53. EBÛ ZER RA
Es-selâmü aleyküm ve rahmetu’llàhi ve berakâtühü!
Mevlidimiz de varmış. Pek kısa olaraktan bir menâkıb anlatacağım. İnşaallah hepimiz ondan faydalanırız.
Ebû Zer RA var ya... İsmini çok işitmişsinizdir, Ebû Zerril- Gıfârî... Bu zat ya beşinci veya altıncı müslüman. Müslüman daha yok ortada... Duymuş Efendimiz’i, gelmiş Mekke-i Mükerreme’ye... Dinlemiş; “Tamam, benim istediğim yol!” demiş, iman etmiş, İslâm’la müşerref olmuş, el-hamdü lillâh... Kısa anlatacağım, birçok hadiselerden sonra memleketine gitmiş. Hem Gıfar denilen kabileyi, hem de yanındaki Eslem denilen kabileyi müslüman yapmış.
Bu hepimiz için bir ders-i ibret...
Bu adama sorsak:
“—Hangi üniversiteden mezun oldun? Hangi medreseden icazetnâmen vardı? Bu kadar feyzi nerden aldın sen de, iki kabileyi birden müslüman yapabildin?”
Bak, bugün biz evlâtlarımıza bile hakim olamıyoruz. O gün, bu günden daha fenâ... Çok ibret dersi. Allah hepimizi affetsin...
O, nereden aldı o ışığı?
O ışığa hepimizin ermesini lütfetsin Cenâb-ı Hak...
El-Fâtiha! ...........................
Es-selâmü aleyküm ve rahmetu’llàh!
30. 05. 1980 – İskenderpaşa Camii