Gülçocuk-05
VEFALI BİR KIZIN HİKAYESİ
Prof. Dr. M. Es'ad COŞAN
Kendisine hayran olduğum bir ilkokul öğretmeni vardı. "Keşke bütün öğretmenler onun gibi idealist olsaydı, çocuklarımız ne iyi yetişirlerdi" diye düşünürdüm. Aydın fikirli, görgülü, bilgili, vakur ve sevimli bir hanımefendi idi; dindardı, dini malumatı kuvvetliydi, sağlam mantıklı ve yüksek ikna kabiliyetli idi.
Birgün sınıfta tatlı tatlı dindersi anlatırken sınıfın en çalışkan kızı kalkmış:
-"... yani efendim, şimdi Allahu Teâla bize günde beş vakit namaz kılmamızı mı emrediyor, bunu hepimizin yapması farz ve zorunlu mu oluyor?" Diye sormuş,
Öğretmen sakin sakin:
-"Tabii yavrum, herkesin, bu arada sizin gibi büyümüş çocukların da, beş vakit namazı kılmaları Allah'ın kesin emridir, mutlaka sizin de kılmanız gerekir..." diye cevap vermiş.
O zaman o zeki ve terbiyeli kız:
-"O halde size söz veriyorum öğretmenim, ben bu görevlerimi bugünden itibaren düzenli bir şekilde yapacağım..." demiş.
1
Öğretmen de:
-"Aferin, çok doğru bir iş yapmış olursun yavrum" diye memnunluğunu belirtmiş.
Ama kızın zengin ailesi ve batı kültürü ile yetişmiş mühendis, profesör babası bu işe karşı çıkmışlar: "Sen küçüksün" demişler olmamış, "Allah'ın senin ibadetine ihtiyacı yok!? diye kandırmağa çalışmışlar, olmamış. Gelip öğretmenine baskı yapmışlar, olmamış. Sonunda ne yapmışlar biliyor musunuz? Çocuklarını, dindar yetiştirmek isteyen o öğretmenden kurtarmak(!) için o okuldan almışlar, bir başka okula kaydetmişler.
Aradan uzun zaman geçmiş. Öğretmen o çalışkan öğrenciden göz yaşartan yürek buran dokunaklı bir mektup almış, kızcağız diyormuş ki:
-"Sevgili öğretmenim, beni senden haksız yere koparıp ayırdılar, seni çok çok seviyorum... ve sana verdiğim şeref sözümü de hiç unutmadım, dinî görevlerimi hâlâ muntazaman yapmağa devam ettiğimi iftiharla belirtmek isterim..."
Sevgili çocuklar! Tabii siz biliyorsunuz ki güzel alışkanlıklar küçükken kazanılır; "ağaç yaşken eğilir" derler; onun için dinimizde namaza da ergenlik çağından önce siz yaşlarda iken başlamak gerekir.
2
Yine iyi bilirsiniz ki Allah'ın hiç bir şeye elbet ihtiyacı yoktur. Bilakis biz O'nun rahmetine muhtacız. İbadetler bizim menfaatimiz için ruh ve beden sağlığımız için, dünya ve ahiret mutluluğuna ermemiz için şarttır.
O halde şu cici kız gibi sizler de ibadetlerinizi aksatmadan yapınız, sağlam dürüst, düzenli, çalışkan, sözünde duran, Allah'a karşı kulluk görevlerinde vefalı kişiler olunuz.
3