03. HACCIN ÖNEMİ

04. HACCA GİDENLERE…



Es-selâmü aleyküm ve rahmetu’llàhi ve berekâtüh!

Bi’smi’llâhi’r-rahmâni’r-rahîm...

El-hamdü li’llâhi rabbi’l-àlemîn... Ve’l-àkıbetü li’l-müttakîn... Ve’s-salâtü ve’s-selâmü alâ rasûlinâ muhammedin ve âlihî ve sahbihî ecmaîn...

Muhterem, aziz kardeşler. Birçok kardeşlerimiz hacca gidecek inşaallah…

Oraya dünyanın her tarafından da insanlar gelecek. Onların arasında Allah’ın sevdikleri, kutub dediğimiz, evliyâ dediğimiz, kırklardan dediğimiz zevât da vardır, onlar da gelirler. Fakat onların yüzünü göremeyiz, bilemeyiz ama orada mevcutturlar.

Onların duasının kabul olunduğu bir yerdir orası… Onların duası sebebiyle orada bütün müslümanların duası da, haccı da

kabul olur ve temizlenirler.

Bizim bir misafirimiz vardı, dün onların köyünden on kişi hacca gitmiş. Arabalarla gitmişler. Allah hayırlı yolculuklar, sağ sâlim gidip gelmeler nasib eylesin…


Maalesef, çok acınacak hallerimiz var. Birçok kimseler hacca gidiyorlar, geliyorlar ama, o günkü gidişleri neyse bugünkü hayatları da yine aynı hayat… Yine her çeşit kabahati işiyorlar,

fenalıkları işliyorlar. Camiye de gelmiyorlar, günahları da irtikap ediyorlar. Böyle hacılıktan ne olacak yani?

Hacılığın kabul olduğu, geldikten sonraki hayatının gitmeden önceki hayatından daha iyi olması ile anlaşılır. İbadeti, takvâsı, dindarlığı gitmezden evvelkinden daha biraz yükseldiyse, hacılığı kabul olmuş demektir. Tekrar tekrar git, tekrar tekrar yüksel… Bazan de bakıyorsun ki, geldikten sonraki hayatı evvelkinden daha bozuk… Demek ki hiçbir şeye yaramamış hacılık, yazık o paralara!

Ama bu demek değildir ki, sakın ha bir daha gitmeyeyim.


Şimdi biz namazları kılarız da kıldığımız namazların hiçbir şeye yaramadığını ben kendim biliyorum. Allah affetsin!

Ama yine devam edeceğiz, kılacağız ki bir gün içimize Allah-u

111

Teàlâ onun nurunu sunacak, hidayetini ihsan edecek. Bakacaksın ki, namazın içerisinden ayrılmak istemeyeceğiz artık. Namazın içerisinde bayılacağız. Ama o ruhu kabiliyetimize, istidâdımıza göre verecek olan Allah’tır.

Onun için hak yolundan, Allah demekten ayrılmayacağız.

“—Ben ‘Allah!’ diyorum da hiç faydası olmuyor?” “—Beceremiyorum!” de...

Hiçbir şey olmasa da, daima Allah’ı dilinden bırakma sakın!

“—Ama bir şey olmuyor? Vesvese geliyor, kuruntular geliyor, şeytan şöyle diyor, böyle diyor.” Kim ne derse desin, sen Allah de, vazifen Allah demek senin... Senin vazifen Allah demek, şeytanın vazifesi seni sapıtmak. Sen onun sözüne bakacağına, Allah’ın sözüne bak da Allah demekten dilini de ayırma, gönlünü de ayırma!

Allah kusurlarımızı affetsin… Tevfikat-ı samedâniyyesine mazhar buyursun… Allah-u Teàlâ cümlenizden razı olsun... Vücudlarınıza afiyet versin... Ömürlerinize bereket versin... Hastalıklarınıza sıhhat versin... Dünyanız, ahiretiniz ma’mur olsun... Durağımız cümleten cennet olsun inşâallah...

Li’llâhi’l-fâtihah!


İskenderpaşa Camii

112
05. SAKINILACAK ŞEYLER (1)