler gıdalann koyulduğu şişe, bidon, kutu vs. kaplara konulmamalı, kendi özel ambalajı İçinde saklanmalıdır.
5. İlâçlar, doktorun tavsiyesine göre uygun
miktarlarda ve sürelerde kullamlmahdır.
6. intihar amacıyla kullamlabilecek maddelerin
satışı kontrol altmda tutulmahdır.
7. Zehirlenmelerle ilgili olarakkamuoyuyeterince
bilgilendirilmelidir.
لللل parazit HASTALIKLARI
A. UYUZ (GALE)
Uyuz böceğinin (sarcoptes scabiei) yaptığı bir hastahktır. Dünyânın her tarafında, özellikle fakir
ve geri kalmış toplamlarda görülür. Göçmen
kamplan, kışlalar ve yurtlar gibi insanların toplu
olarak bulunduklan yerlerde kolayca yayihr.
Uyuz böceği küçük, oval, 250-450 mikron
büyüklüğünde, gözleri olmayan bir böcektir. Dişi böcek deride oyuk açar, her gün 2-3 mm ilerler.
Sıcakta daha aktif olduğuiçin, hasta yatağma yattığı
zaman daha çok çalışır. Yaşadığı 4-5 hafta boyunca
40-50 kadar yumurta yumurtlar. 10-15 gün İçinde
yumurtalar erişkin hale gelir.
Uyuz böceği insanin ve diğermemelilerin derisinde
irritasyona ve kaşıntıya sebep olur. Böceğin kendisi
veçıkardıklan maddeler deride kızarıklığa veşişmeye
sebep olur, o bölgedeki doku sulanır. Küçük, İÇİ sıvı dolu kesecikler (vezikül) oluşur. Şiddetli kaşıntı
olduğu İçin hasta kaşmirken veziküller yırtılır ve böcekler başka yerlere de taşınır. Yırtılan yerlere
mikroplarm yerleşmesi sonucu iltihaplanmalar
gel lir.
Büyüklerde parmak aralan, bilek, dirseğin dış yüzü, koltuk altı, kasıklar, hayalar, meme aralan,
kann ve bel bölgesi başlıca yerleşme yerleridir.Sırtta
ve yüzde pek görülmez. Çocuklarda ise her tarafa
yerleşebilir.
Bulaşması yakm temasla olur. Elinden tutmakla,
ayni yatakta yatmakla bulaşır.
Tedavi edilmeyen uyuz hastahgL genele birkaç
ay sonunda kendiliğinden geçer. Derideki bütün
parazitlerin etrafında su toplanır. Bazılarında ise hastalık kronikleşir.
Tedavi:
Uyuz tedavisi yapılırken ailede başka uyuzolanlar
varsa, onlann daaym anda tedavi edilmeleri gerekir.
Çünkü birbirine tekrar kolayca bulaşır. Aym şekilde
eşlerden birisinde uyuz varsa, diğerinin de tedavi görmesi gerekir.
Uyuz tedavisinde eskiden beri kükürtlü
merhemler kullamhr (Baume de Perou, Pomad
Wilkinson...gibi).Hastayıkamr,keselenirve üç gün üst üste boyundan aşağıya bütün vücudabumerhem
sürülür. Dördüncü gün hasta yıkanır. Kaynatılmış
veya ütülenmiş çamaşırlar giyer. Yatak, yorgan ve yastık çarşaflan değiştirilir. '
Günümüzde losyon şeklinde %1’lik Gamma
Benzen Hekzaklorür preparatlan vardır (Kwell
Lotion, Bit-en Lotion... gibi). Banyo yaptıktan sonra
boyundan aşağı bütün vücuda bu losyon sürülür. 24 saat sonra banyo yapıhp, temiz elbiseler giyilir.
Çarşaflar değiştirilir.
B. bitlenme (PEDIKULOZ)
Erişkin ve yavru bitlerin ısırması sonucu ortaya
çıkan bir hastalık durumudur. Bitin cinsine göre baş, vücut veya kasık bölgesi tutulabihr.
Bitler kan emdikleri yerlerde tükrüklerine karşı
oluşan reaksiyondan dolayı deride hastahğa sebep
olurlar. Aynca ısınan vücudu terkettikleri İçin insandan insana bazı hastalıkların (tifüs, siper
humması... gibi) bulaşmasma sebep olurlar.
DDTninbulunmasından sonraçoksık olmamakla
birlikte kreşlerde, ilkokullarda, yurtlarda ve kışlalarda zaman zaman görülebilmektedir. Savaş
ve olağanüstü durumlarda temizliğin zorlaşması ve toplu halde bulunulması gibi sebeplerle yeniden
yaygınlaşması mümkündür.
a. Baş Bitlenmesi
Baş bitleri 1-2 mm uzunluktadır. Renkleri, açık veya koyu kül rengi olmak üzere bulunduğu şahsın saçlanna uyacak şekildedir. Daha çok ense, kulak
arkalan ve şakaklarda bulunurlar.
Dişileri günde 4-5 yumurta yumurtlar. Sirke
denilen bu yumurtalar saçlara yapışıktır. Renkleri
sandan siyaha kadar değişir. Bir sirke, 3 hafta
sonunda erişkin bit haline gelir.
Baş bitlerinin ısırmalan ağrılı değildir. Deri İçine
giren tükrükleri şiddetlibir kaşıntı uyanr. Bukaşıntı,
ısırma yerinin etrafına doğru yayıhr. Kaşımlan
yerlere mikroplaryerleşiriltihaplanmalarolur Fena
kokulu akıntılara sebep olurlar.
Başta birden bire kaşmma başlayan her vakada,
bitlenmeyi düşünmelidir. Saçlara yapışık olan sirkelerden teşhise gidilir.
Tedavi:
Baş bitini yok etmek İçin çeşitli tedaviler
uygulanabilir. Başakahnbirvazelin tabakası sürüp,
bir gece bırakmak yeterli olabilir. Başa gaz yağı sürmek etkili olur. %10-2Ö oramnda DDT solusyonu
kullanılabilir.
Sirkeleri saçtan ayırmak İçin, Sicak sirkeli su iyi gelir. Bundan sonra ince bir tarakla taramak yeterli
olur. Fazla bitlilerde, saçlar traş edilebilir.
Günümüzde şampuan şeklinde %1’lik Gamma
Benzen Hekzaklorür preparatlan vardır (Kwell
Shampoo, Bit-en Shampoo... gibi). Baş ılık suyla
ıslatılitan sonra, herhangi bir şampuan gibi sürülür. 4 dakika köpürtülüp, iyice yıkanır.
Durulanıp havlu ile kurulanır.
b. Vücut Bitlenmesi
Vücut bitleri baş bitinden daha büyüktür (2-4 mm). Kül renginden kahverengine kadar değişik renklerde olabilir. Genellikle elbiselerin dikiş
yerlerinde bulunurlar ve yumurtalarım oraya
bırakırlar. Bir bit 1-1,5 ay yaşar.
Vücut bitlerinin ısırması pekrahatsızetmez;fakat,
deri İçine giren tükrükleri müthiş bir kaşıntı
uyandırır. Kızankhk ve sivilce oluşur.
Bitlerin ısırdığı yerler elbisenin kıvrım yaptığı
yerlerdir (boyun, kiirek kemikleri üzeri, iki kürek
arası ve kuşak yerleri).
Uzun süren bitlenmelerde kaşmma yerlerinde
iltihaplanmalar, nedbe dokulari, deri kalınlaşmaları
ve deride pigmentartmâsiolur.Derikoyu kahverengi
veya siyaha yakm bir renk lir. iltihaplanmadan
dolayı çevredeki lenf bezlerinde şişmeler olur. Bu tabloya “serseri derisi” denir.
Tedavi:
Vücut bitini yok etmek İçin vücut iyice yıkamp
temizlenir. Ayrıca elbise ve çamaşırların bitten iyice
temizlenmesi gerekir. Bunun İçin pudra İçinde %5- 10 DDT tozu kullandır. DDT insan İçin zehirli
olduğundan, birinsaniçinkullamlantoz 30 gramdan
fazla olmamahdır. ,
Günümüzde losyon şeklinde %1’lik Gamma
Benzen Hekzakloriir preparatlan vardır (Kwell
Lotion, Bit-en Lotion... gibi). Banyo yaptıktan sonra
boyundan aşağı bütün vücuda bu losyon sürülür. 24 saat sonra banyo yapıhp, temiz elbiseler giyilir.
c.Kasık Biti
Kasıkbitil-l,5 mm uzunluğunda,yengeç şeklinde
bir parazittir. Bunun yumurtaları da kıllara
yapışıktır, üremesi diğer bitler kadar hızlı değildir.
Cinsel temasla bulaşır.
Bitlerin ısırması hissedilmez. Sonradan ortaya
çıkan kaşıntı ile farkedilir. Isınkyerlerindemercnnek
büyüklüğünde, soluk mavi lekeler oluşur.
Tedavi:
Kıllar tıraş edildikten sonra başa sürülen
merhemler ve şampuanlar kullanılır. DDT’nin %5- 10’luk tozu kullanılabilir.
c. PİRE DEHTİTI (PULİKOZ)
ipireler, insani ısırarak deride hastalığa (dermatit)
sebep olurlar. Aynca insana bazı hastalan
bulaştırırlar (veba, tifiis... gibi).
Pire kan emerken, bir ؟ok yeri ısırabilir. Ismk
yerleri düzensiz gruplar halinde görülür, özellikle
vücudun kapah kısımlanm, bel, omuz, kalça gibi elbiselerin sıkı olduğu yerleri ve bacaklan ısmrlar.
Pirenin ısırdığı yerde 2-8 mm ؟apmda, şiddetli
kaşman, kırmızı, iltihabı bir leke oluşur. Bu lekenin
tam ortasında küçük bir kanama noktası (purpura)
vardır. Hassas kimselerde şişme, sertleşme ve iltihaplanma oluşabilir.
Pirelerfarelerden veba ve tifüs mikrobunuahrlar.
Mikroplar pirenin sindirim sisteminde çoğalırlar.
Daha sonrakan emerken veya dışkılanyİa, taşıdıkan
hastahgL insanlarabulaştırırlar.
Koruruna:
Pirelerin insanlara bulaşması, hijyen şartlan ve hayvanlara yakınlıkla ilgihdir.
Evdeki pireleri yok etmek İçin %10’luk DDT tozu,
DDTnin kerozendeki %5’lik ؟özeltisi ve diğer böcek
öldürücü ilaçlar kullamhr.
Kedi ve Kopekler, kerzenli sabunla yıkanır. Fareler
ve diğer kemiriciler imha edilir. .
>٠ BULAŞICI HASTALIKLAR
A. KOLERA
Kolera, fazla sayıda ishal ve kusma ile çok miktarda sıvı ve elektrolit kaybedilen bir ince barsak
hastalığıdır. Ağız yoluyla bulaşır. Kuluçka süresi 5 saat ile 3 gün arasmda değişir.
Hastalık ani ishal ve kusmalarla başlar, ishal
sırasında kann ağrısı, ıkınma yoktur ve dışkılama
âdetâ boşalır gibidir. Dışkı, pirinç suyu gibi bulanıktır
ve İçinde pişmiş pirinç tanesine benzeyen tanecikler
vardır. Vakaların %90’mda ishalle beraber, bulantı
hissi ve öğürtü olmaksızın meydana gelen kusmalar
vardır.
Ağır vak’alarda ishal sayısı günde 15-30 defaya çıkar. Kusmalarla birlikte hastamn kaybettiği SIVI günde 20 litreye kadar çıkar. Koltuk altmda ISI 3ة- 35° C’ye kadar düşer. Su kaybından dolayı dokular
kurur. Dil kuru, dudaklar morarmış, gözler çökmüş,
yüz izdıraphveendişelibir hal almıştır. Deriburuşuk,
soğuk ve yapışkandır. Direncini kaybettiği İçin has anin yatağa dokunan kısımlarında kolayca
yaralar açıhr. Eller çamaşırcı eli şeklini almıştır.
Hastamn tansiyonu çok düşer. Böbreklerde kanin
az gelmesine bağlı olarak yetmezlik gelişir.
Hastaların çoğu kaybedilir. Bu safhayı geçirenlerde
düzelme safhası başlar ve hasta iyileşmeye yönelir.
Kolera mikrobunualanherkes hastalanmaz.Ağız
yoluyla ahnan mikroplar midede mide asitinin
etkisiyle ölebilir. Bazı kimseler ise hasta olmazlar
fakat dışkılannda kolera mikroplan bulunur. Yani
taşıyıcı (portör) olurlar.
Koleralı hastaların ve taşıyıcılann dışkılanyİa
çıkan mikroplann suya kanşması, salgınlara sebep
olur. Suyun dışında mikroplu yiyecekve eşyalarla ve hastayla direkt temasla da yaydır. Karasinekler de pasif olarak mikrobu taşırlar. Salgınlar özellikle yaz aylanndameydana gelir. Hastahğaherkes hassastır.
Özellikle çocuklar ve yaşlılarda ağır seyreder.
Tedavi:
Kolerah hastamn tedavisi hastanede yapıhr.
Tedavide en önemli konu hastamn kaybettiği
sıvıların, su ve elektrohtlerin telafi edilmesidir.
Bunun İçin hastamn çıkardığı toplam SIVI miktan
ölçülür ve bu miktarda SIVI damar yolundan verilir.
٦ İlaç olarak tetrasiklin grubu antibiyotikler ve kloramfenikol kullanılabilir.
Korma: '
Hastalığın kontrolü İçin hastalık resmi
kuruluşlara ihbar edilir, hastalar ve şüpheli kişiler
karantina altma alınır. Şüpheli kimselerin
dışkılarında kolera mikrobu aramr.
Sular dezenfekte edilir. Lâğım sulanmn İçme
sulannakanşması önlenir. Her türlütemizliğe dikkat
edilir. Kolera görülen bölgede her türlü yiyecek ve İçeceğin sokakta satılması yasaklamr. Hastalık
hakkında halk bilgilendirilir.
Kolera aşısı bir ay ara ile iki defada yapıhr.
Hastalığa karşı 4-6 ay koruyucu etkisi vardır.
Hastalık tehlikesi devam ediyorsa altı ayı geçmeyen
arahklarla tekrarlanır.
B.TİFO
Temizliğe riayetedilmeyenkötühijyenikşartlarda
salgmlaryapan ağır bir hastalıktır. Tedavi edilmeyen
vak’alardaölümoramfazladır.iyi tedavi edemeyenler
taşıyıcı (portör) olarak kalırlar.
Hasta ve taşıyıcı kimselerin vücudundan dışkı ve idrarla atılan mikroplar, su, süt, yağ, peynir,
pişmeden yenen sebze, meyva ve diğer besin
maddeleriyle insana bulaşırlar. Bunda
karasineklerin rolü büyüktür.
Birdenbire başlayan salgınlar yılın her mevsiminde, özellikle yazm son aylarında görülür.
Çocukluk ve erken gençlik hastalığıdır. En sik 15-30
yaşlan arasında görülür.
Ağızdan ahnan mikropların bir kısmı, mide
asitinin etkisiyle yok edihr. ince barsağa geçen
mikroplar burada yerleşirler ve çoğalırlar. Daha
sonra kana kanşıp karaciğer, dalakvesafrakesesinde
yerleşirler.Barsaklarda şişmeler, ülserler, kanama
ve delinmeler ortaya çıkar. Dalak büyümüştür.
Hastalık kırgınlık, İştahsızlık, ürperme, eklem
ağrıları ve özellikle akşamlan gelen baş ağnlanyla
başlar. Daha sonra akşamlan ateş yükselmesi olur. Hastalık ilerledikçe, ateş 40 dereceye kadar yükselir
Hasta kabızlık ve barsaklanndaki gazdan
şikâyetçidir.
ikinci haftada ateş en yüksek seviyeye çıkar ve devam eder. Nabız sayısı ateşle orantılı olarak
artmamıştır, yavaştır. Hasta dalgm ve şuura
bulamktır.Dudaklar kuru, dil kuru ve pashdır.
Karnin ve göğsün alt kısım derisi üzerinde, 2-3 mm çapmda, basmakla kaybolan uçuk pembe renkte
lekeler (rozeol) görülür. Dışkı günde 2-3 dofa sulu bezelye ezmesi şeklindedir. Hastalık ağırlaşırsa
kalple ilgili belirtiler ve dolaşım bozukluğu ortaya
çıkabilir.
Üçüncü haftada ateş düşmeye başlar. İştah ve şuur açılır. Dışkı normalleşir. Dil temizlenir. Dalak
küçülür. Bu donemde burun kanamalan, barsak
kanamaları ve barsak delinmeleri görülebilir. -
. Tedavi: '
Tedavi, doktor kontrolünde yapılır. Antibiyotik
olarak kloramfenikol verilebilir. Ampisilin de tercih
edilebilir.
Hasta kesin yatak istirahatinde olmalıdır. Kalori
ve proten değeri yüksek, az posa bırakan gıdalar
verilmelidir. Mümkünse hastaneye yatırılmalı, su ve SIVI kayıplan telâfî edilmelidir.
Korunma:
Toplumda uygun hijyenik şartların teminiyle
olabilir.Şehir kanalizasyon tesisatının düzenlenmesi
sağlanmalı, kanalizasyonları açıktan akması, ve İçme sulanna karışması önlenmelidir.
İçme sularında sik sik bakteriyolojik kontroller
yapılmalıdır.
Bahçelerin kirli sularla sulanması önlenmeli, gıda maddelerinin üretiminde temizliğe dikkat
edilmelidir.
Hastaların dışkı kültürleri menfi oluncaya kadar
tecrid edilmeleri gerekir.
Hastaların dışkı, idrar ve balgam gibi çıkartılan
ve eşyalan dezenfekte edilmelidir. ٠
Salgm ortaya çıkarsa aşılama yapıhr.Aşdama bir ay arayla iki defa veya daha hızlı sonuç ahnmak
isteniyorsa pir hafta ara ile üç defa yapılır. Uç yılda
bir tekrarlanır. Fakat, aşı ancak %65 oranında
bağışıklık sağlar. '
c. basilli dizanteri
Ateş, kann ağnsı, ıkınma, kanlı, müküslü ve cerahatli ishalle karakterize bir barsak hastahğıdır.
Özellikle kalmbarsaklar tutulur.Yiyeceklerini
hijyenik şartlarda saklamak İmkânları olmayan
toplumlarda sik rastlamr.
Her yaşta görülebilir. Çocuklarda altı aylıktan
sonra sıklaşır. Küçük süt çocuklarında ağır seyreder.
Üç yaşından sonra nisbeten hafifleşir.
Mikrop vücuda ağız yoluyla girer. Besinlerin
kirlenmesi ile, süt ve su ile yayihr. Karasinekler ve mikrop taşıyan kimseler (portörler) de hastalığın
yaydmasmda rol oynarlar.
Mikroplar daha çok kalmbarsaklara yerleşir.
Yaralar ve ülserler oluşur.
Başlangıç anidir. Ateş 38-39 dereceye kadar
yükselir. İştahsızlık, kannagnsı, ıkınma ve kusma
var dır.
önceleriyeşil-san renkte,hazmolunmamışgıdalar ihtiva eden ishal, kısa zamanda kanlı, müküslü ve cerahatli bir karakter kazanır. Günde 10-90 defa olabilir. Küf gibi kokar. Su ve sıvı kaybma bağlı
olarak gözler çöker, deri buruşur, dil ve dudak kurur.
Hasta kaybedilebilir.
Tedavi:
Tedavide ilk ve önemli adim su ve sıvı kaybım
gidermektir. Çeşitli antibiyotikler kullanılabilir
(Ampisilin, Trimethoprim + Sulfamethoxazole,
Tetrasiklin, Kloramfenikol).
Az posalı, yağsız, az şekerli, yüksek proteinli ve yüksek kalorili diyet uygulanır.
Korunma:
Hastalar tedavi süresince tecrit edilmelidir, üç defa dışkı kültürü negatif çıkıncaya kadar besin ve çocuk bakımıyla ilgili işlerde çalıştırılmamalıdır.
Hastayla teması olanlardan kültür alınıp gerekli
tedavi yapılmalıdır.
Özellikle gıda İşçileri arasmdan mikrop taşıyanlar (portör) aranmalı, bulunanlar tedavi edilmelidir.
Hastalann dışkıları, kusmuklan uygun şekilde
dezenfekte edilmeli, yiyecek ve içeceklere bulaşması
önlenmelidir.
Tuvaletler ve kanalizasyonlar düzenli hale getirilmelidir.
Çöpler uygun şartlarda biriktirilmeli ve karasineklerle mücadele yapılmahdır.
Sular klorlanmalı, sik sik bakteriyolojik
kontrolden geçirilmelidir.
Kanalizasyonların karıştığı sularla bahçe
sulaması yapılmamahdır. -
D. BULAŞICI SARILIK (713ملفه HEPATIT)
Hepatitis-A ve Hepatitis-B virusunun yaptığı bir karaciğer hastalığıdır.
İştahsızlık, bulantı, kusma, halsizlik, soğuk
algınlığı belirtileri, kabizhk veya ishal ile başlar.
Bazı gıdalara karşı bir tiksinti olur. Mide bölgesinde
ve karnm sağ üst tarafında hafif bir ağn olabilir.
Bu belirtileri takib eden 5-10 gün sonra idrar
renginde bir koyulaşma ve büyük abdestin renginde
bir açılma olur, sarilik dediğimiz durum ortaya çıkar.. Hastamn gözleri saranr.
A tipiyle olan hastalık, daha çok çocuklarda ve genç erişkinlerde görülür. Sonbaharda ve kışın daha
sik rastlanır. Genellikle hafif seyreder, ömür boyu
bağışıkhk bırakır.
B tipiyle olan hastalık, heryaştaveher mevsimde
görülür. Ağır seyreder. Yaşlılarda daha da ağırdır.
Şıklıkla kronikleşir. Bir sene bağışıkhk bırakır.
Tedavi:
1. Mutlaka yatak istirahati gerekir. Karaciğer
fonksiyonlan normale donünceye, sanlık tamamen
kayboluncaya kadar istirahat ettirilir. Sarilik
geçtikten sonra 6 ay-bir yıl karaciğere dokunacak
ilaçlar kullandınlmaz.
2. Dengeli ve yüksekkaloriligidalarverilir. Bulantı
kusma nedeniyle ağzından beslenemezse serum
verilir.
'Yağlı gıdalar, kızartmalar yasaklanır. Bulantı
yaparsa yumurta da yasaklanabilir.
3. İlaç kullamlmasma gerek yoktur. Hastayı
psikolojik yönden rahatlatmak İçin vitamin ilaçlan
verilebilir.
Korunma:
1. Kişisel temizliğe dikkat edilmeli, hastayla
temastan sonra eller yıkanmahdır.
2٠ Hastanın kullandığı tüm eşyalar aynlmah,
kullamldıktan sonra kaynatılmalıdır.
3. Hastanın kullandığı tuvalet temiz tutulmalı,
kireç kaymağı ile dezenfekte edilmelidir.
4. Kan verenlerin kamnda sanhk araştırması
yapılmalıdır.
XV. ÇOCUK HASTALIKLARI
Çocukların şikâyetlerini anlamak, hastalıklanm
teşhis etmek büyüklerden ؟ok farklıdır. Çeşitli
fetimalleri düşünerek doğrubirkararvermek gerekir.
Küçük çocuklar, şikâyetlerini ağlayarak ifade
ederler. Halk arasında, ،،Çocuk ya acıkır ağlar, ya da acır ağlar.” denilir, o bakımdan, çocuğun karni aç değilse bir yerinin acıdığım düşünmek gerekir.
Önce çişini ve kakasım normal yapıp yapmadığına
b akılır. Erkek çocuklarda sünnet derisinin dar oluşu,
idrar yapmaya engel olabilir. Makat bölgesindeki
pişikler kaka yapmayı zorlaştırıp kabızlığa sebep
olabilirler.
ishale ve barsak gazlanna bağlı karin ağnİarı
olabilir. Daha büyük çocuklarda barsak parazitleri
ve idrar yolu iltihaplan kann ağnsma sebep olurlar.
Nezle ve geniz tıkanıkhğı orta kulak iltihabmave
kulak ağrısına sebep olabilir.
Çocukhastahklannda ateş fazla yükseldiği zaman
çocuğun dalgmlaşmasma, sayıklamasına ve kasların
istemsiz kasılmalarına (havale geçirme, konvülziyon)
sebep olur. Bunu önlemek İçin, ateş bir an önce düşürülmelidir. '
Ateşi düşürmenin enkolayyoluhastayıdışandan
soğutmaktır. Bunun İçin,• hasta ılık suyla yıkamr.
Soğuması İçin suyun İçinde bekletilir. Aynca ateş'
düşürücü İlâçlar verilir.
Havale geçiren çocuklar, hemen soğuk suyun altma
tutulur. Soğutulup ateşi düşürüldükten sonra
doktora götürülür.
Difteri, boğmaca, çocuk felci gibi hastalıklar
günümüzde aşı ile önlenmektedir. Bu bakımdan
aşılan zamanında yaptırmak gerekir. Bunlann
dışındaki birtakım bulaşıcı çocuk hastalıkları
üzerinde biraz duralım:
A. KIZ
Yüksek ateş, kırgınlık, baş ağrısı, boğaz ağrısı,
kann ağnsı, bulantı ve kusma gibi belirtilerle
başlayan bulaşıcı bir hastalıktır.
En çok sonbahar, kış ve ilkbahar gibi serin
mevsimlerde görülür. Yakm temasla, endirekt yolla
ve hava yoluyla bulaşır.
Ateşten 24-28 saat sonra, yüzden başlayıp bütün
vücuda yayılan, tipik pembe-kırmızı renkte
döküntüler ortaya çıkar, üzerine basmakla solan
döküntüler, ■ufak tanecikler halinde ve arada sağlam
deri kalmayacak şekilde sıktır.
Boğaz İÇİ ve bademcikler kızarmış ve şişmiştir.
Dilde çilekmanzarası görülür. Boyundakilenfbezleri
büyümüştür.
3-7günsonralekelerin rengi solar Koltuk altında.
kasıklarda, tırnak dipleri ve parmak uçlannda fazla
olmak üzere deride soyulmalar (deskuamasyon)
görülür.
Hastalık sırasında kalpte, eklemlerde,
böbreklerde, orta kulakta, akciğerlerde
iltihaplanmalar görülebilir. Hastahk geçirildikten
2-3 hafta sonra akut eklem romatizması ortaya
çıkabilir.
Tedavi:
Hasta yatak istir ahatinekonur.Penicillin tedavisi
yapılır (10 gün). Penicilline allerjisi varsa
Erithromycin verilir. Aynca ağn kesici ve ateş düşürücüler verilir.
Bulaşmayı önlemek İçin hasta tecrid edilir.
B. KIZAMIK '
Dünyânın her tarafında görülen dökmeli, çok bulaşıcı bir hastahktır. Direkt temasla ve hava
yoluyla bulaşır. Bahar aylannda daha sik rastlamr.
En çok altı aydan büyük, 10 yaştan küçük çocuklarda
görülür. Genellikle devamh bir bağışıl bırakır.
10 günlük bir kuluçka devrinden sonra ateş,
gözlerde kızankhk ve sulanma, burun akıntısı ve öksürükbaşlar-Ağıziçinâe 1-3 mm çapmda, çevreleri
koyu kırmızı, merkezleri toplu İğne başı kadar, soluk
mavi beyaz renkte lekeler (koplik lekeleri) oluşur.
Hastalık belirtilerinin başlamasından üç gün sonra, saçlı deri ile saçsız derinin birleştiği yerlerden
ve kulak arkasından döküntüler Çikmayabaşlar. Bir iki güniçınde yüz,boyun ve gövdeye; daha sonra el ve ayaklara yayılır.
Önceleri topluiğnebaşıkadar olan pembe-kıronzı
lekeler, büyüyerek mercimek kadar olurlar. 5-10 gün İçinde lekeler kahverengileşir, daha sonra da pullar halinde dökülürler.
Kızamıkta solunum yollan mikroplara karşı çok hassaslaşır. Bu nedenle bronşit, zatine, larenjit ve ortakulak iltihabı görülebilir.
Tedavi:
Hastaya yatak istirahat! yaptırılır. Başka
hastahklardankorumakiçinantibiyotikverilir.Ağn
kesici ve ateş düşürücü İlâçlar verilir.
Bulaşmayı önlemek İçin, hastalar tecrid edilir,
önceden kızamık aşısının yapılmış olması, hastahğm
daha hafif geçirilmesini sağlar.
c. SU ÇİÇEĞİ
En çok 2-8 yaşındaki çocuklarda görülen, deride
veağıziçindeiçisudolusivilceler(vezikül)oluşmasma
sebep olan, bulaşıcı bir hastalıktır.
Daha çok kış ve bahar aylarında görülür. Direkt
temasla ve hava yoluyla bulaşır. Hafif seyreder ve
genellikle devamlı bir bağışıklık bırakır.
Hastalık 37.5-39 derece ai le başlar. 24 saat İçinde pembe-kırnuzi renkte dökmeler oluşur.
Gövdede fazla, kol ve bacaklarda azdır.
Dökmeler, önce kırmızı bir kabarcık halinde iken,
daha sonra İÇİ su dolu sivilce haline gelirler. Çok kaşıntılıdırlar. Daha sonra kuruyup kabuklamrlar. Diğer taraftan yeni lekeler Çiktığı İçin, su çiçeğinin
dökmeleri çeşitlidir.
Üç dört döküntiihecmesin ا sonra, ateş diişerve
hastahk iyileşir. Genellikle iz bırakmaz.
Tedavi:
Kaşıntıyı önlemek İçin antihistaminik verilir.
Haricen antihistaminikli ilaçlar kullamlabilir. Ateş
İçin, ateş düşürücü İlâçlar verilir. Başka
hastalıklardan korumak İçin antibiyotik verilebihr.
D. KABAKULAK
Yanaktaki tükrük bezlerinin (parotis) tek başına,
iki taraflı veya çene altı ve dil altı tükrük bezleriyle
beraber iltihaplanmasıyla oluşan, ateşli bulaşıcı bir hastalıktır.
En çok 5-15 yaşlan arasında görülür. Kış ve ilkbaharaylannda daha fazladır. Okullarda ve askeri
birliklerde salgınlar yapar. Bulaşma direkt temasla,
tükrük ve hava yoluyla olur. Hastalığı geçirenlerde
devamlı bağışıklık oluşur.'
Hastalık yapan mikroplar ağız ve burun yoluyla
girer. Kuluçka süresi 14-21 gündür. Kırgınlık, ateş ve baş ağrısıyla başlar. 12-24 saat sonra bir taraftaki
parotis bezi şişer. 1-5 gün sonra diğer yanaktaki
tükrük bezi de şişer. Ateş 39-40 dereceye kadar
yükselebilir. Şişlik 4-10 gün devam eder, özellikle
ağız açılırken ağrı vardır.
14 yaşından büyük çocuklarda testislerin
iltihaplanmasına (orşit) yol açabilir. Fakat kısırlığa
yol açması nadirdir.
Tedavi:
Hastaya yatak istirahati yaptınhr, yorulmaması
temin edilir. Ağn kesici ve ateş düşürücü İlâçlar
verilir.
Bulaşmayı önlemek İçin hastalar tecrid edilir.
XVI.. OLUM
Hayatin kaçınılmaz sonu, biyolojik güç ve etkinliğin durması demek olan ölümdür. Elden gelen
her şey yapıldığı halde önlenemeyen bir realitedir.
Ölüm karşısmda soğukkanlılığı kaybetmemek ve duygusal hareket etmemek gerekir.
a. Can Çekişme Hali (Agoni)
Ölüm ile dirim arasındaki bedensel bir uğraşı ve ölüme doğru sürüklenme belirtilerine can çekişme
hali denir.
Her ölümden önce kısa veya uzun bir can çekişme
hali vardır. Ansızm ölümlerde kısa sürer. Kronik
hastahklardan ölümlerde can çekişme hali saatlerce
hattâ günlerce sürer. ٠
Can çekişme halinde solunum düzeni bozulur.
Tansiyon düşer. Solunum ve dolaşım yetmezliği
ortaya çıkar. Kaslar gevşer; kollar ve bacaklar yere serilir. Hasta küçük ve büyük abdestini
tutamayabilir.
Gozbebekleri genişler. Ağız yan açık durur.
Yutkunma refleksi bozulduğu İçin solunum
hırıltıhdır. Deri ve kas refleksleri yavaşlamıştır.
Görme duyusu azahr ve kaybolur. îşitme duyusu
sonuna kadar devam edebilir. Ter bezlerinin ağzı
- açık kaldığıiçin, iri taneli ter çıkar.Vücutısısı düşer,
eller ayaklar soğur.
Biline çok defa bulanıktır. Bazı kimselerde ölüme
kadar açık kalır. Hasta çok defa öleceğini anlar.
Can Çekişme Halinde ilkyardım:
Can çekişıe halindeki hastaya tıbbî bakımdan
yapılacak pek bir şey kalmamıştır. Artık hastayı
fazla rahatsız etmemek gerekir. Bilincin açık olduğu
- zamanlarda istedikleri yerine getirilmeye çahşıhr.
Başına toplanan kalabalık hastayı rahatsız
edebilir. Ziyaretçiler, başka bir odaya ahnmahdır.
Yanındaçokyakmlanndanbirkaç kişinin bulunması
yeterlidir. Kendisi konuşamasa da konuşulanları
İşittiği İçin, hastamn yamnda iyi ve güzel şeyler
konuşulmalıdır. Hastamnmoralinibozacakolumsuz
değerlendirmeler yapılmamalıdır.
Can çekişmehalindeki hasta, mümkünse sağtarafi
veya ayaklan hbleye doğru gelecek şekilde yatmhr.
Ya sağ tarafa çevrilip veya başı biraz yükseltilip
yüzü hbleye gelecek şehide yerleştirihr. Başında
Kur’an-ı Kerim okunması hastaya manevî bir huzur
verir ve hastayı rahatlatır, özellikle Yâsin ve Ra’d sûrelerinin okunması tavsiye edilmiştir.
Con çehşen kimseye kelime-i tevhid telhn
edilmesi sünnettir. Bunun İçin hastamn yamnda
hasta duyacak kadar bir sesle, birkaç defa ،،Lâ ilahe
illallah” denir. Fakat hastaya sen de soylediye teklif
edilmez. Sadece duyurmakla yetinilir.
b. Ölüm Belirtileri
Ölümün kesin bir tarifini yapmak zordur. Büyük
hayat fonksiyonlanmn —dolaşım, solunum ve merkezi sinir sistemi faaliyeti— devamlı olarak
durması ölümü gösterir. -
Kalbin durması, dinlemekle veya elektro
kardiografi ile anlaşılabilir. Kesilen bir damardan
kan akmaz. Canhda tırnak ucuna bastmlırsa rengi
solup, baskı kalkınca rengi pembeleştiği halde, ölüde
renk değişmesi olmaz.
Canh bir kimsenin ağzına veya burnuna bir ayna
tutulsa buğulanır; ölüde buğulanma olmaz.
Göze (korneaya) parmak ucuyla dokunulursa,
canhda göz kapaklan kapamr. ölüde göz kapanması
olmaz. Aynca ölünün göz bebekleri genişlemiştir ve ışığa karşı da duyarsızdır.
c. Ölümden Sonraki Değişmeler
,1. Kaslarm Gevşemesi:
Ölümden hemen sonra kaslann gerginliği (tonüs)
kaybolur. Düz ve çizgili kaslar birkaç saat İçinde
tamamen gevşer.Yüzkaslanmn gerginliği de derhal
kaybolduğu İçin ölünün yüz görünüşü bir şey ifade
etmez. Yine kaslann gevşemesine bağlı olarakidrar
ve dışkı boşalır. Göz kapaklan düşer, göz yan açık hale gelir. Alt çene düşer, ağız açıkkalır.
Ölünün gözlerinin yumulması, çenesinin bir bez ile çekilip tepesinden bağlanması tavsiye edilmiştir.
، Ölü Soğuıası:
Ceset ısısımn zamanla çevre ısısı derecesine
düşmesine ölü soğuması denir. Daha can çekişme
safhasında eller, ayaklar soğumayabaşlar. ölümden
sonra vücut ısısı ortalama saatte bir derece kadar
düşer. Ceset 20-24 saat sonra çevre ısısına uyar.
Soğukta ve hava cereyanı olan yerde bu daha çabuk
olur.
3. Ölü Lekeleri:
Ölümle beraber kan dolaşımı durduğu İçin, kan yer çekimine uyarak damarlar İçinde yere yakm
kesimlere doğru çöker, ölümden 3-5 saat sonra, yere yakm kısımlarda önce noktalar ve çizgiler halinde,
daha sonra plaklar şeklinde ölü lekeleri oluşur.
Genellikle mor renktedirler.
4. Ölü Katılığı:
Ölümden ortalama 2-3 saat sonra ölü katılığı
başlar, ölüm anında hangi kas gruplan faaliyette
ise, katıhkordan başlar. Göz bebekleri küçülür. Deri
sertleşir. Gözler ve çene açıksa, hafif kapanır. Çene
kapah ise,birbirine kenetlenir.Kolvebacdklar olduğu
gibikahr, eklem yerlerinden kiynlamâZjkıvnkyerler
açılamaz.
Ölü katılığı 8-10 saatte tamamlanır. Yazın 24-36
saat, kışın ve soğukta 48-72 saat devam eder. Daha
sonra ilk oluşmaya başladığı kaslardan başlayarak
açılır. ا
5. Ölü Çürümesi:
öliimdenbir süre sonra cesedin yumuşak kışımla، 1 mikroplar, haşereler, kimyasal ve fiziksel etkenlerle
çürümeğe ve erimeğe başlar. Sonunda yumuşak
kısımlartamamenkaybolur, kemiklerve dişlerkahr.
Barsaklarda, ağız ve boğazda bulunan mikroplar,
ölümden sonra faal bir hale geçerler ve dokular
İçinde yayılırlar. Ortalama olarak ölümden 2-3 gün sonrakamm sağ alttarafinda yeşil renktebir çürüme
lekesi belirir. Çürüme gazlarının etkisiylecesetşişer.
Açıkta kalan cesetler, Sicak çevrelerde 3-4 hafta
İçinde iskelet haline gelir.
d. Ölünün Defnedilmesi
Cesette bozulma belirtilerinin başlaması, hem sağlık yönünden hem de psikolojik olarak hoşa gitmeyen bir durumdur. Onun İçin, ölen kimselerin
' defnedilmesinde acele edilmelidir.
Aynca geride kalan yakınlarının bir an önce normale dönmeleri, günlük yaşantılanm devam
ettirmeleri, yeni duruma alışmalanbakımından acele
etlekte fayda vardır.
Defnedilmeden önce ölünün yıkanması,
kefenlenmesi, cenaze namazı kılınması gibibirtakım
dini görevler yerine getirilir. Savaş esnasında şehid
olanlar yıkanmazlar, elbiseleri ile defnedilirler.
Daha sonraki günlerde, ölen kimsenin ailesine
yardımcı olmak, problemleriyle ilgilenmek, onlan
teselli etmek güzel bir davramştır.
xvn. İLKYARDIM ÇANTASI
A. ilkyardım Malzemesi
Bir aile İçin (10 kişiye kadar) gerekli olan ve ilkyardım çantasmdabulunnaasıgerekenmalzemeler
şunlardır:
1. Üçgen sargı
2. Gaz sargı bezi (10 cm X 2.5 m, 3 adet)
3. Flaster (1.25 cm X100 cm)
4. Tampon gazlı bez (5x5 cm, 10 adet)
5. Elastik sargı (5veya 10 cm X150 cm)
6. Yara bandiClO adet)
7. Plastik örtü (2xl.5 m)
8. Makas
9. Çengelli İğne (6 adet)
10. Not defteri ve kurşun kalem
11. ilkyardım kitabi
12. El feneri
13. Bir şişe steril serum fizyolojik (500 cc)
14. Plastik torba (Buz koymak İçin)
15. Vücut termometresi
B. ilaçlar .
ilkyardım çantasında genel etkili bir kısım
İlaçların bulundurulması faydalıdır. Gerektiğinde bir doktora danışılarak kullanılırlar.
a. Ağrı kesiciler
1. letalizol (Andolor, Novalgin, Bar algin)
2. Asetil s alisi asit (Aspirin, Ataspin, Entersal)
3. Paracetamol (Parol, Taıol)
4, Ibuprofen (Brufen, Artril, Nurofen)
b. Antibiyotikler ve Antimikrobik Maddeler
1. Amoksisilin (Largopen, Amoksina, Alfoxil)
2. Ampisilin (Ampisina, Alfasilin)
3. Trimethoprim ب sülfamethaksazol (Trimoks,
Biotrin, Bactrim)
c. Bulantı, Kusma ve Araç Tutmasına Karşı
1. Eledur 2. Dramamine
d. Antihistaminikler (Kaşıntı ve Allerjiye
Karşı)
1. incidal 2. Fenistil 3. Benadryl
e. Nezle ve Burun Tıkanıklığına Karşı
1. Corsal, Coryban-d, Aferin
2. Vicks, Buğuseptil
f. Yara Merhemleri
1. Terramicine 2. Thiocilline 3. Kemicetine
Hayati Sü٣d,ü.٣ebilmeMücaisi
IV. BOLUM
HAYATI SÜRDÜREBİLME
MÜCADELESİ
Saış TC1لآاأةا
GİRİŞ
Hayat beklenilmeyen ve tahmin bile edilemeyen
olaylarla doludur. Son bir yılda Bosna-Hersek’te, Azerbaycan’da olan olaylar herkesi hayretler İçinde
bırakmıştır. Daha önceleri Filistin’de, Irak’ta yapılanlar da çokfarkh değildir. Birleşmiş Milletler
Teşkilâtı, insan haklan, hürriyet vs. sözlerin birer
aldatmaca olduğu açık bir şekilde anlaşılmıştır.
Insanlaröldürühmiş,bombalanmış,sakat bırakılmış,
tecavüze uğramış, aç ve açıkta perişan edilmiş,
yerlerinden, yurtlarından sürülmüş... Fakat zulüm
durdurulmamış, aksine zalimler desteklenmiş,
mazlumlara ambargo uygulanmıştır.
Ülkemiz, halkı müslüman olduğu İçin, bin yıllık
tarihi misyonumuz nedeniyle ve jeopolitik
konumumuz dolayısıyla batik egemen güçlerin kötü
niyetlerine muhatap olan, hakkında senaryolar
hazırlanan önemli bir ülkedir. Etrafimiz irili ufakh
düşmanlarla doludur. Beklemediğimiz bir anda
saldırıya uğramamız, camnuzm, malimizin zarara
uğraması, yerimizden yurdumuzdan olmamız söz
konusu olabilir. Benzer bir durumu 70 yıl önce dedelerimiz yaşamadılar 1?..
Onun İçin bir savaş durumuyla karşı karşıya
kalmadan, sıkıntılı ve tehlikeh günler gelmeden
önce, şimdiden hazırlıklı olmak, bilgimizi ve tecrübelerimizi artırmak, hatta bu konuda
çevremizdeki kimseleri de bilinçlendirmek yerinde
ve faydalı bir çalışma olacaktır.
I. GENEL ESASLAR
Savaşta düşman saldırısı veyakuşatması sebebiyle
insanlar dağlara, koruluk ve ormanlık alanlara
sığınabilirler. Can emniyetleri olmadığı İçin ve yakınlarından haber alamadıklan İçin moralleri
bozuk olabilir. Halbuki, ümitsizliğe ve dehşete
kapılarak acı çektikleri vahşi doğada her zaman
toplamak İçin gıda, bannak yapmak İçin malzeme,
korunmak İçin elbise, yakıp karşısında ışınmak;in
ateş bulunur. Böyle bir durum İçin az bir zaman,
gayret ve para harcayarak yapılmış olan hazırlık,
kişinin hayatim kurtarabilir. -
Hayati devam ettirebilme tekniklerini bilen ve uygulayan kişi, o zamana kadar gitmekten çekindiği
ve korktuğu yerlere rahatlıkla gidebilecek, kendisini
daha cesur hissedecektir. Daha önemlisi, zor şartlar
altmda neyi nasıl yapacağım bildiği İçin rahat
düşünebilecek, kendi hayatim sürdürdüğü gibi çevresindeki insanların da hayatlanmn devam
etmesine yardımcı olabilecektir.
Hayati sürdürme mücadelesinde en önemli
nitelikler; yüksekmoral, heyecam yenebilme yeteneği
ve duygusal direnç, sarsılmaz bir yaşama azmi ve ne yapılacağını bilmektir. Allah’a güvenen, kadere
inanan ve Allah’ın takdirine razı olanbirmüslüman,
karamsarlığa düşmez.
Hayati sürdürebilme mücadelesi, konfordan ve diğeruygarhkkolayhklarmdan uzaklaşmış biryaşam
biçimi demektir. Ancak, konfor ve kolaylık
aramıyorum diye, insan kendisini gereksiz yere risk ve tehlikeye de atlamalıdır. -
Çok güçlü bir insan, bir çöl ortamında her tarafı
açık bir şekilde, yakıcı güneşe meydan okuyarak
yürüdüğü takdirde, bir süre sonra su kaybından ve güneş çarpmasından ölebileceği gibi; aym insan kendi
kendine bebek muamelesi yapıp gündüz sıcaktan,
gece ise soğuktan ötürü yürümekten çekinirse, bu sefer açlıktan ve susuzluktan ölecektir.
Suyu kaynatarak İçme imkânı varken
kaynatmadaniçenkişi,hiçyoktanbirateşlihastalığa
yakalanabilir. Ancak, kaynatma imkânı olmadığı
İçin pis birsuyuiçmeyenkişide, susuzluktan ölmeye
mahkumdur.
Tehlike ile karşı karşıya kalan bir kimse, önce müthiş bir korku duymaya başlar. Bu korku bir süre sonra şoka, şok kızgınlığa, kızgınlık ise tiksintiye
dönüşür, insamn yaşama arzusu ne kadar güçlü
olursa olsun, bu duygularım kontrol altına alamadığı
takdirde paniğe kapıhr ve mücadeleyi bırakır.
Korku, hayati tehdit eden tehlikeli bir durumla
karşılaşmış bulunan bir kimsenin normal bir tepkisidir. Korku duygusu kişinin davranışını,
dolayısıylahayatımsürdürmeşansmıetkiler.Korku
bazan bu şansı artmr. Var olan tehlikeyi dikkate
almamak veya varlığını yalanlamak suretiyle
korkuyu ortadan kaldırmanın faydası yoktur.
Kişilerin korkuya karşı gösterecekleri tepki,
korkuyu yaratan tehlikeli durumdan ziyade kişinin
manevi durumlanna bağlıdır. Bazen güçlü kuvvetli
veya vurdum duymaz kişilerin paniğe kapıldıkları;
buna karşılık çekingen, endişeli ve zayifolarakbilinen
insanların çok daha serinkanlı ve etkin hareket
ettikleri görülmüştür. Kork؛ tamnmalı ve kabul
edilmeli, onunla birlikte ys imah ve mümkünse
faydalanacak şekilde kullamlmahdır.
A. HAYATI SÜRDÜREBİLME MÜCADELE
SİNDE ENGELLER:
l.Acı:
Acı duygusu, insanin vucudunda bir bozukluk
oldugunuhaberverenfaydahbirduygudur.Kınklar,
iltihaplar özellikle ağrılıdır. Acı duygusu insani çok rahatsız eder. Eğer insan" acmm üzerinde durmaz,
zihnini başka olaylara konsantre ederse acıyı
farketmeyebilir. Kafası hayatta kalma planlarıyla
dolu bir kimsede acının etkisi azahr, hatta ortadan
kalkar. .
Eğer acı duygusuna teslim olunursa, hayati
sürdürebilme mücadelesi zayıflar. Çok şiddetli
olmayan ağrı bile, karşı konulmazsa kişiden çok şeyler ahr götürür.
2٠ Soğuk:
Soğuk, hayati sürdürme mücadelesi veren kişiyi
tehdit eden, tahminlerin çok üzerinde boyut taşıyan
bir engeldir, insanin düşünme yeteneğini, bir şey yapma arzusunu azaltır. Kan akışını yavaşlatır ve bunun sonucu olarak kişinin uykusu gelir. Bu duyguyu uzaklaştırmak gittikçe zorlaşır ve hayati
sürdürebilme amacı unutulur gider.
Soğuğun bu etkilerinden kurtulmak İçin acele
olarak bannacak bir yer bulmak ve bir ateş yakıp ışınmak gerekir.
3٠ Sıcak:
Sıcaklık, insanda terleme yoluyla su ve tuz kaybına, bunun sonucunda halsizliğe sebep olur. Dolaşım ve solunum sisteminin sıcağa alışması İçin 2-6 gün geçmesi gerekir. Güneşin direkt etkisinden
korunmak İçin başı açık dolaşmamahdır. Sıcaklığın
fazla olduğu saatlerde istirahat etmelidir.
4. Susuzluk:
Aşın derecede olmayan susuzluk bile insanin
düşünme yeteneğini olumsuz yönde etkiler. Bu olumsuz etki, güçlü bir yaşamı sürdürme arzusu ile yenilebilir.
Yeterli miktarda su varsa, özellikle yemekyerken
bol su içilmelidir. Eğer eldeki su miktan az ise, yemeği azaltmalıdır. Çünkü yiyecek artıklanm
çıkarmak İçin vücut fazladan su kullamr. Bu da vücudun daha fazla su kaybetmesine sebep olur.
5. Açlık:
Çok fazla açlık insanin hayatta kalma arzusunu,
moralini ve davranışlarım etkiler. Aynca kilo kaybı,
halsizlik, baş dönmesi ve göz kararmasma sebep
olur. Soğuğa karşı hassasiyet de artar.Açhğı yenmek
İçin çevredeki yenilebilecek her şeyden
faydalanmalıdır.
6. Yorgunluk:
Yorgunluk insanin zihinsel yeteneğini azaltır,
dikkatsiz yapar, umursamazlık duygusu doğurur.
Yorgunluk fazla enerji harcanmasından olabilir.
Fakat esas yorgunluk, ümitsizlik, can sıkıntısı ve ruhsal bunahma bağh olan psikolojik yorgunluktur.
Bu yorgunluk başkalanyla konuşmakla, değişik
meşguliyetlerle, iyimser" düşünmeye çalışmakla giderilebilir.
7. Ruhî bunalım:
Bir şeyler beklerken hiç bir şeyin olmaması veya
başlamaması, tekdüzelik, yardim gelmemesi;
sıkıntılı, sessizveyalmz haline devam etmeye mecbur
olmasıinsambunahmasokabilir.Zihinselvebedensel
faaliyet, ruhi bunahma girilmesini önler.
8.Yalmzlık٠.
Sabır tüketici ve tehdit edici şartlar altında tek başına yaşamak ve üzüntü, yalnızlık duygusunun
ortaya çıkmasına sebep olur. Yalnızlık duygusu
- gittikçe benliği sarar; korku, endişe ve hatta panik
getirir. Zihinsel ve bedensel faaliyet, yalnızlığı
unutturur. Kendi kendine yeterli olma, normal
imanlarda kendisini zor günlere hazırlamış olma,
bu duyguyu yenmede öneıli rol oynar.
B. HAYATI SÜRDÜREBİLME MÜCADELE
SİNDE KİŞİSEL NİTELİKLER
Hayati sürdürebilme mücadelesinde kişiliğin
٦٦٩emli bir rolü vardır. Hayatta kalma şansı hava
^artlarından, arazinin durumundan ve tehlikelerden
iaha fazla kişiliğe bağlı olabilir.
Korku, bir insanda panik mi yaratacak, yoksa onu daha keskin hale mi getirecek?.. Yorgunluk
karşısında kişi pes mi edecek, yoksa yaşamı
sürdürebilmekiçin gerekli faaliyeti mi sürdürecek?..
Bütün bunlar zor şartlarda, meselâ bir ayak
donmakta iken gerçekleştirilebilecek mi?.. Bu
sorunların olumlu sonuçlanması, insanin İçinde
bulunduğu durumdan ziyade kişiliğine bağlıc ir.
Hayati sürdürebilmek İçin gerekli olan başlıca
kişisel nitelikler şöyle sıralanabilir:
1. Karar verebilmek.
2. Zekâ ve becerisini kullanarak basit araç ve gereçler imal edebilmek, eldeki imkânlarla çareler
bulabilmek.
3. Kendi kendine, tek başına yaşayabilmek.
4. Duruma uyum göstermek, değersiz şeylerden
işe yarar şeyler yapabilmek.
5. Zor şartlar karşısında sakin ve soğukkanlı
olmak, kendini salıvermemek.
6. En iyisin ümit etmek, fakat en kötüsüne
bazılıklı bulunmak.
7. Sabırlı olmak, daha emin bir fırsat
yakalayabilmek İçin bekleyebilmek.
8. Tahammüllü olmak, olabilecek en kötü olaylan
bile karşılamağa hazırlıklı olmak.
9. Başkalanm düşünmek, az çokherkesi memnun
edebilmek. Başkalanm anlamak ve onlann ne yapabileceğini önceden kestirmek. -
10. Kendisini rahatsız eden korku ve endişelerin,
neredenkaynaklandığmı tahmin edebilmekveonlan
kontrol etmek İçin, neler yapması gerektiğini
bilebilmek.
c. HAYATI sürdürebilme MÜCADELE
SİNDE IL PRENSİPLER
1٠ İçinde bulunulan durum ve şartlar iyi değerlendirilmelidir.
Eğer savaş durumunda bulunuluyorsa,
düşmandan saklanılacak emniyetli bir yer bulunmalıdır. Düşmanın ne yaptığı, nede
bulunduğu, nereye gittiği göz önünde tutulmalıdır.
Bulunulan çevrenin arazi yapısı kontrol edilmeli, etrafta olan biten şeyler araştmlmalıdır. Kuşlann,
hayvanların gürültü ve hareketleri dikkatle
izlenmelidir.
Sağlığı koruyucu tedbirler ahnmah, varsa
yaraların bakımı ve gerekli ilkyardım yapılmahdır.
Vücudu korumak İçin sıcağa, soğuğa, yağmura karşı
uygun şekilde giyinilerek korunmahdır.
Elde bulunan malzeme gözden geçirilmeli, acil ihtiyaç durumuna göre bir plan yapıhp hayati
sürdürme mücadelesine başlanmahdır.
' 2. Lüzumsuz telaş zarar getireceği İçin, fazla
telaşlamlmamahdır.
Düşünmeden, planlanmadan çabuk reaksiyon
gösterildiği zamanyanhş hareket edilebilir. Buyanhş
hareket düşmamn eline geçmeye ve öldürülmeye
sebep olabilir. Yahut telaş içindeyken bir kısım
malzeme unutulabilir veya kaybedilebilir. o zaman
da, yapılması gereken yapılamayabilir ve ne tarafa
gidileceği kestirilemeyebilir.
Onuniçinhareketiyiplanlanmah;kararvermeden
ve hareket etmeden önce, İçinde bulunulan durum
bütün ayrmtılanyla gözden geçirilmelidir.
3. Nerede bulunulduğu tesbit edilmelidir«
Harita üzerinde bulunulan yer işaretlenmeli, haritadan faydalanarak çevreyi tanımaya
çalışmalıdır. Bulunulan yervegidilecekyermümkan
oldukça gizli tutulmahdır.Başkasmm gösterdiği, yola güvenilmemeli, gidilecek istikamet doğru olarak
belirlenmeye çalışılmalıdır.
Bulunulan bölgenin düşman birliklerinin
bulunduğu yerlerle ve dost birliklerin bulunduğu
yerlerle ilişkisi araştırılmalıdır. Çevredeki su kaynaklan tesbit edilmelidir. Daha iyi gizlenme ve bannma imkânlan araştmlmahdır.
4. Korku ve paniğe kapdmamahdır.
Savaşta ve hayati sürdürme mücadelesinde
insanin en büyük düşmam korku ve paniğe
kapılmaktır. Eğer korku ve panik İçinde olunursa,
doğru karar verme yeteneği kaybedihr; hissi
reaksiyonlar gösterilir. Bu konuda önceden
kazanılmış hayatta kalabilme eğitimi, korku ve
paniğin yenilmesine yardnncı olacaktır.
5. Çareler aranmalı, eldeki imkânlarla bir şeyler yapmaya çalışılmalıdır.
Bulunulan ortamda tüm ihtiyaçları karşılayacak
alet ve malzeme vardır. Bunlardan bazılan hasara
uğradığı takdirde, bunlannyerinekullanılmaküzere
bir şeyler bulmak her zaman mümkündür. Çare
aramadaki yeteneksizlik ya da tecrübesizlik, hayati
sürdürme mücadelesinde insanin en büyük
düşmanlarından biri olabilir.
Onun İçin çareler araştmlmah, eldeki araçlarla
daha başka neler yapılabileceği düşünülmelidir.
Değişik ihtiyaçlariçin çevredeki doğal malzemelerden
istifade edilmelidir.
6. Bölgedeki yerli hal gibi davranmalı,
onların tecrübelerinden istifade edilmelidir.
Bulunulanbölgedeeskidenberi yaşayan insanlar,
o bölgenin şartlarına uyum sağlamışlardır. Onun
İçin bölge halkmm yaşantısı incelenmeli;
yiyeceklerini ve sulanm ne zaman, nereden ve nasıl
temin ettikleri araştırılmalıdır.
Yerli halkla dostça diyalog kurmanın en iyi yolu,
onlann su ve yiyecek sağlama usûllerine, alet ve malzemelerine ilgi göstermektir. Onlan tanımak,
onlara samimi davranmak, iyi bir dostluğun
kurulmasına yardımcı olacaktır. Bunun sonucunda
onlardan öğrenilecek usullerle hayatta kalma şansı
arttırılmış olacaktır.
7. Savaştan önceki zamanda, işe yarayacak
bilgiler öğrenilip, uygulamalar yapılmalıdır.
Hayati sürdürme mücadelesi bir eğitim İşidir. Bu konuda bilgisiz ve iyi yetişmemiş olanlar, başanh
olamazlar. Onuniçinzorşartlaranormal zamanlarda
hazırlanmak,doğal çevred'etatbikatlaryapılmahdır.
II. BUNAK YAPILMASI
Açık arazide kalmak zorunda kalan bir kişi, kendisini dış etkilere karşı koruyacak tedbirleri
almak mecburiyetindedir. Bunun İçin hayati
sürdürme mücadelesini sürdüren bir kimsenin
bannak yapmayı bilmesi gerekir.
Yapılacak bannağm tipi ve şekli, korunmak
istenen dış etkenlere göre değişir. Bu dış etkenler
soğuk, Sicak, rüzgâr, yağmur, sinekler, zararh
böcekler vs. olabilir.
Yapılmak istenen bannağm dayanıiğı ve yapılma tarzı, kahnacak süreye bağlı olarak da ayarlanır. Eğer terkedilmiş bir kulübe, çobanlann
ve ormancılann yaptığı bir bannak, bir ağıl veya
gecenin rahatlıkla geçirilebileceği biryerbulımursa,
oradakahmr;gereksizyeregüçvezamanharcanmaz.
A. BARINAK YAPILIRKEN DİKKAT
EDİLECEK NOKTALAR:
1. Bannakyeri dikkatlice seçilmelidir, önce yakm
çevrede bir keşif yapılarak bölge tanınmaya
çalışılmahdır.
2. Taş yuvarlanmasına,heyelana veçığ düşmesine
uğrayabilecek bir yamaca veya yamacın dibine
yerleşilmemelidir.
3. Yıkılma ihtimali olan kurumuş ağaçların altma
yerleşilmemelidir.
4. Mümkün oldukça şiddetli rüzgardan ve firtmadan korunmuş bir yere kurulmahdır.
5. Dağ eteklerine, su baskınına uğraması ihtimali
olan yerlere, kurumuş nehir yataklarına bannak
yapılmamahdır. Kilometrelerce uzağa yağacak
şiddetli bir yağmur veya dolu yağışı, sel baskınına
sebep olabihr.
6. Bannak yeri, su kaynağına yakm bir yer olmahdır.
7. Eğer ormanhk bir bölgede bulunuluyorsa,
ağaçlık İçinde yer alan küçük bir meydana
yerleşilmehdir. Boylece hem rüzgârlardan korunmuş
olur, hem de odun kaynağmm İçinde bulunulmuş
olur. Ancak, yakılacak ateşin yeri orman yangımna
sebep olmayacak şekilde seçilmelidir.
8. Seçilecek bannak yeri düşman gözetlemesine karşı korunmuş olmah, gizli kaçma yollanna sahip
olmahdır.
B. BARINAK ŞEKİLLERİ
1. EĞİK DAMLI BARINAK
Ormanlık bölgelerde kolayca yapılabilecek bir■ bannakşeklidir.Aralannda 2-2.Smmesafe bulunan
iki ağaç bulunur. Agaçlann arasına 2-2.5 m den uzun
bir ağaç parçası uzatılıp, ağaçların 1.5-2 m
yüksekliğindeki dal budaklan üzerine yerleştirilir.
Sonra, 3 1 kadar uzunluktaki 4-5 ağaç parçası,
ağaçların arasta uzatılan ağaç parçasına eşit aralıklarla, yere 45° kadar eğimle dayanır. Bunların
uzerine yere paralel çubuklar uzatılır, budaklara
tutturulur, sarmaşık vs. ile bağlair. Boylece iskelet
teşekkül etmiş olur.
Bu iskelet üzerine varsa branda, naylon, kumaş gibi şeyler örtülebilir. Yoksa, yapraklı ağaç dallan,
otlarvs. ileaşağıdanyukanya doğru serilerek örtülür.
Serin havalarda bannağm karşısına yakılacak
ateşten yansıyan ısı ile ısınma sağlanır.
Barmakhafifeğimliyerde yapılırsa, yağanyağmur
sulannm barınağın İçine girmesi önlenıiş olur. Düz yerde yapılmışsa, bannak eiîna küçük bir ark açılarak tedbir alınmalıdır. .
Bannağm tabanına kuruotlar, yapraklı ince ağaç dallan vs. 30-35 cm yüksekliğinde döşenerek yatak
hazırlanır. Böyle bir yatak rahat ve dinlendiricidir.
Zamanla yatak ezilirse yeni dallar ilave dilerekkaba
ve rahat olması sağlanır.
Başka bir eğik damh bannak şekli de, birisi uzun,
ikisi daha fasa olan üç ağaç direğin tepelerinden
birbirine bağlanması ve yere üç ayak şeklinde
oturtulması ile yapıhr.
Uzun direk üzerine yerden 45° kadar eğimle eşit aralıklarla ağaç parçalan uzatıhr. Daha sonra yere paralel daha uzun ağaç dallan yerleştirilir, bağlan.
Elde edilenbuiskeletüzerine branda, naylon, kumaş vs. ortülebileceği gibi, yaprakh ağaç dallan, otlar vs. ile aşağıdan yukanya doğru serilerek de örtülebilir.
2. DEVRİKAGAÇ BARINAĞI
Yerdenbirbuçukmetre kadar yüksekliktenkesilip
devrilmiş bir ağaç gövdesinden yararlanılarak
yapılan bir bannak şeklidir. Ağaç gövdesi üzerine
yerle 45٠kadar eğim yapacak şekilde yaprakh dallar
yerleştirilir. Başka ağaçlardankopanlanincç dallar,